bugün

insanı istemediği bir şeyi yapmaya mecbur bırakan ve vicdani düşünceyle ortaya çıkan şeylerdir.

(bkz: ayıp olmasın diye gülünen espriler)
misafire -vakit siken- değil -misafir- demek
bizim okul wc sine -kerane- değil de -wc- demek
kişisel mevzularıma karışan baba arkadaşına -orospu çocuğu - değil de -amca- demek
bizim gibilerle aşık atma ihtiyacı hisseden teyzeye - amı sünmüş - değilde -genç yetişkin- demek , uzar gider ...
yıllardır beraber olduğun şahısla o istediginde sevişmek .artık bi heycanı tutkusu kalmamıştır ama sırf ayıp olmasın yazık diyerekten girişirsin eyleme .
çok içli dışlı olunmayan veya iş gereği beraber olunan arkadaş grubuna* sigara uzatmak.
kopya vermektir.
sınavdan sonra dır dır dır dır çekilmiyor bazı adamlar. ver kurtul.
gecenin 1inde arkadaşı evine kadar bırakmak. ulan kız başına dışarıda ne işin var o saatte 3-4 magandaya denk gelsek ne yapacaktım tek başıma.
teşekkür etmek.

gülümsemek.

vs. vs. vs.
tuvalette sıçtığın yeri temizlemek.
aç değilsen bile ikram edileni yemek.
eve gelen herkesi giriş ve çıkış olmak üzere 2şer kez öpmek.

çok yakın akrabaların düğününe gitmek, yine akrabalar tarafından önce öpücüğe boğulmak sonra oyna da oyna diye ısrar edilmesiyle cebelleşmek.

dışarda gördüğüm komşu ya da akrabaya nereden gelip nereye gittiğime dair bilgi verme zorunluluğu.*
özetle; ayıp olmasın diye öpüşmek.
muhasebe sınavına hiç çalışmadan finalden 75 alıp başka bir sınava girmek için kapıda beklerken elemanın birinin gelip muhasebeye çok çalıştım 50 alıp kaldım demesi. çocuğa söyleyemedim ya hiç çalışmadığımı bende çok çalıştım büte çalış geçersin dedim beyaz yalan attım ayıp olmasın diye.
sevmediğin, aslında çok kötü olan birinin elini sıkmak zorunda kalmaktır kanımca.
market poşetleriyle bakkalın önünden geçmemek.

50 lirayla 50 kuruşluk birşey alınacaksa, yanına birşeyler daha eklemek
toplum içinde ossurmamak.*
yumurtadan nefret etmeme rağmen halama ayıp olmasın diye yumurta yemek.
minibüste benden önce inen insanın indiği yer eve yakınsa orada inmek.
gittiğin akraba evinde bulaşık falan yıkamak. misafirim ben yaptırtmayın bana iş 'aa sen misafirsin otur otur' demelerini bekliyorum nezaketen iş yapıyorum hiç bana mısın demiyorlar. zalımlar.
beğenilmeyen hediyeyi sahte bir gülümsemeyle çok çok beğendiğini söyleyip, alan kişiye teşekkür etmek.
berbat tweetler giren arkadaşı, sırf ayıp olmasın diye unfollow yapmamak ve o berbat tweetleri anasayfada görmek zorunda kalmak.

aynısı facebook için de geçerli. tam kezban olan arkadaşı, "yok yahu lisedendi bu arkadaş, ayıp olur şimdi silmek o kadar 4 yılımız aynı sınıfta geçti."diyerek facebook'tan silmemek ve kezban paylaşımlarını görmek zorunda kalmak.
el öpmek.
sevişecek olanın sen olmadığın halde düğünlerde çılgınlar gibi sevinip oynamaktır.
sevilmeyen insanlara "hoş geldiniz" demek ve misafirlerle oturmak mecburiyetinde kalmak.
bizim çaycı ismail abiye dışarı temizleme fırçasını vermektir. pisletip pisletip getiriyosun, kıla doluyosun fırçayı ıyyy.. beş lira be abi. eşşek yüküyle para kazanıyorsun almadın bir fırça. hep mezarcılık hep ölücülük ah be abim. 0.50 olan çayı 0.75 yapmışsın zaten. yüzde elli zam nedir yaa.. bir daha veririm ben sana fırçayı hadi bakalım.
misafirliğe gelen ama bir türlü gitmeyen kişilere "hadi siktirin gidin artık" dememektir. dersek ayıp olur.
sevimsiz sokakta gorsen kicina bir tekme yapistiracagin insanlarla canimli cicimli olmak,dugun merasiminde olduk olmasik butun elleri opmek muckss mucks,ayrica birde bu opucuklerin geri iadesi var,bayram ,kandil mesajlarina cevap vermek ,gibi gibi....
Ayıp yatakta olur.