bugün
- bik bik moderatör olsun8
- en yaşlı özelliğiniz8
- hamas bir terör örgütüdür14
- true'nin porno arşivi kaç gb8
- anın görüntüsü14
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler11
- herkes güncel fiyatını yazabilir mi10
- aleyna tilki10
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız17
- sözlük kızından gelin olmaz21
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim22
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın14
- sözlük yazarlarının tatlıları8
- alınan en güzel iltifat14
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim9
- şehirler arası aşk yaşamak8
- vatandaşlık farkı alan otel21
- cumaya gidenlerin çok azalması10
- bik bik'in balona binmesi34
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim23
- sabah aç karnına içilen bira13
- bir kadının yemek ısmarlaması14
- ideal duş alma sıklığı14
- futbolcu ismiyle nick almak10
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi15
- icardi190524
- artificialintelligence14
- icardi1905 silik olsun kampanyası17
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- suriyeliler suriye'ye dönsün9
- erkeğe ne hediye alınır31
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız17
- uzağı göremeyen insan9
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım18
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı24
- seni seviyoruz insan olmaya çeyrek kala8
- bik bik moderatör olunca bana kız ayarlar mı10
ümit besen'in en güzel şarkısıdır. kendisi dahil birçok sanatçı bu şarkıyı söylemiştir. şarkıdaki gibi bazen gerçekten alışmak sevmekten daha zor gelebiliyor. sevdiğiniz insandan ayrılmışsınızdır ama deliler gibi alışmışsınızdır ona. onun içten bir sarılışı, içten bir gülüşünü aranırız.
Alıştım sana birtanem
Alıştım hergün görmeye
Bir nefes gibi muhtacım
Sevilmeye sevmeye
Her sabah uyandığımda
Seni buldum yanımda
Yokluğun bir zehir gibi
Dolaşıyor kanımda
Alışmak sevmekten
Daha zor geliyor
Alışmak bir yara
Bağrımda kanıyor
Sen yoksun kollarım
Boşluğu sarıyor
Alıştım birtanem alıştım sana
Alıştım sana birtanem
Yokluğuna dayanamam
inan sensiz kaderimle
Tekbaşıma savaşamam
Ben seninle varolmuşum
Benim seninle bir sarhoşum
Sen yanımda olmayınca
Gayesizim bomboşum
Alışmak sevmekten
Daha zor geliyor
Alışmak bir yara
Bağrımda kanıyor
Sen yoksun kollarım
Boşluğu sarıyor
Alıştım birtanem alıştım sana.
Alıştım sana birtanem
Alıştım hergün görmeye
Bir nefes gibi muhtacım
Sevilmeye sevmeye
Her sabah uyandığımda
Seni buldum yanımda
Yokluğun bir zehir gibi
Dolaşıyor kanımda
Alışmak sevmekten
Daha zor geliyor
Alışmak bir yara
Bağrımda kanıyor
Sen yoksun kollarım
Boşluğu sarıyor
Alıştım birtanem alıştım sana
Alıştım sana birtanem
Yokluğuna dayanamam
inan sensiz kaderimle
Tekbaşıma savaşamam
Ben seninle varolmuşum
Benim seninle bir sarhoşum
Sen yanımda olmayınca
Gayesizim bomboşum
Alışmak sevmekten
Daha zor geliyor
Alışmak bir yara
Bağrımda kanıyor
Sen yoksun kollarım
Boşluğu sarıyor
Alıştım birtanem alıştım sana.
selami şahin ve tuğba özerk versiyonları da mevcuttur.
her satırı "duygu" olan bir şarkıdır. klasiklerdendir.
selami şahin'i seversin sevmezsin. ama bu parça için ona saygı duymalısın bence...
selami şahin'in, efkar şarkıları arasına sokmuş olduğu klasikleşmiş şarkı. sevmek kolay, alışmak zordur her zaman. bunu da en güzel bu şarkı anlatmıştır. diğerleri renk...
ajda pekkan yorumuda ilginç bir şekilde güzel ve dinlenesi olan şarkı.
hele ki sürekli bir şeylere alışmak zorunda kalan ve alışmaktan nefret eden bir insansanız eğer, daha da zor gelir bu süreç. zira sevmek cidden kolaydır, asıl yoran 'alışmaya çalışmak'tır.
ümit besen'i dinleme sebebim.
"Seksenler" dizisiyle tekrar akıllara düşen, Ümit Besen'in yorumuyla can bulan kederli şarkı. Ne de güzel söylemiş Ümit Abi, "alışmak bir yara bağrımda kanıyor."
Papyon grubunun bir değişik hallere soktuğu nice güzel şarkılarımızdan biridir.
Ağlatan şarkıdır.
arabesk bir şarkının kıyım cümlesi.
ve arabesk bir şarkının hayata tezahürünü yaşıyorum. her gün her dakika kulaklarımda aynı ritmi duymak gibi, kurulu bir metronom, tik taka tik tak, tik taka tik tak
bir zaman sonra varlığını fark etmek için tüm sesleri susturmak gerekti. ve alışmak sevmekten daha zor geldi. elimi verdim, kolumla beraber tüm bedenim gitti.
iki kişilik yatakta tek kişi yatmanın eğlencesinin yerine, sınırları ihlal edilmemiş bir sol yan bana bakıyor. kendime ait kısmı tedirgin kullanıyorum.
odanın bordo perdeleri bile protesto ediyor, alıştıkları eller kapamadığı için, artık hiç açılmıyorlar. oda kırmızıya çalan bir karanlığa mahkum şimdi.
sadece insanlar değil, evler, eşyalar da alışıyorlar. arkadaşlarıma öğüdümdür bu yüzden, hep seveceksen onun evinde sev, bir kere sevişeceksen kendi evinde seviş. eve alışmış, evin alıştığı biri giderse, terk edilmelidir o ev. bir daha yeni birine açmaz kapısını çünkü. sahibine bile. hatta en çok sahibine eder eziyeti. konuşur her eşya, onsuz kaldığını yüzüne vurur.
açılmayan televizyon, çalmayan radyo, yatağın sol yanı, boş üçlü koltuk, içilmeyen kahve, yenmeyen çikolata, susmayan aynı şarkı*, tüttürülmeyen duman ve depresyonda bir japon balığı ile bir şarkının en katil dizesince mıhlanıyorum. hiç dinlemediğim ama öğrendiğim, öğretilen bir şarkı.
ve arabesk bir şarkının hayata tezahürünü yaşıyorum. her gün her dakika kulaklarımda aynı ritmi duymak gibi, kurulu bir metronom, tik taka tik tak, tik taka tik tak
bir zaman sonra varlığını fark etmek için tüm sesleri susturmak gerekti. ve alışmak sevmekten daha zor geldi. elimi verdim, kolumla beraber tüm bedenim gitti.
iki kişilik yatakta tek kişi yatmanın eğlencesinin yerine, sınırları ihlal edilmemiş bir sol yan bana bakıyor. kendime ait kısmı tedirgin kullanıyorum.
odanın bordo perdeleri bile protesto ediyor, alıştıkları eller kapamadığı için, artık hiç açılmıyorlar. oda kırmızıya çalan bir karanlığa mahkum şimdi.
sadece insanlar değil, evler, eşyalar da alışıyorlar. arkadaşlarıma öğüdümdür bu yüzden, hep seveceksen onun evinde sev, bir kere sevişeceksen kendi evinde seviş. eve alışmış, evin alıştığı biri giderse, terk edilmelidir o ev. bir daha yeni birine açmaz kapısını çünkü. sahibine bile. hatta en çok sahibine eder eziyeti. konuşur her eşya, onsuz kaldığını yüzüne vurur.
açılmayan televizyon, çalmayan radyo, yatağın sol yanı, boş üçlü koltuk, içilmeyen kahve, yenmeyen çikolata, susmayan aynı şarkı*, tüttürülmeyen duman ve depresyonda bir japon balığı ile bir şarkının en katil dizesince mıhlanıyorum. hiç dinlemediğim ama öğrendiğim, öğretilen bir şarkı.
(bkz: alışmak sevmekten daha dinozor geliyor)
bu ve benzeri bi sürü iğrenç şey var ama sizleri kusturmadan kaçıyorum ben.
(bkz: böyle akşamlarda insanın nietzsche si geliyor)
tamam tamam lan gittim ben.
bu ve benzeri bi sürü iğrenç şey var ama sizleri kusturmadan kaçıyorum ben.
(bkz: böyle akşamlarda insanın nietzsche si geliyor)
tamam tamam lan gittim ben.
Sonuna kadar katıldığım, hala etkili olan bir ümit besen şarkısının sözleridir.
papyon grubu da ayrı güzel seslendirmiş sözlük. her ne kadar bir ümit besen kadar güzel olmasa da, fena değil.
https://www.youtube.com/watch?v=m6rhkULzOQQ
https://www.youtube.com/watch?v=m6rhkULzOQQ
ümit besenin türk müziğine verdiği müthiş hediye.
bu sarkiyla bi anda duygu patlamasi yasiyorum. keske bu sarkiyi gercekten hak edecek biri olsaydi da ona icseydik.
sizi çok başka duygulara götüren,hayallere dalmanıza neden olan şarkı.
(bkz: sözün bittiği yer)
...
görsel
görsel
yüzmeyi pek sevmeme rağmen buz gibi denize kıyıdan adım adım alışarak girmek durumunda kalınca sık sık aklıma gelen şarkı sözleri.
(bkz: alışmış kudurmuştan beterdir)
anlatım bozukluğu olan efkarli parça.
tabi başlık sigmadigi için en başa konması gereken ayrılığa, kelimesi yüzünden tüm bu paradoksal metabolizma.
tabi başlık sigmadigi için en başa konması gereken ayrılığa, kelimesi yüzünden tüm bu paradoksal metabolizma.
ümit besen’in destansı parçasıdır. ne zaman dinlesem efkarlanırım.
güncel Önemli Başlıklar