bugün

anlamak istemeyen birine laf anlatmaya çalışmak ve cahil ile muhabbet.
montla sıçmak.
birini anlamaya çalışmaktır.
(bkz: cahile laf anlatmak)
Boş durmak.
Strestir efendim, hem ruhen hem de bedenen yoruyor insani.
işten, okuldan, sokaktan, oyundan* geldikten sonra koltuğa oturup bir ohh çekmek rahatlamak ama o sırada kumandanın televizyonun üzerinde olduğunu farketmek. insan tekrar yaptığı işe döner gidip o kumandayı alamaz yeminle.

kumanda yanınızda ama pili bitmişse durum daha vahimdir. gösteren ama elletmeyen kız gibidir. bu sefer sadece kalkıp almak yetmez bir de televizyon başında sevdiğin programı bulmaya uğraşırsın saatlerce.
ıslak elbiseyi çıkartmaktır. hele ki göbekliysen o atlet çıkmaz arkadaş.
geçen bir senenin ardından ailenize okulun bir sene daha uzadığı ve suçu hocalara atmak bahanesi.
onaylamadığın insanlarla sekiz saat geçirmek zorunda kalmak. ruhu yorar.
playstation ya da pc oyunu oynamaktır. insanı sarhoş eder.
genel anlamıyla uğraşsızlık. fakat illa eylem gerekiyorsa hiçbirşey yapmadan ayakta durmaktır.
(birşey beklemek değil, onu bile yapmadan, amaçsızca)
Bosa kürek cektigini fark ettigin an.
itenmeden yapılan herşey.
sevişmek.. zevkli olabilir ama çok yorucudur..
(bkz: entry girmek) . Hele kı ılham perısı ıle kırgınlık yasadıysanız.
cahile laf anlatmak ve onunla tartışmak. tartışmamak hatta onu ciddiye almamak en iyisidir ama bazen insanın bam teline bası veriyor bu gerzekler sonra işin yoksa uğraş.

örneğin;

(#15972261)

bu ve bunun gibi daha niceleri var.
Farkında olarak yaşamaktır.
Dünyadaki en yorucu şey ne amelelik nede ona benzer birşey en yorucu şey önyargısını kuşanmış bir varlığa hakkınızda(bu direkt sizinle ilgili olduğu için daha yorucudur esasında) yada başka bir konuda doğru bilinen bir yada bir kaç yanlışı açıklamaya çalışmak.
(bkz: Gönül yorgunluğu)
yazokuludur heralde.
kadın dırdırı dinlemek.
insanlarla uğraşmaktır.
yaşamak.
güneşin altında uzun bir yol yürümek.