evin bir ferdi olarak can gönülden yapılması gerekli görevlerden birisidir. internetin başından kalkmamak için perde takmaktan yırtmaya çalışıp bu işi de bütün evin yükünü çeken anneye bırakmak tembellik, sorumsuzluk ve büyük vicdansızlıktır.
annenin verebileceği en acımasız ceza yöntemidir. bunun sonucunda boyun, kol ağrıları baş gösterir.
Perde takarken kendimi, esir kamplarında çalışan birisi, başımda durup komut verenleri ise, gardiyan ve eli silahlı askerler gibi algılarım.
kolun omuzdan itibaren tutulmasıyla sonuçlanan eylem. perde takmaktan daha kötü bir şey perdeyi yanlış yere veya ters takmaktır.
Haftasonu için kurduğunuz hayalleri yıkar bu vicdansızlık.
her temizlik dönemi başıma gelen ve bir sonraki dönemde evden kaçmaya karar vermeme sebep olan olaydır.
tatil zamanları ne zaman memlekete gelsem yaptırır. bence temizlik günlerini benim gelişime programlamıştır. o perde takmak da aman ya rabbi. ne zor iştir, kolun, boynun, omzun uyuşur.
eğer boyunuz uzunsa hiç kaçarınız yoktur o perdeler üzerinize zimmetlidir ve asli görevinizdir onları yerine takmak.
senelerce süregelen perde takmak eziyetinden sonra "evlendim de kurtuldum ohhh kocam da upuzun boylu, ben artık bu işten yırttım" diye sevinmiş olsam da evliliğimin ilk zamanlarında; akabinden gelen bahar temizliğinde annenin yardıma çağırıp perdeleri yine size taktırması üzerine, boşu boşuna sevinmiş olduğunuzu anlar ve makus talihinize boyun eğersiniz.