bugün

baba bush'un ortadoğuyu duman ettiği dönemde *haber bültenlerinde 'amerikan tankları helikopterleri ve komandoları operasyon düzenledi' tarzı haberlerde komando yu da askeri makine zannetmek.
(bkz: komandoyu makina sanmak)
aynı dönemde çocuk olan yazar ki$inin babasının askerde komando olduğunu öğrenmesi ve ona daha farklı bi gözle bakmaya ba$laması durumu.
(bkz: babam birzamanlar makineymiş)
hakkın rahmetine kavu$tu yu hakkı ahmetine kavu$tu sanan ve hakkı ile ahmeti leyla ile mecnun gibi hayal eden ve böyle dü$ünmesinden dolayı utanan * sözlük yazarı ki$isi sendromu.
evet ben küçükken çok salaktım. burnumu kızartma tavasındakı balıkları koklamak amacı ile tavaya sokmuşluğum bile var.
büyüyünce bir değişiklik yaşanmadıysa vay haline dedirtecek durumdur
öyleydim efendim; öpüşerek çocuk yapılyor sanar, köpeklere bakkaldan bir sürü gofret alıp yarısını o gün yedirtir yarısınıda toprağın altına gömüp ertesi güne ayırır, 1-2 ay sonra eşeleyip çıkarır hayvanları fena etmiyormuşum gibi bir de üstüne benimde canım çekti deyip yerdim. derime tuz değince derimin yanacağını düşünüp tuz ekerken ekstrem bir çaba harcardım elime değmesin diye. bakıcımı arıyorum diye yengemi aramışlığım "ya niye gelmiyosun bak evde yalnız başıma oturuyorum" gibi laflarla bilmedende olsa kendimi acındırmışlığım vardır.
- aynur ıhıhı biliyo musun ben küçükken çok salaktım
- üzülme tatlım şimdi de salaksın zaten ..
- di mi ?
hayir bilemedin aptal!!! en salak bendim bir kereeeee. ( merak etme hep en salak kalacaksin )

turk milleti olarak rekabete besikte baslanir.
(bkz: #2220910)
ben küçükken çok salaktım.. hayal kırıklıklarının salıncaktan düşüp itinayla incittiğim bileğim gibi, alçıya alındığında düzeleceğini sanırdım. öyle değilmiş, acılarını sarmak istediğinde saracak bez bile bulamazmış insan bazen..

küçükken çok salaktım ben.. en büyük korkum, annemin elini tutmadan karşıdan karşıya geçmekti benim. başka birinin elini tutamamak, en büyük acılara zemin hazırlarmış meğer. sonradan öğrendim, öğrettiler.

geceyle gündüzün eşit olduğunu düşünürdüm.. terkedilişlerden sonra gecelerin kaç 12 saatten uzun olacağını, güneş'in doğmamaya yemin edeceğini bilmezdim.. bilmezdim ki o'nsuz günlerin gecesi gündüzü olmazdı.. tahmin edemedim akreple yelkovanın sonsuza dek dinlenmek isteyip, durabilme ihtimalini..

salaktım ben, eskiden.. en büyük derdim, annemin topuklu ayakkabılarının büyük gelmesiydi. ya da en büyük kayıplarım bozuk paralarla dolu kumbaramın kaybettiğim anahtarıydı.. yağmur yağdığında tanrı'nın duş aldığını sanırdım sonra, gök gürültüsünü duyunca tanrı'nın sinirlendiğini..

ben küçükken salaktım.. çiçekleri koparttıp eve doldurduğumu hatırlarım, "ne güzel onların da evi var" diye sevine sevine.. sonradan solduklarında da koparmak için geç kaldığımı düşünüp üzüldüğümü hatırlarım. çiçekleri ev sahibi etmekten daha fazla misyon yüklenmeliymiş insan meğer.

okulda, sayfanın sonuna gelince öğretmene "yeni sayfaya geçebilir miyim??" diye sorardım.. bütün yeni başlangıçlar birilerine danışarak gerçekleşmiyormuş meğer. bu kadar kolay değilmiş, hayatın temiz sayfalarına geçmek.

biri bir şey dediğinde "önümde ayna var" diyerek sözleri karşıya aynen ilettiğimi düşünürdüm, küçükken. kötülüklerden bir aynayla kurtulunamayacağını da sonradan öğrenecektim..

ben, küçükken.. ve evet salaktım.
ben akıllı bi insanım demenin diğer yoludur..
(bkz: sen küçükken kaç yaşındaydın)
'eee şimdi?' sorusunu akla getirir bir itiraftır.
(bkz: hangimiz değildik ki)
- ben kucukken cok salaktim nurten..

+ hah.. icindeki cocugu oldurmemissin mahmut..

- ney?

+ kucuk mahmut diyorum hala icinde duruyor..

- oyhhss.. cikarayim hemen, istersen biraz da senin icinde dursun nurten..

+ ohaa mahmut!.. bi bakiyim.. aa kucuklugundeki boyutlarinda kalan tek uzvun beynin degilmis mahmut' cum.
hala salak olmaktan iyi bir durum.
ben küçükken salaktım. bir şeyler okuyup büyük adam olacağımı hayal ediyordum, bu salaklık değil sadece olası bi hayal ama ilk maaşımla ev falan almayı düşünüyordum. *
yedisinde neyse, yetmisinde de o olacak insan lafi.
büyüyünce de salak kalmış olan insandır.
küçükken birşeyleri öğreniyor olmanın vermiş olduğu salaklığı algılayamamaşı bünye söylemi.
(bkz: çamurla oynardık a k)
5 yaşındaki bir çocuk söylediğinde çok komik olan cümle.
kendiyle barışık, özeleştiri kabiliyeti son derece yüksek, geçmişiyle hesaplaşmasını başarılı bir şekilde yapmış kişi söylemi.

örnek olarak aşağıdaki cümle verilebilir;

ben küçükken öyle salaktım ki sürekli beni döven komşu çocuğu ile kankalık etmeye yeltenirdirdim.
(bkz: ben küçükken çok salaktım)
(bkz: hangimiz değildik ki)
babamın boxerlarını giyip pantolonuma bisiklet zinciri takardım, marketten şeker çalardım,kendi kaşımı deldim.salak mıydım? evet pişman mıyım ? evet.
(bkz: yaran çocukluk hayalleri)
(bkz: sen de mi brütüs)