babaların osurması bir kültürdür. o yüzden "aaa ne ayıp" denmez.

mesela benim küçüklüğüm hep babamın osuruk seslerini dinlemekle geçti. gayet ciddiyim. küçük olunca kimse siklemez ya insanı ondan. sürekli zart,zart. tepki de veremiyorsun.

"sus eşeooğlluuu eşek. babayım ben. istersem sıçarım" tarzında bir tepki hoş olmuyor.

yoksa şu an yapmaz öyle şeyler. büyüdük.
babanız konusundaki tüm "alter ago", "stereotip", "ruh imgesi" "örnek alma", "oedipius kompleksi" bu süreçlerin hepsinin tahribata uğramasıdır. bu hadise sizin yaşam sürecindeki tüm tahayyülenizin/hafsalanızın vaka-i vakvakiye olayına uğramasıdır. sizin veryansınınıza karşı-genellikle bu olay osurma süreci içersinde "hedef kitle" ya da hedef kitle içersinde bulunduğunuzda yani kelimenin tam anlamı ile-literally-"topun ağzında" olduğunuzda-baba tarafından karşıveryansın ile cevap bulur. aşağıdaki classical theory'i ortaya atar**
"ban yaşlı adamım benim ne götüm başım tutmaz"

hatta bu osuruk öyle pis bir olaydır ki baba bu konuda yaratıcılık krizine hiç girmez otto e mezzo karakterinin karşılaştığı writer's block hiç bir şekilde pederinizin osurack's block şeklinde inkilap etmez. aynı olay-osurma sürecü- eğer baba sandalyede oturuyorsa, gıcırtı teorisi ile örtbas etmeye çalışılır. osurack fıs çıktığından dolayı sandalyenin gıcırtısı ile bu yüzkızartıcı eylem örtbas edilir.

bu arada osurack'ın desibeli giyilen kıyafete göre değişir. haşama benzeri göbekten lastikli elbiseler desibel kuvvetini artırmakla birlikte koku ve ses her zaman ters orantılıdır. bu arada görüntü sizi şaşırtmasın babanın zayıf olması bu konuda güçsüz olduğu anlamına gelmez. bazı babalar doğan görünümlü şahindir. ama herşeye rağmen "baba"dır. velev ki osursa bile "evlat sıçmamalıdır".
fizyolojik bir olaydır.
yaprak dökümü dizisindeki ali rıza amca gibi bir babam olup da osursaydı, yıkılırdım lakin.
sen onca güzel öğütler ver, tumturaklı laflar et sonunu osurukla bağla, olacak iş değil.
ilk kez duyuluyorsa bir devrin kapandığını temsil eder.
(bkz: baba osurursa yavrusu sıçar)
babanın kurbağaya basmasıdır. babalar asla osurmaz.
sanatını icra etmesidir. evet babanın osurması bir sanat icra etmektir.

pırt.prrrt..pıpırrrrrrttt

-heriiif!!

+nooldu hatun

-bıdı bıdı bıdı bıdı bıdı bıdı

+hatuuun??

-nooldu herif

-zozoooooorrttt

+götün kopsun herif götün kopsun!
(bkz: hayatta olsa da hep osursa)
malumunuz her bok küçüklerin üstüne kalır. ailen sana mı inanacak babana mı. babayla karşılıklı ev halkının önünde bulunuyorsa kim osurdu ayağına güme gidebilirsiniz. osuruk ihalesi üstünüze kalabilir.
babalar ilah görüldüğünden böyle bi olay travma yaşatır çocuğa..ben hala travmadayım işte bu yüzden.
Evdeki mutlak otoritenin, mutlak gücün temsili babam osurduğunda benim sığınacağım ulu kale yıkılıyor adeta.
(bkz: dogayla dost yesil motor)
günün birinde yatak yolu görünmüsken, bilgisayarımdan gelen hafif müzik esliğinde uyku moduna girilmistir. o arada yatak odasından ses gelir, döndüm kardesime ;

+ babam beni mi cagırdı?
- ehueheehehu!!! (kardesim yerlere yatmaktadır)
+ noooldu??!
- babam osurdu!!
+ hönnkk!!

olay orda koptu zaten, gülmekten o gece iki saat gec yattık.
babasını küçük yaşta kaybetmiş çocuğun, bilmediği bir konudur.
babadan uzak olunca özlenen durumdur. babanın osurması evdeki sessizlik anından daha iyidir.