bugün

tanımı aşağıdaki gibidir:

Hergün değişen antremanlarla, yüksek şiddetli, süre hedefli, fonksiyonel hareketlerden oluşan kardiyovasküler dayanıklılık, iş yapabilme kapasitesi, güç, esneklik, patlayıcı kuvvet, hız, koordinasyon, çeviklik, denge, vücut kontrolü alanlarında gelişmeyi ve dolayısıyla genel fitness seviyenizi arttırmayı amaçlar.

ben de onların yalancısıyım. meraklılarına;

http://www.crossfit34.com/
güçten ziyade kondisyon arttırmaya yönelik bir spor. ilk iki ayı adaptasyonu sürecini içerir sonrasında bir hayvan olma yolunda ilerlemeye başlarsınız.
dövüş sporu ile uğraşanların tercih etmediği spor. Zira antremanları o kadar ağırdır ki crossfit yanında başka bir spor yapmak sakatlığa davetiye çıkarmaktan başka birşey değildir. Başka bir sporun yanında güçlenmek için yapılacak iş değildir.

edit: yapanlar varmış. biz yapmaya cesaret edememişiz
crossfit, temelinde bir çalışma sistemidir. ancak geldiği hal, ve yapılanlar göz önüne alındığında bir spor haline gelmiştir.

her yıl, yanılmıyorsam 2007 den beri crossfit games adı altında oyunlar düzenliyorlar. ilk oyundan bu yana müthiş geliştiler, rogue fitness, again faster gibi sponsorları oldu. ki en büyük sponsoru da reebok tır.

(bkz: reebok crossfit games)

crossfit, muazzam şekilde eleştirilen, ancak aynı şekilde yine çok sevilen bir spordur.

peki neden spordur diyorum? crossfit yaparak güçlenirsiniz, crossfit yaparak atletikleşirsiniz, bu karşı konulamaz bir gerçek, ancak crossfit yapmadan, crossfit oyunlarında karşınıza çıkacak şeyleri muhtemelen yapamazsınız. bunu yenmeye calisiyorlar, son oyunlarda hammer tarzı oyunlar eklediler (bunun crossfit calisması ile ilgisi yok); ama diğerleri, yani hspular, cleanler, ya da başka deyişle girls dedikleri antrenmanlar, o antrenmanları yapmayanlar tarafından hep zor karşılanacaktır.

(bkz: the girls)

crossfit in en güzel tarafı ve yeniliği ise dikkat ettiği ve çektirdiği yöntemlerdir. örneğin, olympic lifting i daha hip hale getirmiştir. amerika da zaten popüler bir şey aslında olympic lifting, ama örneğin bir şirket yöneticisinin clean&jerk yapması mümkün değilken, bunu olası hale getirmiştir.

(bkz: olympic weightlifting)

mobility kavramını yine hip hale getirmiştir. özellikle kelly starrett (k-starr) bu akımın öncülerindendir. kendisi meşhur bir chiropractor dır, ve google a bile gidip mobility semineri vermiştir.
http://www.youtube.com/watch?v=kfg_e6YG37U

bunlar crossfit in önemli ve yararlı yönleri. beğenilmeyen ve desteklenilmeyen yönlerine gelince;

hareketleri çok hızlı yapmasından dolayı bir rekabet oluşturuyor, bu da insanların daha hızlı olmak için formlarından feragat etmelerine neden oluyor. bu da sakatlığa yol açabilir deniyor.

olympic liftlere, özellikle power clean, power snatch ler üzerine çok eğiliyorlar. bunlar, sakatlık oluşturma şansı yüksek olan hareketler olmasından dolayı, bu hareketlerin average joe lar tarafından yapılması hoş görülmüyor. burada haklılar da. zira crossfit affiliate leri olan yerlerde bile bu formu incelerseniz rezil formlar olduğunu göreceksiniz. yanlış yapa yapa doğru yolu bulmak, belirli bir yaşın ve sportif geçmişi olmayanlar için güzel değil bana sorarsanız.

sertifikasyonları. bunlar için epey para alıyorlar, ki zaten crossfit in en temel gelir kaynağı belki de (affiliate lerden giriş parası ile beraber); iki günde sizi level-1 cert yapıyorlar adam gibi eğitim vermeden / almadan. önceden seminere katılıp alınıyormuş, ancak artık bir sınav yapıyorlarmış yanılmıyorsam. crossfit.com a girip nerelerde ne kadar fazla sertifika verildiğini, ve ne kadar fazla seminer olduğunu (yer bile yok) görürseniz ne kadar ciddi para kazandıklarını görebilirsiniz sırf bu işten bile.

ha, hocaları çok eğitimli olmuyor evet, ancak yine de bizim globo gym dediğimiz zincir spor salonlarındaki tiplerden çok daha bilgililer. en azından squat 'ın nasıl yapıldığını biliyorlar.

--

crossfit, affiliate sistemi ile çalışıyor. 1000 $ gibi cüzi bir miktar alıyorlar, ve belirli markalarla belirli ekipmanları kullanmanızı istiyorlar o kadar. bu kadar büyümesi de bu yolla oluştu zaten. kolay bir sistem, level-1 cert inizi alıyorsunuz, biraz birikmiş paranız varsa da gidip affiliate açıyorsunuz. mis gibi. çok pahalı değil gerçi (yurtdışında daha ucuz, ama oradaki globo gym lere göre yine pahalı).

crossfit in güzel yanlarından yine bir tanesi, bir komünite oluşturmasıdır. sağcı ya da işgalci demelerinin nedeni ise, the girls diye belirttiğim idmanlarına "şehit olmuş asker" isimleri vermeleri. ne olursa olsun biz terörist saldırılara uğrayan bir ülkeyken bile kendi askerimize laf söylerken (lafım söyleyenlere), o adamlar "işgalci" olmalarına rağmen "support our troops" diyebiliyorlar. ha komünite demiştik, adamların sakatlar için özel yardımları,şehitler için özel indirimleri, nereye giderlerse gitsinler (affiliate bazında) birbirlerine yardım etmeleri bilinen bir şey. bu açıdna süper bir sosyal ortam oluşturdu adamlar. büyüdü yani.

ayrıca ülke dışı deployment larında da crossfit affiliate leri mevcut. adamlar yapıyor, çalışıyor.

--

sonuç olarak, abartılmadığında güzel bir şey. türkiye de iki tane resmi affiliate i var, biri crossfit 34 diğeri ise crossfit 1453. ikisinin de facebook sayfaları mevcut. ancak crossfit 1453 genelde uzun metconlar yapıyor, 30 40 dakikalık ki "kesinlikle" tavsiye etmiyorum, ancak kendileri ediyor belli ki.

yalnız denilen o ki bu kadar mücadele etmeden (ve sakatlık oluşturma riski olmayan hareketler yaparak) en az bu kadar verim idmanlardan alınabilinir. spor bilimi dünyasında crossfit in epey sevmeyeni var. ancak zevk için yapılıyorsa eğer süper bir şey. kilo vermek için yapılıyorsa saçmalık, zira spor kilo verdirmez.

--

crossfit aynı zamanda hatun kişilerin kaslanmasıyla meşhurdur. bu zevk meselesi, izlemesi ve bakması güzel ama sarılınca pek güzel değil onu da tecrübelerimden belirteyim.

bir de bunu bulan adam greg glassman adında bir adam. coach glassman diye de geçiyor. bi sakatlıktan ötürü topallıyor. çıkıp crossfit i pazarlıyor. artist artist konuşması ile ünlü. crossfit dünyasında yine games director olan bir eski marine mevcut, kimse sevmez bunu. dave castro o abimiz de.

meşhur crossfitterlardan;

(bkz: rich froning jr)
(bkz: graham holmberg)
(bkz: jason khalipa)
(bkz: miranda oldroyd)
(bkz: julie foucher)
vb.
bu sporu yapmak için türkiye'de yeterli salon yoktur.(benim yaşadığım şehirde yok en azından) olacağını da pek sanmıyorum, her bünyenin kolay kolay yapacağı bir spor değil

zira özellikle de sağlam bir para verip sadece haftanın üç günü gelip, onda da koşu bandında yürüyerek fit olmaya çalışan arkadaşlar için pek uygun değildir.
güç dayanıklılık patlama kuvvetini tamamen üst noktalara taşıyor. antrenman çok uzun sürmüyor min 10 dakika max 40 dakika arasında gidiyor programa göre değişiklik gösteriyor. kısa zamanda çabuk iş mantığıyla ilerliyor amaç. (bkz: rambo) gibi hissedebiliyorsunuz kendinizi. artık profesyonel sporcularda kendi sporuna ek bu sporu kombine ederek çalışıyor. öğretmen olamazsam Türkiye'de bu işi üst noktalara taşımayı düşünüyorum nasip kısmet.
yaşadığım ilde crossfit salonu olmamasından dolayı eve kendim kurdum(bi yerde varmış ama çok uzak kalıyor). ufaktan malzemeler aldım çatıdan aşağıya halat attım.ağırlık setleri barfiks gibi bi kaç zımbırtı daha aldım. çokta ucuz olmadı çok pahalıda. crossfit.com adresinden günlük programlarını alıp uyguluyorum. gerçekten çok güzel bir spor. aklında soru işareti olan varsa elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışırım.
riskli ve gereksiz bir uğraş alanı. yeni değil. eskinin karması. olimpik halter ve jimnastikteki hareketleri al sonra crossfit diye sun oh ne güzel... office general director assitant staff olayı gibi bir şey. lan bırak işte ofis elemanı de geç ne bu kapitalist pazarlama lafları. benzer durum işte.
Posher'larin ve sosyetik genclerimizin yeni eglencesi. Instagram'i idman sonrasi pozlariyla costururlar.

Amerika'da crossfit'in alt gelir gruplarina hitap etmedigi yazilir cizilir. Ornegin Allah'in emri gibi Progenex'in supplement'lerine overpriced urunlerine paralari yigarlar, coaching session'larina paralari dokerler. 3-5 tane steroid azmani fitness atletine hasta olurlar. Reebok ve bir suru yan marka bunlara uc otuzluk mallari 100 yapip satar. Community first derler ama Crossfit genel olarak Amerikan militarizmini onurlandirir - bkz Hero WOD'lari, RogueFitness'in American Made reklamlari.

Mark Rippetoe tarafindan tehlikeli bulunan metodolojisi yorumlarini suradan okutabilirsiniz.
http://www.t-nation.com/t...the-good-bad-and-the-ugly

Ha iyi yani nedir? Yuzlerine bakilmayan olimpik halter, jimnastik sporcularina, koclarina, fizik tedavicilere gelir kapisi yaratmistir. Abiler 3-5 soguslerler Crossfitter'lari verdikleri kurslarda - bkz: Michael Burgener, Kelly Starret vs.

Bir de Hip hop giyinmek farzdir idmanlarda. Rocktape ile kolu butlari sarip sarmalamak illa ki olmazsa olmaz.
Crossfit yarismacilari arasinda Growth Hormone kullanimi patlamistir. Mesela Annie Thorisdottir hamile gibi gorunur, Rich Fronning'in boyu uzamistir. Gelmeyin gaza. Olympic kaldirislar cok seksi ama joint'lerinizi tarumar edersiniz.

TR'deki temsilcileri Burcu Esmersoy, Sahan Gokbakar. Oradan benchmark yapin.
fitness sıkıcı gelmeye başladığından başlamayı düşündüğüm spor.
şimdi buraya yazsam sayfalar dolar. spor kültür olmayan kişilerin (spor kültüründen kasıt ayna karşısında orayı burayı şişirmek değil) beceremeyeceği iştir. her baba yiğidin harcı değildir yani o pulluplar sonrası ellerin patlamasına, su toplamasına tahammül etmek, bir yandan patlayıcı güc tavan yapmış iyi bir sprinter olabiliyorken, bir yandan profesyonel bir halterci gibi silkmeler koparmalar yapabilmek, bir yandan iyi bir jimnastikçi gibi parandeler atabiliyorken, bir yandan mükemmel bir kondüsyona sahip olabilmek.
Uzun süre dövüş yaptıktan sonra, farklı bir heyecan arayışına girmiş olan bendeniz'in bulaştığı hadise.

C.tesi başlayacağım, dövüş kadar tatmin eder mi tartışılır lakin genel yorumlar oldukça sikici antremanlar olduğu yönünde. illaki yaparız, az yumruk yemedik maçlar da bumu koyacak la bize ??
TR'de zengin bebelerinin idmanimsi piyasa aktivitesi.
Elim kadar sortlati kadinlar arasinda resmi crossfit uniformasi yaptigi icin cok memnunuz. WOD sirasinda guzel guzel kic ve gogus izliyoruz.
bu aralar ilgimi çekmekte olan spor mu diyelim aktivite mi diyelim. ilgilenen varsa yeşillendirir mi acaba ?
Yeni başlayanlara genelde söylenen : "Fitness hantallaştırır abi crossfit yap" tır.
-napim baba ?
-squat şınav . diyaloğu yaşanır.
saglam bi spor gecmisi bulunmayanlarin kacinmasi gereken spor. Zira sakatlanma riski epey yuksek. Bu yuzden profesyonel destekle baslanmasi daha mâkul olacaktir. Ama Şu an koca turkiye'de yalnızca 19 crossfit salonu var ve 12'si filan da sadece istanbul'da bulunuyor. Çok az oldugundan Üyelik giderleri de normal salonlara gore epey pahalı. istanbul için 3 aylık üyeliği 700 tl'den yıllık ise 2500 TL den başlıyor. Eğer salonlar daha da yaygınlaşırsa aidat giderleri de azalır gibi gorunuyor.

Aslında egzersizlere baktığımızda çoğu sokakta, evde, serbest alanda uygulanır gibi duruyor ama grup antrenmanı daha verimli olacaktir. Çünkü hem bi rekabet ortamı oluşur, hem de daha disiplinli davranirsiniz.

Buradaki mesele, kasları şişirmek, hacimce buyumek değil, kuvvet, dayanıklılık ve kondisyondur. Aslında body ve fitness'e gore daha stres atıcı ve enerjik bi idman programı var. dinlenme, set olayi yok. Allah ne verdiyse abaniyorsunuz vücut gücüyle. aslında günlük yaşamda daha dinamik ve iyi hissetme anlamında body'den daha etkili olabilir.

Bu spordaki esas mesele, kondisyon kazanmak ve fit olmak olsa da, youtube'da bunu yapan sporculara baktığımızda özellikle ust gövde itibariyle fitness'çılardan çok da eksik olmadığini görüyoruz. Evet, bi body'ci kadar olmasa da yine de fena durmuyor. Hem 'body workout'lar da var. Bu yüzden bi olcude kas gelişimi de sağlayacaktır.

Bir diğer farkı, sanırım 'body building'deki gibi günlük su kadar protein alacaksın, antrenmadan yarım saat sonra tozunu iceceksin, efendim kas kaybı olmaması için aynı günde aşırı kardiyo yapmicaksin gibi bi durum yok. Evet, beslenme tabii ki çok önemli ama body kadar ağır bi tempo yok.

bence gayet güzel, makul, bir süreliğine yapılabilir bir spor. Bir body'ci olatak önümüzdeki yıllar içinde body'i birakip en azından 3 aylığına denemeyi dusunuyorum.
kısa bir tanım çıkarmak gerekirse tek bir kas grubu yerine tüm kas gruplarını çalıştırmaktır.

vücudu amaçsızca Şişirme/vücut geliştirme sporunun aksine daha fit, daha güçlü ve estetik bir görünüm sağlar. Vücudu şişirmek için haddinden fazla besin yüklemelerine de gerek yoktur. Protein alacağım diye günde 5 tavuk 275 yumurta yemenize de gerek yoktur.

Crossfit'in içeriğinde Halter, jimnastik, atletizm vb bulunur. Ayrıca crossfit oyunları da var. 2007'den bu yana her yaz sporcular fittest on earth olmak için yarışıyor bu oyunlarda.
Türkiye'de en iyi boran ateş tarafından temsil edilen güç ve kondisyon disiplinidir, kendisinin yeni açacağı salondan devam etme ihtimalim var.

10 temel fiziksel özelliğin gelişmesini hedefler, yüksek tempolu ve oldukça zordur ama adamı çelik gibi yapar, zor olduğu oranda da zevklidir. Gözünüz korkmasın, bir bulaşınca müptelası olursunuz. ilgiliyseniz önce bir doktora danışın, bünyenize uygun mu ona bakın.
Battle rope egzersizlerini de içerir, hani o ünlülerin body transformation videolarında antrenmanlarından kesitler gösterirken haldır huldur yere silkelediği halatlı egzersiz var ya, işte o.

kolay görünüp zor olan şeyler listesine başlardan girebilecek bir egzersizdir, bildiğin halat bunlar ve oldukça ağırlar. Bu yüzden özellikle omuz sakatlıklarına sebep olması çok kolay. bilinçli bir şekilde, tekniği ve formu iyi kavrayıp yapmak gerekiyor.
sporcularının fitness sporrcularından ayıran en büyük farkı vücutlarını göstere göstere yürümemeleri ve bol şeyler giymeleridir. görmüş ve tecrübe etmiş biri olarak şunu söyliyim crossfit'e fitness'tan önce başlamayın.sıkıntı çekersiniz.
Güç, kondisyon ve dayanıklılık sınırlarınızı arttırmaya yönelik bir antrenman disiplinidir. Crossfit sizi vücut geliştirmede olduğu kadar büyütmez, kas kütlesi arttırma odaklı değildir, bu yüzden hitap ettiği kitle daha güzeldir.
kendinizi zorlamayacaksanız başlmamanız gerekeken spordur, ilk bir ayı alışma ve teknik öğrenme olarak geçirin ama 1 aydan sonra kendinizi zorlayın kendinizle yarışın.
bundan tam bir yıl önce başıma hiç beklemediğim bir şey geldi. yeni iş yeri için sağlık raporu almam gerekiyordu. evimin 2 sokak üstündeki sağlık kurumuna yürüyerek gittim. kapıdan içeriye girdiğimde acil durum sanarak beni sedyeye yatırmaya çalıştılar. aslında sadece rapor almaya gelmiştim. ancak nefesim o kadar kesilmişti ki yanlış anlaşılmam normaldi.

hayatımın çok büyük bölümünde kilo almaya çalışan bir insan oldum. o kadar zayıftım ki belki abartı gibi gelecek ama rüzgârlı havalarda yürümekte zorlandığım oluyordu. 30’lu yaşlarıma kadar ortalama 65 kilo ile geldim. fakat ne olduysa 30 yaş sonrasında olmaya başladı. 30 ile 35 yaş aralığında bir anda 80 kiloya çıktım, bel bölgem yağ tuttu. tam 35 yaşımda basmıştım ki pandemi süreci başladı. 2 yıl içerisinde 80 kilonun üzerine 10 kilo daha ekledim ve 90 kiloya geldim.

yaz tatilinden dönüşte, eylül ayı gibi spora başlama kararı aldım. hızlı kilo verdirdiğine inandığım için boks ile başladım. gerçekten çok etkili bir spor. oldukça keyif alarak başladım. ancak ilk günlerde çok zorlandım. uzun zamandır spor yapmamış biri için boksa başlamak performans anlamında zor bir iş. uzunca süre kondisyon için çalışmanız gerekiyor. ilk günler ciddi zorlandığımı itiraf etmeliyim.

boksa keyifli bir biçimde devam ediyordu ancak bir problem vardı. boks derslerine gittiğim salonda grup dersleri pazartesi – çarşamba – cuma günleri 20:00 ile 21:00 arasında yapılıyordu. malum iş hayatındayız ve aile yaşamı da var. program sürekli stabil olamayabiliyor. eğer cuma günü grup dersine katılamazsanız ancak bir sonraki pazartesi günü tekrar antrenman yapabiliyorsunuz. yani bir önceki çarşamba gününden bir sonraki pazartesi gününe kadar sporsuz geçen 4 gün demek! eğer kilo verme gibi bir düşünceniz varsa 4 gün oldukça büyük bir boşluk.

crossfit çok ilgimi çekiyordu. sürekli videolar izleyerek bu sporun ne olduğunu anlamaya çalışıyordum. ancak bel fıtığı, boyun fıtığı vb. problemleri olan benim için çok zor ve riski görünüyordu. sonradan anladım ki hepsi birer ön yargıdan ibaretmiş.

spora ara vermemek için mahalle arası bir spor salonuna yazıldım ve 2 ay kesintisiz devam ettim. spor hocamın bana vermiş olduğu programı harfiyen uyguladım ve az da olsa verim aldım. ancak burada da eksik olan şey kardiyo çalışmasıydı. kardiyo yapmadan ne yazık ki kilo vermeniz o kadar da hızlı gerçekleşmiyor.

uzun zamandır crossfit ile uzaktan aşkımızı sonunda resmiyete döktüm. bundan 4 ay önce crossfit’e başladım. ilk zamanlar müthiş zorlandığım bir spor oldu. bazen antrenmanlar sonrasında “ben deli miyim? ne işim var bu sporla?” diye kendimi sorguladım. hatta ilk antrenmanlarda birçok kez kusmanın eşiğine geldim. fakat sürekli spordan alacağım verime ve gelecek günlere odaklandım. sanırım spor konusunda motivasyon sağlamanın en önemli yollarından bir tanesi bu.

crossfit antrenmanlarına eş zamanlı olarak diyetisyen ile iyi bir diyet süresine başladık. yemek düzenimi ciddi anlamda değiştirdim. hiçbir zaman aç kalmadım, aksine belki de ara öğünler ile öncesine göre daha fazla yemeye başladım. paketli gıdalardan, asitli içeceklerden ve şekerden uzaklaştım.

bu yazıyı yazdığım gün itibariyle 80 kiloyum. vücut yağ oranım %28’den %23’e indi. hedefim ilk aşamada yağ oranını %20’nin altına indirmek. daha sonra %18 civarına gelerek stabil hale getirmeyi planlıyorum. yağ kaybının yanında kas artımı da başladı, haftadan haftaya ne kadar kas kazandığımı takip edebiliyorum. bu bana ekstra motivasyon sağlıyor.

vücut geliştirme yapan biri gibi kaslı bir vücut hedefim yok. bu yaştan sonra öyle bir hırs benim için faydalı da değil zaten. amacım tamamen fit bir vücuda kavuşmak, ondan da öte sağlıklı bir yaşam sürebilmek. bunun haricinde hırslarım yok. hiçbir zaman da crossfit müsabakalarına katılma düşüncesinde değilim.

https://mehmetortac.com/crossfit-hikayem/
6 aydır gitmekteyim. Kilo alıp hantallaşmıştım. Şu anda çok iyi kilo verdim. Atik ve kuvvetlendim. Beni zor zamanlarımda meşgul eden en değerli şeyin kendim olduğumu hatırlattı. Hatta birazdan gideceğim seviyorum yahu.