bugün

Kendini sorguya çekme anıdır. Ben bunda ne buluyorum sorusu gelir akla ve sanırım aşık olduğunuz kizdan anlık bir şekilde soguyup 180 derece tersi halleriniz olabilir.
Aşık olduktan sonra önemi olmayacaktır.
(bkz: gönül bu ota da konar boka da)
Aşık olduktan sonra güzel olmadığını anlayamazsın her haliyle güzeldir artik o.
adeta yıkıldığınız an olur herhalde.

benim hayatımda başıma gelmesine ihtimal vermesem de büyük konuşmamak da fayda vardır. ihtimal verilmez çünkü hatun kişinin güzelliğini beyniniz o saniye belirler. eğer sorgulamaya başladıysanız, polyannacılık başlamış demektir.

şimdi buraya kadar okuyanlar eksiledi, onlar daha da okumasın...

bunların aptalca üstünü örtmeye kalkarken komik duruma düştükleri gerçeğe gelelim:

"iç" güzellik ve "dış" güzellik dediğimiz olaylar bir kuşun iki kanadı gibi. biri olmadan o ilişki havalanmaz.

ancak burada "görecelik" hat safhada önemli. biri güzel olmak zorunda değildir ama sevdiğinin gözünde güzeldir bu yüzden de sevilmiştir.

kimse öpmek istemediği bir yüze iyi bir kalbin üzerinde diye aşık olmuyor.

aynı şekilde dünyalar güzeli bir hatun fesat bir kalbe sahipse güzel yüzünün hatrına ona vurulmuyor.
Nitekim şems demiştir ki sevgisini kaybeden, hemen kusur görmeye başlar.
Ona karşı aşkının bittiği andır. Çünkü sevdiğin insan gözüne çirkin falan gelmez ki.
insan güzel sevmez sevdiği güzel görünürmüş o yüzden bunu düşündüğünüz an artık sevmediginiz an olabilir.
yüzünü unutturduğunda. lafı gevelemeyin. fotoğraflardan sevmekten, hatırlamaktan usanıyor insan. güzelliği yerine karanlık kocaman bir boşluk doğuyor zihnime. keşke çirkinlik abidesi olsaydı her gün canlı canlı görseydim. güzellik zaten yüzünde başlamıyor benim için. ama o hep öyle sandı kendisi için.
kaderimdir dedim üzülmedim ki.
güzelliğine mi aşık oldum ruhuna mı diye karar verme vaktidir tam da o an.
Onun adı kafamda deli sorulardır.
Demek ki neymiş? O aşk değil hevesmiş.
kusura bakma, kuzenim aşık olmuş.
Aynı zamanda aşık olmadığınızın da anlaşılması gereken andır.