bugün

kuranda cehennemdeki işkenceler için bir kaç tanım bulunur. ateşte yakmak ve vucuduna kancalar baglanması gibi tamamen ilkel zamanlarda yaşayan insanların gözünde canlandırabileceği türden basit ve korkutucu örnekler. ama öte yandan cehennemin sonsuz bir ıstırap ve acı mekanı olduğu ve insanların öldürülüp diriltilip tekrar ve tekrar cezalandırılacağı bir yer olarak tabir ediliyor.

madem cehennem acı ve işkence konusunda sektörünün lideri o zaman böylesine haşmetli bir yapıya insana türlü türlü acı veren işkence teknikleri yakışmaz mı ? öyle ya madem cehennem böylesine korkunç bir yerse orada her tür işkence olmalı o zaman.

şöyleki ;

900 derece ısıya maruz kalmış merdane şeklinde kor gibi kızgın bir demiri kişinin götünden sokmak süretiyle kanırtarak ağzından çıkarması!

sen şimdi kalkıp birine seni ateşte yakıcaklar desen mi korkar yoksa sonsuza kadar götüne kızgın demir sokup ağzından çıkarıcaklar desen mi korkar? ahahahaha.
bir saniye bile ara vermeden ajdar'ın şarkı söylemesiyle olabilir.
Nihat Doğan'ın aforizmaları.
ateistlerin zırvaları da olabilir.işkence gibi geliyor insana.
köpek maması sürülmüş testisler ve bir pitbul. *
cennet manzarası eşliğinde, sevdiğinizin başkasıyla olduğunu görmek bir tanesi olabilir.
cennet ve cehennem birazda kişinin hayal etmesi ile ilgilidir. her tasvir anladığın tasvir değildir, ama hayal ettiğin tasvir sana yakın olan tasvirdir derler.
(bkz: geçmiş olsun)
her şeyden önce yanmak diye bir şeyin cehennemde olmadığını üstüne basarak söylemek isterim. sebebi ise cehenneme gidecek varlıklar ruhlarımız olacak. yani molekül parçası bedenlerimiz değil. bildiğiniz üzere ruhlar enerjiden oluşurlar. elle tutulmaz göz ile görülmez. somut dünyada soyun varlıklardır kısaca. mantıksal sorun ise, enerji yanarmı?
yanmaz be abi. el feneri ışığını ateşe tut, istediğin kadar tut ışık yanmaz sebebi ışığında moleküler bir yapıya sahip olmayışıdır ışığın da bir çeşit enerji olmasıdır. demek ki neymiş , ateş yokmuş. peki neden ateş kelimesi geçmekte diyebilirsiniz onu da şu şekilde açıklayayım, ateş sadece orada ki ızdırabı tasvir etmek için kullanılmış bir kelimedir. sonuçta cennetteki güzellikleri dünyevi zevkler ile kıyaslıyamadığımız gibi cehhenemdeki ızdırabı dünyevi acılar ile kıyaslıyamayız. bu neden ile cehennemde ki ızdıraba en yakın tasvir bu dünyadaki en acı veren eylemdir. ve bu da yanmaktır. 100 kişiden 100 üne soralım 100 üde yanmanın en kötü ölüm şekli olduğunu söyler. bu neden ile cehennemdeki ızdırabı tasvir edebilmek için ateş kullanılmıştır. cehhenemdeki ızdırap çok daha acı vericidir ve yanmak ile karşılaştırılamaz. yani fiziki bir acı değildir. ruhani bir acıdır, bir annenin kucağında bebeğinin ölmesi gibi ızdıraplar.
(bkz: islam ülkelerinin geri kalma nedenleri)
kulağa kaşık sokmak.
üniversite mezunlarına özel bir gün iş için mülakat, bir gün kpss. ama sonsuza kadar.
ayak serçe parmağını kapıya çarpmak ya da legoya basmak ya da en kötüsü mandalina yerken genze kaçırmak gibi şeyler olsa gerek. tövbe ya rabbi. gidince görürsün oğlum, ısmarlama ile işkence yapmıyoruz.
dişlerin tek tek sökülmesidir.
yanma da dahil olmak üzere, sizi dehşete düşüren, aklınıza gelince kalbinizi hızlandıran yaratıklar, sesler, mekanlar, kabuslarda karşılaştığınız sizi korkutan, aklınızın alamayacağı şeyleri 1 milyonla falan çarpın, genede yaklaşamayacaksınız, o ne dehşetli yerdir, ve kesinlikle insanlar bedenleri ile orada olacaklar,

(insan bilmez mi ki, biz onu bir damla nutfeden yarattık. o [inkârcı], apaçık düşman kesilip kendi yaratılışını düşünmeden bize örnek getirmeye kalkışarak “şu çürümüş kemikleri kim diriltir” der. de ki: onları ilk defa yaratan diriltecektir.) [yasin 77-79]

bu konuda çok âyet var, ateist âyete inanmaz; ama biz yine de bazılarını bildirelim:
(inkârcılar, "biz ve atalarımız, toprak olduktan sonra dirilecek miyiz? and olsun ki, bu tehdit, bize olduğu gibi, daha önce atalarımıza da yapılmıştı. bu, öncekilerin masallarından başka bir şey değildir" dediler.) [neml 67, 68]

(ilk yaratışta âcizlik mi gösterdik? [diriltmekten niçin âciz kalalım] onlar dirilteceğimizden niye şüphe ederler ki?) [kaf 15]

(gökleri ve yeri yaratan allah’ın, onların benzerlerini de [kendilerinin aynı olan insanları da] tekrar yaratmaya kadir olduğunu düşünemiyorlar mı? allah onlar için elbette belli bir ecel tayin etmiştir. buna rağmen zalimler, inkârlarında direnirler.) [i̇sra 99]

(bizi kim diriltir derler. de ki, sizi ilk defa yaratan diriltir. [alaylı bir tarzda] başlarını sallayıp “ne zaman” derler. de ki, yakındır.) [isra 51]

(ey insanlar, eğer öldükten sonra dirilmekten şüpheniz varsa, [bilin ki] biz, sizi [âdem'den, âdem'i de] topraktan, sonra nutfeden [spermadan] sonra alekadan [embriyodan] sonra yapısı belli belirsiz bir et parçasından yarattık. dilediğimizi belli bir süreye kadar rahimlerde tutarız. sonra bir bebek olarak çıkartırız, sonra sizi, olgunluk çağına erişmeniz için bırakırız. kiminiz öldürülür, kiminiz de önceki bilgisinden sonra, ömrünün en verimsiz çağına ulaştırılır ki bilirken bilmez hale gelir. yeryüzünü de kupkuru, ölü bir halde görürsün; ama biz onun üzerine yağmur indirince, harekete geçer, kabarır ve her çeşit, çift çift bitki bitirir. bütün bunlar gösteriyor ki, allah elbette haktır, ölüleri o diriltir ve o her şeye kadirdir. kıyamet de şüphesiz gelecek ve muhakkak allah kabirlerdekileri de diriltecektir.) [hac 5-7]

(o gün yer yarılıp, halk kabirlerinden süratle çıkar. bunları diriltip toplamak bizim için kolaydır.) [kaf 44]

(göğün ve yerin onun emri ile durması da onun [allah’ın varlığının] delillerindendir. sonra sizi çağırdı mı hemen topraktan (kabirlerinizden) çıkıverirsiniz.) [rum 25]

(kâfirler, öldükten sonra dirilmeyeceklerini sandılar. de ki, rabbime yemin ederim ki, elbette diriltileceksiniz ve işledikleriniz size bildirilecektir. bu allah için kolaydır.) [tegabün 7]

(ölüleri ancak biz diriltiriz.) [yasin 12]

(insan, kendisinin kemiklerini bir araya toplayamayız mı sanıyor? evet, biz onu, parmak uçlarına varıncaya kadar bütün incelikleriyle, yeniden yaratmaya kadiriz.) [kıyamet
bir pkklı, pkk yı savunacak bir biçimde konuşması ve onu elleyemem tam bir işkencedir benim için.
biri diri diri yanarken karşısında su içmek.
Sadece fiziksel değil, ruhsal aci da yaratilabilir. Mesela anneye kufur. Mesela kiz kardesinizin erkeklerle el ele tutusmasi. Mesela namus.
Kizgin yagli demire oturtmak, anüse kor halinde kömür sokmak, kizgin yag icirmek, cinsel organlara mum damlatilmasi, ellere ütü basilmasi gibi iskencelerdir.
yalancıların dillerinin kocaman bahçe makaslarıyla kesilmesi.

kesildikten hemen sonra yeni dil çıkacak, onu da keseceklermiş.
tırmık gibi o şeyle zebaninin dürtmesi.
Kuranda şu geçer: Zalimler cehennemein orta yerine oturtulur ve onlara kaynar sular içirlerek organlarının yakılmasına sebebiyet verilir. Yüz üstü ateş içinde yüzdürülmek ve baştan aşağı kaynar suların dökülmesi. Kuranda bunlara rastladım ve henüz bitiremedim.
Hak yiyen, zalim olanların tam da hak ettikleri şey.
inşallah günün birinde zalim olmam. Yoksa hesap günü dünyaya dönüp iyilik yapmak istediğimde hiçbir yardımcım olmayacak.
muhtemelen insan icadı şeyler olacaktır ve tanrı da kenara geçip "valla moruk bunlar hep sizin eseriniz" diyecektir.
Bence herkese en nefret ettiği şeyi yaptırabilirler. Sonuçta saçlarından asılmak bazılarına zevk verebilir. Mesela benim için en büyük işkence kirli bir eve hapsolmak olurdu en fazla üç gün yaşardım. Tabi orada ölmek yok bayılır bayılır ayılırdım o zaman. Neyse gece gece saçmaladım yine Allah'ın işine karışmayın düşünmüştür o bir şeyler.