bugün

herkesin aşka bakışı da, aşkı yaşayışı da, aşka kendini bırakışı da bambaşka olduğu için yaşanan hezeyan. kendimizi diğerleriyle kıyaslamamızdan kaynaklanıyor olsa gerek, oysa herbirimiz eşsiziz, dolayısıyla yaşadıklarımız da, yaşayamadıklarımız da değişkenlik gösteriyor. aşksa kendi başına bir muamma, en bilinmeyenli denklem. insan da çok büyük, nerelerden gelmiş bugünlere, ne medeniyetler kurmuş, ne gizemler çözmüş... aşkı da çözmeye çalışıyor bu kafacıklarımız işte. aşka düşünce kafalar kaç porsiyon çalışıyorsa artık? *
aşk bağımlısı olmanın diğer ucu. Biri hiç içki içmemek, diğeri de alkolik olmak gibi. Halbuki ideali her şeyde olduğu gibi olayın bokunu çıkarmamak. "Arada iki tek attır be koçumm" denilesi söz. Ama çevredeki herkes ot gibi ve çirkin görünüyorsa bir dönem aşık olamamak olabilir. Napsın şarkıda da demiş işte "içtiğim içkinin buruk lezzeti acılaşır. Gün gelir serseri ruhum elbet, acının lezzetine de alışır mı alışır alt tarafı insanım işte herkes gibi aklım arasıra olsa da karışır" * seveceksinn sevmeyi öğreneceksinn ayaklarımı yıka! * * * * *
kişinin antik acılarının olması.
hande yener bu konuya noktayı koymaktadır;

acele etme
bu aşk dediğin
biraz zaman alıyor..
aşık olabilecek kimsenin olmamasından doğan durumdur.
artık bir superman hikayesi uyduramamaktır hayal gücünüzde. aşk bir ilizyondur bunu bilirsiniz ve artık birini kahramanınız yapmaktan ya da birine hayran olmaktan vazgeçersiniz. çünkü herkes birbirine herşey birbirine benzer gözünüzde...
olmak isteyipte olamıyorsanız durum daha da vahimdir.***
(bkz: içimde şarkı bitti)
biraz zaman ilerlesin, onu severim * diye yola çıkarsın. o seni sevdiğini söylemekten çok da çekinmez. sadece kelimelerinin ağzından çıkması zordur onun için *. senin içinse, o duygunun *yokluğu meseledir. herhangi birşeyi bile sevdiğini söyleyememe. duygusuz olduğunu düşünmek. taşlaşmak. mantığa göre hareket etmenin en kötü sonucudur sevememek gerçeğiyle karşılaşmak. ona enkazlarından bahsederdin. o enkazın altındaki filizi sulayacaktın o'nunla.
o da bilirdi sevemediğini. yada senin evet veya hayır demen için o ölümcül lafı söylerdi 'sevmedin işte!'. biliyordu...
içersin koca şişeyi, aklın çözülsün; o, senin derinlerine yazılsın diye. hiç biri fayda etmedi. ne dualar ne de diretmeler. sevemeyince sevilmiyor. aşık olunamıyor. hiçbiri yetmezmişcesine, vicdan azabı da gelir yüreğine * .
zamanında çok sevmek sonucu ortaya çıkan duyguların körelmesi durumu.
aşık olduğunu zanneden bünyenin aslında aşık olmadığını ve de yaşadığı hislerin hoŞlanmadan öte bir şey olmadığını anladığında aşka olan inancını yitirmesi ile ortaya çıkan karmasık ruh hali ile sonu tepkiye varan duygusal sıkıNTI
(bkz: mükemmeli aramak)
elektrik denilen olayın tamamen kesilmesi durumu.
en acisizi.
berbat bir hastalıktır kanserden beterdir *
biri için ölmek istemek ama uğruna ölünecek adam bulamamak.
aşık olmuş arkadaşlarının, eski kız/erkek arkadaşlarından yediği kazıkardan ders çıkartıp, aşka bağışıklık kazanmaktır..
kendini islama adamak.
(bkz: aşık olamayınca evde kalabilme durumu)
çevresinde sürekli birbirine aşktan sözeden,insanlara, ne kadar aşık olduğunu göstermeye çalışan,bakın ben de aşığım havalarında gezen, ama gerçekte aşkın a'sından haberi olmayan bünyeleri gören birinin çevresindeki bu yalan dolandan tiksinip kendisine karşı dürüst davranmasıdır.
çok kurban dinlemiş kişinin karakteristik özelliği.

(bkz: yalan dostum aşk diye bir şey yok)
(bkz: benim aska inancim kalmadi hic)
(bkz: mustafa sandal)
(bkz: kendimi oldurmek istiyorum)
yıllarca sahte bir sevgiyle yaşadıktan sonra artık gerçekten aşık olmalıyım diyen kişinin çabasıdır. Ancak bunu başaramaz ...
(bkz: capcadi)
kimseyi kendinden çok sevememek, aşırı bencillik durumu.