chp nin yeniden yükselişe geçmesi

anlıktır.

anlık bir gaz sonrası kemik oy oranını koruyacaktır.

1950 modeli muhalefet yapan adamdan bir şey beklememek lazım.

deniz baykal'ı özledim.

iki ay sonra normale dönecek durumdur. önder sav varken gandi kemal bile chp'yi kurtaramaz.

elbet deniz baykal'ın kıymeti bir gün anlaşılacaktır.

chp'nin düzgün siyaset yapabilen tek adamı da gitti.

ve yeni gelen adamsa 1950 modeli siyaset yapıyor.yükseliş küçük olur daha sonra kemik oy oranı sabit kaldır derim.

- herkese iş,aş,para,pul!!! böyle siyaset olmaz.

(bkz: deniz baykal ın istifası ve sonuçları/#8032802)

-o bir uçak!!
+hayır o bir kuş!!
%hayır la kılıçdaroğluymuş heyecanlanmayın...

başkan değişikliğindendir.
bu başlık da gösterdiki, akpli arkadaşlar deniz baykal hayranıymışlar. 1950 modeli siyaset yapıyormuş kılıçdaroğlu. siz ülkeyi 1923 öncesine götürürken, 1950 modeli siyaset çok da normal değilmi. ayrıca nesi varmış 1950'nin ? bu ülkenin başına ve bağımsızlığına ne zeval geldiyse 1950 sonrası dönemde gelmiştir. Kemal kılıçdaroğlu'nun ne tür siyaset yaptığını daha kimse görmedi, bu boş ve ezikçe laflarla egolarınızı tatmin etmekle uğraşmayın bence. bakalım görelim bu çıkış 2011'de ne getirecek.

1923 öncesine geri götürmek değil asıl chp'nin istediği 1923 modeli halk kitlesi oluşturmaktır.

doğru aslında 1923'ün fikri ve ekonomik yapısına dönmek isteyen biri varsa o da chp'dir.

baskı ve zulüm kaos, cehalet ve açlıkta daha çok etkisini gösterir malumunuz.

o seviyeye çekmek için bir çok darbe yapılmıştır. bu da fikrin argümanı olsun.

olması gereken kan değişikliğinin sonucudur.

1950-1960 arsında iktidar olan partinin mirasçısı odluğunu açıkça belirten akp'ye karşı yapılması gereken muhalefeti yapmaktadır. geçmiş 30 yıl göstermiştir ki seviyesi belli türk halkına çağdaş muhalefet de geri tepmektedir.

şekil a: badem gözlü deniz baykal.

zaytung sitesinden:

chp iktidar olamaz diyenlere baykal'dan tokat gibi cevap: istifa ediyorum. *

her yükselişin bir de düşüşü vardır.

tanım: atacak bok bulamayınca sıçıp sıvayan akplilerin entryleriyle güldürdüğü mevzu.

1923 modeli mi 1950 modeli mi karar verememişsiniz galiba. sizin tarih,siyasi kavram bilginiz bu kadar işte. tarihi olaylar, olayların gerçekleştiği zamanın şartlarına göre düşünülür. ayriyeten 1923'ün fikri ve ekonomik yapısında ne varmış? padişahlığın, monarşik faşizmin ve teokratik diktatörlüğün yıkılması, demokrasi'nin getirilmesi fikri'nin nesi size garip geliyor acaba? chp,1923'e falan dönmek istemiyor, zaten o dönemi yaşadı chp. ama sizin 1923 cumhuriyet devrimi'nden nasıl bir kuyruk acınız olduğu apaçık ortada.

baskı zulüm ve kaos, günümüzde olduğu gibi cehalet ve açlıkta etkisini gösterir doğrudur efenim. yoksa akp iktidarda nasıl kalırdı değil mi?

hangi seviye, hangi fikrin argümanı? darbe ve darbeci lafını ağzından düşürmeyen akpliler, özgürlük lafını ağzından düşürmeyen abd gibi geliyor bana, trajikomik.

(bkz: rüyalar gerçek olsa) (bkz: lalalalalala)

yükselirken birilerine değmiştir.

lisede öğrendiği tarih bilgisine dayanarak hareket eden adamların savunduğu ve yönettiği bir parti ancak dibe doğru yükselişe geçebilir.

- 1923'ten önce her şey pisti kakaydı, sonra atatürk geldi, bizi düşmandan kurtardı sonra ilkeler devrimler derken çağdaş modern aklın ve bilimin türkiye'sini kurdu atatürk.yaaa..

1923 şartları türkiye'sini "ne varmış 1923 türkiye'sinde" diyerek savunan chp'liler de olmasa hiç çekilmez.

akçıların korktuğu görülmüştür. baykal ı özlüyorlar tabi baykal bu kadar yükseltememişti oyları. tamam tek başına iktidar olamaz ama olası mhp koalisyonu kesin.

evladım ört şu üstünü, acayip rüyalar görüyorsun sonra.

lise tarih bilgisine bile sahip olamayan, ortalığa bok püsür sallamayla egolarını tatmin etmekten öteye gidemeyen adamların eleştirdiği bir parti, bakalım halka bunu anlatabilecekmi. bu akpliler cevap veremeyince, karşısındakine çamur atarlar en iyi yaptıkları iştir efenim. 1923 devrimi'ni görmezden gelmeye çalışan ve kendince "küçümseyen" zavallılar..

hala "1923 şartları" diye birşey saçmalıyor bu zavallılar efenim. neymiş bu şartlar söyleyinde bilelim. bu başlık bize trajik bir komedi izletiyor adeta.

seçime kadar bu yükseliş devam eder mi? etmez mi? merakla beklenen sorunsaldır. kemal kılıçdaroğlu ile bir ivme kazandığı aşikar fakat seçime daha bir seneden fazla var, bakalım o zamana kadar bu yükseliş devam edecek mi? yoksa ''bir rüzgardın geçip gittin'' mi diyeceğiz arkasından. tüm türkiye'yi heyecanlandırması bile iyiye işaret hadi hayırlısı.

hemen akabinde derin dalışa geçeceğinden sorun yoktur. son bir gayretle kurtulmaya çalışıyor ama nafile.

(bkz: yeniden derken)

Kadrosunu ve duruşunu değiştirebilir ve genç dinamik insanları kadrosuna ekleyebilirse ivme kazanacaktır.Akp'ye karşı umudumdur.