bugün

yamulmuyorsam dünya tarihindeki ilk proletarya komünü'dür.
Vatan haini fransız düşmanı köy.
1871 yılında topu topu üç ay sürmesine rağmen, siyaset, düşünce ve sanat dünyasını derinden etkilemiş olay.

1871 yılında, zamanın almanya'sı fransa'yı yenmiş ve fransaya ağır bir barış anlaşması imzalatmıştır. Buna göre fransa ordusu silahlarını teslim edecek ve paris'i boşaltacaktır.

Halk bu anlaşmaya tepki gösterir. paristeki işçilerin elinde savaştan kalma silahlar vardır. bunlar ayaklanırlar ve hükümet darbesi yaparlar. artık paris'te işçi sınıfı iktidardadır. küçük çaplı bir sosyalist rejim, ya da proletarya diktatörlüğü başlamıştır.

bu olay fransa ve almanya ileri gelenlerinin hoşuna gitmez. çünkü bu hareketin önce bütün fransa'ya, sonra almanya'ya, oradan da bütün avrupa'ya yayılma ihtimali vardır. almanya ve fransa orduları paris komününe karşı birleşirler. daha yetmiş gün önce düşman olan ve birbirini öldüren iki ordu versailles şehrinde birleşmiştir ve hedefleri tektir: paris komününü yok etmek.

ordu paris üzerine saldırıya geçer. ancak şiddetli bir savunma vardır karşılarında. paristeki işçiler canları pahasına çarpışmaktadırlar. paris'in işçi mahallerinin dar sokaklarında sokak sokak, ev ev kanlı çarpışmalar yaşanmaktadır. paris işçi sınıfı, kadını erkeğiyle tarihin gördüğü en büyük kahramanlık destanlarından birini yazmaktadır.

savaşın bilançosu korkunçtur: 700 ordu mensubuna karşılık 20bin işçi ölmüştür.

bu olay zamanın aydınlarını çok etkiledi. fransız ihtilaliyle beraber, herşeyin güllük gülistan olacağını sanan aydınlar üzerinde tam bir tokat etkisi yaptı. fransız ordusu, üstelik de düşman ordusuyla birlik olup, kendi vatandaşını acımasızca katletmişti.

bunalıma giren okumuş yazmış kesiminin kimisi kendisini nihilizme verdi. (bkz: nietzsche), kimisi de sembollere verip, sembolizm akımını başlattı.

Daha fazla bilgi için: http://oyuncu251.blogspot...ari-sembolizm-1.html#more
bundan 136 yıl önce paris komüncüleri şöyle haykırıyorlardı: yaşasın toplumsal devrim! 18 mart 1871’de parisli işçiler ayaklanarak bir kent ölçeğinde de olsa siyasal iktidarı ele geçirdiler ve tarihin sayfalarına unutulmayacak bir iz bıraktılar. sadece 72 gün yaşayabilen paris komünü, işçi sınıfının iktidar biçiminin somutlaşmasıydı. engels’in ifadesiyle o bir proletarya diktatörlüğüydü. komün ortaya koyduğu eserle dünya işçi hareketine damgasını bastı. marx’ın da vurguladığı gibi, komünün en büyük önemi onun varlığı ve etkinliğiydi.