bugün

Yaşıyor sanıyordum deha olanlar erken ölür zaten.
(#46253811)
“Gerçek,
Kafa karıştırıcı olabilir.
Genel kanının aksine olabilir.
içten içe beslenen önyargılarla çelişiyor olabilir.
Doğru olmasını çok istediğimiz şeylerle uyumlu olmayabilir.
Ancak bizim tercihlerimiz, neyin doğru olduğunu belirlemez.”

Carl SAGAN
dördüncü boyutu anlattığı videosuyla tanıdığım bilim adamı. meşhur cosmos videolarından da aklımda şu kalmıştır: evolution is a fact, not a theory.*
“Hepimiz yıldız tozuyuz” diyen efsane insan.
Olağanüstü iddialar, olağanüstü kanıt gerektirir.
ne zaman dünyanın dertleri içinden çıkılmaz hale gelse, öfkelensem, üzülsem, sevinsem onun anlattığı pale blue dot'u izlerim.

3 dakikalık videoda evrende ne kadar önemsiz olduğumuzu, büyüttüğümüz meselelerin bütün kavramlarımızın değersiz olduğunu hatırlar ve huzur bulurum. binlerce yıllık yasalarımız, ahlak anlayışımız, sembollerimiz, tarihimiz, onurumuz, gururumuz ne kadar bencilce. kendi kendimizi büyük insanlar olarak adlandırışımız bu videoyu izleyince ne kadar da komik duruyor.

http://www.youtube.com/watch?v=QMg19hbVQzY
tam bir din düşmanı olmasına rağmen yaptığı işleri çok severim ama. bak koca bir ama var. kendisi konu dünya dışı yaşama gelince "kanıtın yokluğu, yokluğun kanıtı değildir" derken, bir yaratıcıya inanan insanlara sığır muamelesi yapmaktadır. e carlcım bu sonsuz evrende sonsuz ihtimallerde tanrı' nın varlığının kanıtının yokluğu, tanrının yokluğunun kanıtı değildir. bi de şu kozmik takvimi var eğlenceli, görsel
Carl sagan, insanlığın büyük bir öğretmenidir. Carl Sagan, bilgisini insanlık için dünya için kullanmıştır. Anlaşılması zor olan, her yerde matematik ve anlaşılamaz terimlerin kullanıldığı fiziği ve astrofiziği, insanlara anlatmıştır. iyi bir öğretmen, karşısındakinin anlayabileceği bir şekilde bilgiyi aktarandır.

Carl Sagan, bir farkındalık getirmek istedi. "insanlık Haddini bilmeliydi" . Koskoca Evren'de bir kum tanesi kadar değerimiz yok. Buna rağmen kendi aramızda kavgalar verip, kendi aramızda üstünlük, ırkçılık yapmaya çalışıyorduk.
Biz evrene bağlıyız.
Biz o yıldızlar yüzünden biziz.
"Bizler yıldız tozuyuz"
Bir gün kendimizi yok edersek. insanlık yok olursa. Carl Sagan'ın evrene gönderdiği resimler ve seslerin içerisinde yaşayacağız. Carl Sagan büyük bir insandır. Ne kadar övsek de yetersiz kalacağından bir şekilde evrene olan sorumluluğumuzu yerine getirmemiz gerekiyor.
jüpiter'in çekirdeğindeki metalik hidrojeni doğru tahmin eden astrofizikçi.

çok yüksek basınç karşısında hidrojen sıvı hale gelir, elektronları sürekli akışkan bir hal alır. bu da süper iletken olur. jüpiter'in devasa manyetik alanı da bir nevi metalik hidrojen çekirdeğine borçludur.

carl sagan çağının en büyük astronomuydu. erken ölümü şüphesiz onun daha pekçok keşfini engellemiştir yada aksatmıştır.
amerikalı bir gökbilimci.
uzaya, evrene merakı olanlara bu adam ve eserlerini incelemelerini ve hatta irdelemelerini tavsiye ederim.
dunyanin uzaktan cekilmis bir fotografi icin "there is perhaps
no better demonstration of the folly of human conceits than this distant image of our tiny world" demis. evren devasa boyutta ancak devasa boyutta olmasinin amaci insanlara kendilerini onemsiz hissettirmek icin. evrende milyarlarca gezegen var ancak dunya disi yasamla karsilasmadik. eger yasam tesaduflerle olusabiliyor olsaydi en az bizim kadar gelismis baska uygarliklar olurdu ve onlarla karsilasirdik.
Bana da aynısı olmuştu aq. Hatta kitabı okurken elime mum alıp sağa sola saplamaya çalışıyorum.
Kozmos adli kitabinda astrolojiyi bilimden sayanlara o kadar saygili sekilde o kadar ince o kadar guzel giydirmeler yapmis ki okurken mutluluktan gozlerim yasariyor.

Size de kitabi okurken sanki elektrikler gitmis de mum yakmissin, carl sagan da bu esnada etrafinda toplanmis insanlara yildizlararasi yolculuklardan bahsediyor gibi geliyor mu? Yoksa bu benim icimdeki romantiklik mi?
Boş boş işler.
ABD'li gökbilimci, astrobiyolog. Bilimin popülerleşmesi için yaptığı çalışmalarla da tanınır. Astrobiyolojinin öncülerindendir ve Dünya Dışı Akıllı Varlık Araştırması'nın ilerlemesinde büyük katkıları olmuştur.

Efsanevi Soluk Mavi Nokta fotoğrafını da şöyle yorumlamış.

Şu noktaya tekrar bakın. Orası evimiz. O biziz. Sevdiğiniz ve tanıdığınız, adını duyduğunuz, yaşayan ve ölmüş olan herkes onun üzerinde bulunuyor. Tüm neşemizin ve kederimizin toplamı, binlerce birbirini yalanlayan din, ideoloji ve iktisat öğretisi; insanlık tarihi boyunca yaşayan her avcı ve toplayıcı, her kahraman ve korkak, her medeniyet kurucusu ve yıkıcısı, her kral ve çiftçi, her aşık çift, her anne ve baba, umut dolu çocuk, mucit, kâşif, ahlak hocası, yoz siyasetçi, her süperstar, her "yüce önder", her aziz ve günahkâr onun üzerinde - bir günışığı huzmesinin üzerinde asılı duran o toz zerresinde.

Evrenin sonsuzluğu karşısında dünya çok küçük bir sahne. Bütün o generaller ve imparatorlar tarafından akıtılan kan nehirlerini düşünün, kazandıkları zaferle bir toz tanesinin bir anlık efendisi oldular. O zerrenin bir köşesinde oturanların başka bir köşesinden gelen ve kendilerine benzeyen başkaları tarafından uğradığı bitmez tükenmez eziyetleri düşünün, ne çok yanılgıya düştüler, birbirlerini öldürmek için ne kadar hevesliydiler, birbirlerinden ne kadar çok nefret ediyorlardı.

Böbürlenmelerimiz, kendimize atfettiğimiz önem, evrende ayrıcalıklı bir konumumuz olduğu hakkındaki hezeyanımız, hepsi bu soluk ışık noktası tarafından yıkılıyor. Gezegenimiz, onu saran uzayın karanlığı içinde yalnız bir toz zerresi. Bu muazzam boşluk içindeki kaybolmuşluğumuzda, bizi bizden kurtarmak için yardım etmeye gelecek kimse yok.

Dünya, üzerinde hayat barındırdığını bildiğimiz tek gezegen. En azından yakın gelecekte, gidebileceğimiz başka yer yok. Ziyaret edebiliriz, ama henüz yerleşemeyiz. Beğenin veya beğenmeyin, şu anda Dünya sığınabileceğimiz tek yer.

Gökbilimin mütevazılaştırıcı ve kişilik kazandıran bir deneyim olduğu söylenir. Belki de insanın kibrinin ne kadar aptalca olduğunu bundan daha iyi gösteren bir fotoğraf yoktur. Bence, birbirimize daha iyi davranma sorumluluğumuzu vurguluyor, ve bu mavi noktaya, biricik yuvamıza.

Bu sahip olduğumuz tek şey.
(bkz: contact)
(bkz: cosmos)
Zamanında "kanıtın yokluğu, yokluğun kanıtı değildir" sözü ile aklımda kalan adam.
“Dünya'nın nasıl oluştuğunu daha iyi anladıkça, Tanrı'yı veya tanrıları yaratma ihtiyacımız azalıyor; herhangi bir ilahi müdahale zaman ve nedensellik bağlamında artık git gide uzaklaşıyor”
garajımdaki ejderha hikayesiyle tanrı kavramını mantık çerçevesinde sorgulatan pulitzer ödüllü yazar ve bilim insanı.

ateist olduğunu söylediği kayıtlarda var mı bilmiyorum ancak agnostik olması benim aklıma daha çok yatıyor.
görsel
cehennemde şeytanlar minik poposuna tokat atıyor mu hep merak etmiştimdir.
Genç, yaşlı demeden herkese hayal kurmayı öğretmiş,

Bütün dünyada bilimi popüler hale getiren, insanları hayranlıkla kitapların ve televizyon programlarının başına kitleyen bilim insanı.

Çalışmalarının büyük bölümünde dünya dışı yaşam olasılığını araştırmıştır. Yakın gelecekte haklı çıktığı zaman, gökyüzünden bize o güzel gülümsemesi ile selam verecektir.

Yıldızlar içinde uyusun.
çoğu kişi bilmez ama edip yüksel ile tartışmışlığı vardır.
iyi adamdı inşallah tekrar canlanır.