bugün

Muhtemelen film izleyen insandır.
vaktini boşa harcamayan insandır.
hicbir şey kaybetmeyen insandır.
çabuk sıkılan birisidir.
türk dizilerinin rezalet ötesi olması sebebiyle yabancı dizilerde takılan benim de arkadaş ortamında yarattığım izlenimdir.
reklam arası dizi izlemek istemeyen insandır.
Film sanat da dizi değil sanki. Ne filmler izlemeye çalıştım 10 dakika sonra bu ne diye kapattım.

Dizi var dizi var. Marco Polo veya Vikingler var. Ulan diriliş Ertuğrul diye yapanlara izletmek lazım.
ben dizi izlemem efendim, yalnızca belgesel... (Yerseniz.)

Çünkü ben ve benim gibi insanlar "dizi müşterisi" değildirler. Biz azınlıktayız.

Nitekim, başından sonuna kadar ilgimi hiç yitirmeden izlediğim, hatta DVD kutusunu da alıp sakladığım diziler, ya "Friends" gibi Türkçe dublajı bile yapılmamış diziler oldu, ya da "Roma" gibi, "Tudors" gibi, "Band of Brothers" gibi, "Pacific" gibi, hatta "Boardwalk Empire" gibi keyifli tarih dersleri... tabi eskilerde kaldı bu dizilerde.

Ayrıca ben, Bihter'in sonunda intihar edeceğini, Süleyman'ın hem ibrahim'i hem Mustafa'yı öldürteceğini bile bile o diziyi nasıl seyredeydim? (Ama, desenize, Roma imparatorluğu da eninde sonunda yıkılacak, dünya savaşını Amerika kazanacak, içki yasağı elbette kalkacak, Henry de altı karının altısını da kestirecek, ona bakarsanız!)

Öte yandan, hiç umurumda olmamıştır türk dizileri... Çünkü kadın değilim.

Birçok düşmanımın sandığının tersine kadınları anlıyorum, seviyorum ve onların tercihlerine de saygı duyuyorum. (işte şimdi ayvayı yedim, çünkü kadınlar "anlaşılmamayı" severler ve onları gerçekten anlayan erkeklere çok bozulurlar.)

Onun için kendilerine bir uyarım olacaktır;

Sizi kazıklıyorlar!

Elbette bütün bu diziler "reklam toplamak" ve para kazanmak için yapılmaktadır, gerisi laftır, falan filan, biz de biliyoruz da... Her hafta, ekstradan yetmiş dakika ve birkaç reklam kuşağı daha kazanmak uğruna bir önceki bölümün "hatırlatıyoruz" dümeniyle tekrarı, ayıptır.

Elli dakikalık keçiboynuzu uğruna insanları üç saat televizyon başına çivilemek, terbiyesizliktir.

Jenerikten hemen sonra bir reklam kuşağı daha girmek, büsbütün ahlaksızlıktır.

Hele hele, bölüm bittiği halde "az sonra" tuzağını kurup son bir reklam kuşağı daha girmek ve kuşağın ardından son kareyi bir kerecik daha gösterip bitti demek seyirciyi hepten eşek yerine koymaktır.

Ne yapacaksınız? "Kaydedeceksiniz" ve hemen o gece ya da ertesi gün "salim kafayla" seyredeceksiniz, reklamları hızlı hızlı geçerek...

Efendim? Evinizde Digitürk ya da herhangi bir kayıt cihazı yok mu?

Eh, o zaman tam da "hedef kitle" sizlersiniz demektir zaten, iyi eğlenceler ve de iyi tüketimler!

Ne demiştim; Bendeniz dizi izleyicisi değilimdir. Yalnızca belgesel.
Başında gizli bir henüz olan tamlama.
Benimdir ve zikimde de değildir nokta.
türk dizisi izlemiyorsa kalitelidir yabancı dizi izlemiyor ise zevksiz olarak tanımlanabilir.
Dizi izlemekten daha çok zevk aldığı hobileri vardır ya da vakti yoktur dizi izlemeye ......
Eskiden çok fazla izlerdim şimdilerde çok nadiren izliyorum . (Not:Dizilere bağlandığım için bitince üzülmekteyim . )
yerli yabancı hiçbir dizi izlemeyen insandır...

bir şey kaybettiğini düşünmediğim insandır..
belki kitap okuyordur. şarkı dinliyordur spor yapıyordur... bilemiyorum.

belki de midesi yemek kabul etmeyen hasta insanlar gibi onun da kafası dizi mizi kabul etmiyordur.