bugün

her işi ustalar yapıyor yok selim bey öyle istedi mimar bey böyle istedi. yeter lan yemeyin işçilerin hakkını.
bu programı hep izlerim. ilk kez gerçekten çok hakeden bir aileye gittiler.

ay banyom karanlık filan diyerek programa katılan insanlardan çok farkli. ilk kez sonuna kadar helal olsun.

keşke o kadincagizi hastaneye yatirsalar.
bugün bana hayatı ciddi ciddi, derinlemesine sorgulattı. iki sayfa not çıkaracaktım onu da beceremedim saatlerce. durup durup bıraktım kalemi. tekrar aldım tekrar bıraktım.

kadın kanser hastası. kocası birkaç yıl önce kanserden ölmüş. hayatı boyunca başkalarının eskileriyle yaşamış ve çocuklarına bakmaya çalışmış. mutsuz. çünkü başka çaresi yok. daha doğrusu başka türlü olmak için bir umudu bir beklentisi yok... insanı kanser edecek kadar kötü bir gecekonduda yaşamış, bu gidişle çocukları da kanser olacak kadar kötü üstelik...

kadına dört dörtlük bir ev ortamı hazırlayıp sunduklarında dahi gözlerinin içi gülmedi... baktım bekledim ama gülmedi. bir insan hayattan bu denli beklentisiz hale gelmiş ve hiç kimsenin haberi yok. olanlar da ya bir şey yapamamış ya da bir şey "yapmamış."

birileri, sadece insan gibi yaşayacak bir ev ortamına bile sahip değil... birileri de altın varaklı mobilyalarda haksızca tribe girsin... aşk acısı çeksin zengin dertleriyle dertlensin filan...

kadın, artık kendisi için neredeyse hiçbir şey istemiyor. tek istediği çocuklarının bir yatağı, bir çalışma masası, içinde hasta olmayacakları temiz bir tuvaletleri filan olması iken...

öteki mesela... dünyanın parasına "fahişe" kiralıyor.

oturdum sorguladım hayatı. ağladım. bu ülkede bu durumda yaşamaya çalışan kim bilir kaç insan kaç aile vardır dedim... öteki yüzyılda hasbelkader birine daha evim şahane ya da başka bir program giderse gider... gitmezse de ha bir eksik ha bir fazla diye avunur muyuz acaba? bilemiyor insan...
her programın bugünkü gibi yapılmasını dilediğim programdır.
Bi ara uğur dündar da böyle ailelere kısa sürede ev yapılan bir program sunuyordu.
Keşke uğur dündar da böyle ailelere ev yapmaya devam etse.
edit: keşke bide ailelerin acılarıyla reyting almadan yapsalar. Aile gösterilmeden yapılsın illa televizyonda yapılacaksa bile. Rencide etmeye de gerek yok
bu kel mimarın kârı ne acaba amk dedirten program.
Durumu olmayan ailelere yaptığı sürece muhteşem bi programdır. Bide istanbul dışına çıkmamaları eleştirilebilir.
bazı ev sahiplerinin samimiyetsiz sevinç gözyaşlarına maruz kaldığımda beni benden alan programdır.
başvuru yaptığımız ancak başvuru sırasında ağlamadığımız için elemeyi geçemediğimiz programdır. ne güzel bizim de niş ve spotumuz olacaktı. halbuki babam alkolik, anam yatalak kardeşim kötürüm hasta nerdeyse yolcu eşim çocuktan sonra kanser oldu çocuklar kokain bağımlısı bende hapisten yeni çıktım ama gerekirse yeniden girerim.
halkı maymuna çevirme durumları.
son zamanların muhteşem programı.

bi ara bizim eve çağırcam bunları, salon için, şöyle alsınlar bi elden geçirsinler.
soma'da şehit olanların ailelerine de el uzatan program.
değişimin tamamlandigi an ailelerin sevincine ortak olunan proğram. durumu iyi olmayan ailelere yardim da arti bi puan aliyor.
saçma bi program, insanların fakirlikleriyle alay ediliyor ,kucuk dusuruluyor .
tam emin değilim ama o kel adamın yönettiği ev döşeme programı. az önce bi' 15 dk kadar izledim de; 1 iyilik yapıyorlarsa, programa katılan aileyi 15 eziyorlar, hor görüyorlar. tamam madem iyilik yapıyorsun da neden karşındakini o kadar insanın karşısında yerden yere vuruyorsun? katılan nine de ayrı dava zaten. acaba program mı dedi kendini acındır diye.

bilmiyorum, çok hoşuma gitmedi bu program. eskiden izlerdim geceleri tekrarı olurdu da bir daha izlemeyeceğim.
Ermenekte yakınlarını kaybeden insanların evlerini yenilediler çok güzel bir fikir. banyo tuvaletleri falan içeri aldılar çok güzel oldu.zengin insanların evlerinin değiştirilmesinden bunun gibi ihtiyacı olan insanların evlerini yenileseler keşke.
kahvaltı yaparken denk geldiğim kanal d yapımı program. Bu bölümde ermenekte hayatını kaybeden Madencilerin evlerini dekore ediyor. ne güzel bir düşünce, ne ulu bir hizmet. yalnız içim parçalandı lan! kahvaltı yapıyordum yarıda kestim. boğazımdan aşağıya inemedi lokmalarim. Ayşe teyzenin gözleri sürekli buguluyken ben nasıl yiyebilirdim? selim Bey'in yapmış olduğu işleri ayşe teyzeye anlatirken ayşe ninenin orali olamamasi, içinden sürekli oğlummm demesi kafiydi her şeye. Umarım az da olsa mutlu olmuslardir. içi kan ağlarken birinin mutlulugundan ne kadar bahsedebiliyorsak o kadar mutlu olmuslardir ancak...
insanlıkların fakirlikleriyle alay ediyor, onları hor görüyor diye duyarlı arkadaşlar tarafından sevilmeyen program.

duyarlılık ne biliyormusun? profil fotonu simsiyah yapıp ''bitsin bu acılar :((, yeter artık'' yazıp kaç tane beğeni aldığına çaktırmadan bakıp sevinmen değil mesela.

unutturulmaya çalışılan bu faciaların geride kalanlarını unutmamış hiç değilse adamlar.

çık sokaktaki insanlara sor ''ermenek diyince özellikle bu yıl aklınıza ne geliyor?'' diye. çoğu hatırlamayacaktır ne olup bittiğini. hiç değilse bu program unutmamış. bana sorarsan unutmamakta duyarlılıktır.
uzun dağlar uzun dağlar
nerde benim kuzum dağlar.

evi yapilirken ayşe nine cam kenarında boyle dedi.
programin özeti benim için buydu.

allah razi olsun çok iyi yaptılar hayatlarini kolaylastirdilar. ama insanlar o kadar yarali ki sevinemediler bile. sadece minnet duydular bana gore.
ayşe tv ve recep amcanın evini yaparken keşke bu kadar tantana yapmasalardı. gizlice yapılsaydı bu iyilik/güzelliği.

garip ve acılı insanları sikko bi proğramın reklam aracı olarak kullanmasalardı daha güzel olurdu.

ahh o reyting ve para hırsı yok o hırs insanı insan olmaktan çıkartıyor.seyrederken mk yapacağınız iyiliğin dedim .

bi tivi proğramı.
her iyiliğin bir karşılığı vardır, bu adamın * yaptığıda bir iyilik aslında dolayısıyla iyilik yaptığı kişilerin tv reytingi olmasının hiç bir mahsuru yok bence dolayısıyla işe yarayan bir program olduğunu yadsımamak lazım. program aldığı reytinglerle reklam parasını iyilik yapılan aile ise yepyeni bir eve kavuşarak cukkayı götürüyor. özellikle gerçekten fakir ailelere yardımcı oluyor olması çok iyi. kutsal programlardan biridir evim şahane.
adamın yaratıcılığını takdir ettiğim programdır. bir insan her defasında nasıl farklı fikirler, tasarımlar, dizaynlar bulur? işte böyle dedirtir.
Senin babanın hayrına yapmadığını adamlar reyting uğruna yapıyor fena mı? Gelmiş yine tipini Sevdiğimin zaplarken rastlayanları. Elini cebine sokup da bir sokak çocuğuna şeker dahi almamış, bırak yetimi bir hayvan başı bile okşamamış düdük gelmiş sömürü diyor.
Adaletine çomak dürtülesi şu dünyada birileri asıl amacı nolursa olsun yardım ediyor sen buna sömürü olarak bakıyorsan hop kardeşim, hop orda dur.
Bazen hiç ihtiyacı olmayanların evini de yapıyorlar evet, yoksa izlensin diye hep fakir hep fakir derdiniz. Sebepleri bu mu bilmiyorum ama ben bunu da doğru buluyorum.

Çok zoruna gidiyorsa kimine az kimine çok yardımcı olmaları, kalanı da sen tamamla dedigimdir.
buzdolabını başka bir dolabın içine gizleme mantıksızlığını uygulayan dekorasyon programı.

erkek zihniyeti o kadar düşünebiliyor işte. kadın yemek yapmak için mutfağa girecek , acil yumurta lazım. buzdolabını açmak için iki kapak açmak zorunda...allah akıl fikir vere...
arada güzel işler yapsalar da genelde fakir edebiyatı ile reyting peşinde olan bir program.
kalitesiz malzemelerle nasıl yeni bir görünüm sergilenebilirliği gösteren ağlak dekorasyon programı.

o (sözde) parkeler kağıt gibi .
o mutfak tezgahı, içi sunta malzme, üstü kaplama ,2 gün sonra bir yerden çatlasa şişecek.
koltuk yüzü değiştirme en uyduruğundan. karton kutu kaplar gibi .
renk uyumu desem , çoğunlukla yok.
(pembe koltuğa alakasız yeşil perde, kırmızı koltuğa mavi perde) ......korkunç !
güncel Önemli Başlıklar