bir erkeğe en çok yakışan şey

samimi,dürüst,sempatik.

kız arkadaşımın beyanıyla : göğüs kılları. evet efendim. hem yakışırmış hem de çok güzel, ahenklilermiş. bol olmalılarmış ama uzun olmayacaklarmış.

edit: sözüm "-"leyene. gerçekten arkadaşım derdini anlamadım. kız arkadaşıma mı bildireyim yani durumu?

(bkz: geniş omuz)

adam olmaktır!

hiçbir kadını sallamamak.

(bkz: 52 cm lik penis)

(bkz: babalık)

sevdiceğini sonuna kadar sahiplenmesidir. ha bi de zarif eller. *

insanlık, tabi becerebilene.

Mustafa Kemal Atatürk gibi yaşamak.

onur...

mal,kro vb.olmamak.

s.kiyle düşünmemektir. beynini de kullanabilmektir.

kadınlara sorarsak geniş omuz,uzun boy,dürüstlük,onur,merhamet,adalet diye uzar gider neyse erkeklere sorarsak sevgilileridir.

gereğinden fazla yorum almış gereksiz konu başlığı.
Erkeğe neyin yakışacağından çok insana neyin yakışacağının konuşulması gereken zamanlarda feodal kafalardaki fikirlerin zikir hallerinin dışa vurulduğu başlık!

rengi ya da modeli nasıl olursa olsun kravat.

-yeri geldiğinde konuşmak,
-sağlam bir gülümsemeye sahip olmak(kendine has bir gülümseme)
-tanımadığı kişilere yüz vermemek,
-insanlarla konuşurken etkileyici bir ses tonu kullanmak,(veya daha anlamlı kelimeler kullanmak)
-herkesin kullandığı ürünleri kullanmamak, kötü bile olsa başkalarına benzememesi artı'dır.(parfüm, aksesuar, giyim, saç şekli v.s)
-klasik bir adam gibi davranmak. sizli-bizli konuşup, yakın temas'tan kaçınmak.(50-60-70'ler)
-bir kızı beğendiğinde aptallaşmamak. (mümkünse belli etmemeli)
-sürekli etmediği ama çok sinirlendiğinde herkesin yanında edebileceği rahatlatıcı bir küfüre sahip olmak.
-çok nadir tarz değişikliğine gitmek, (3-5 yılda bir... her hafta bambaşka bir kostüme bürünmemeli)
-trençkot, siyah dikdörtgen çerçeveli dinlendirici gözlük, dar giyim... (nihayetinde fit bir vücut; ne çok kaslı, ne de çok cılız )

(bkz: yüzde yüz çalışıyor)

küpedir.

gülümsemek, sempatiklik.

esmer olmak bi de kirli sakal.

(bkz: para)

(bkz: bıyık)

siyah gömlektir efenim.

kolunda gururla taşıdığı eş.

(bkz: don)