bugün

affetmemekten farklı olarak affetmeyı denemek ve basarısız olmak.acı okadar derındır kı kısı denese bıle basarmaz affetmeyı. bu durumda nefretını hıssetmelı, huznunu yasamalıdır.
yapılan bir hata ya da haketmediginize inandığınız bir durum karsısında unutamama durumudur. kalbiniz affetse bile beyninizin affedememesidir. ama affetmek büyüklüktür.
hayatı kendi kendine zindan etmektir. affedeceksin ama unutmayacaksın.
sıklıkla yaşanan vahim bi durumdur. er kişi fena bi kazık yemiştir affedemiyorsa. saygı duymak gerekir. kırılan kalp öyle kolay eskiye dönmez bunu unutmamak lazımdır. (bkz: benim de affedemediklerim var)
affedilmeyecek, hattâ affedilecek kadar bile tek hatası olmayan insanın, buna rağmen uğradığı haksızlığı bağışlayamamasıdır. affetmenin, daha önce başına ne işler açtığını da görmüştür. sonunda en ağır söz ve davranış gelmiştir. bu noktadan sonra af; insanın, kendi düşmesi ve ağlamasını getirecektir. "kendim ettim, kendim buldum" dememek için affetmemek, o kişinin en doğal hakkıdır.
yapılan yanlışı, haketmediğine inanan insanın, yapması gerekendir affetmemek.
en kötüsü de insanın 'kendisini' affedememesidirki,bu cehennemden ne çıkış vardır,ne de kurtuluş.halbuki kişinin kendisini affedememesine neden olan olayın diğer aktörü belki de çoktan sünger çekip kapatmış,içindeki yangını söndürmüştür de,bizim vicdanımızi ele geçiren küçücük kurtçuklara bir türlü gücümüz yetmez.her ani ızdırap ve pişmanlık içinde yaşarsınız.duyduğunuz bir şarkı,kulağınıza çalınan bir kelime,elinize geçen bir resim sizi tekrar tekrar o ana götürür.affedemezsiniz kendinizi...
ışte bunlar cehennemi dünyada yaşayanlardır...sonsuz ateş içinde...
insanın içine yumruk gibi oturan bir şey. ne yaparsan yap önüne geçemiyorsun bu duygunun ve ne kadar seversen o ölçüde affedemiyorsun o'nu. işte olayın kırıldığı nokta da bu sanırım, birbirine zıt iki duygu nasıl da birleşiyor aynı beyinde aynı yürekte. aslında seviyorsun ya o'nu, affetmelisin. çünkü iyiliğini ister seven, sevdiği kişinin. ama olmuyor, yediremiyorsun. sevdiğini bile bile yapılanlara gözyumamıyorsun. o senin canını nasıl acıtmışsa sende içinde cezalandırıyorsun o'nu. sonunda zararı yine sana oluyor, farkındasın bunun ama bile bile affedemiyorsun o'nu . belki de affedersin günün birinde ve belki affetmişsindir bile bu kelimeleri yazarken...
yumruyu içten söküp atamamakla,yutamamakla, unutamamakla alakalı durum. bazen insan istemesine rağmen yaşananları hazmedip, kendine söz geçiripte yinede affedemez.tuhaf bi durumdur. içinle kavgaya tutuşursun, yinede bağışlamaya razı gelmez.
karşı tarafa duyulan sevginin yada saygının yapılan hataya göz yummaya yetmediği zamandır.

siz içiniz de nasıl bir sevgi barındırırsanız barındırın , hata ne kadar küçük olursa olsun kaybedilen güveni geriye getirmek imkansızdır. siz çaba sarf etseniz de herşey bitmiştir. bundan sonra yapılacak tek şey kararınızı verip arkanıza bakmamanızdır.
Bir insani affetme buyuklugunu hicbir zaman kendinde gormeyen bir insanin basina gelebilendir.
"Bana mustehakti belki ama reva degildi yine de, ben bunu haketmedim" cumleleri kusatir ruhunu insanin. Inanamaz kendine, boylesi sevdigini nasil bagislayamaz insan?
Sonra anlar;
Ne kadar seviyorsa o kadar bagislayamaz.
Bazen bir an geliyor nefes alamadığımı hissediyorum, boğulduğumu hissediyorum. geçmeyecek diyorum, bitmeyecek ne yaparsam yapayım yaptığı şeyler aklımdan çıkmayacak onu bir daha asla affedemeyeceğim diyorum. Sonra geçen güzel günler geliyor aklıma, birden toz duman etmek istiyorum aklıma gelenleri. gözlerimi kapatıyorum, derin bir nefes alıyorum kafamı dağıtmak için türlü türlü şeylerle uğraşıyorum. onu affetmemek için elimden geleni yapıyorum. Durup avazım çıktıği kadar içimdekleri haykırmak istiyorum. alıp karşıma; Hani sen hissederdin, Sana seslendiğimi.. kaybolduğumuz zaman hep bulurduk birbirimizi. Beklemeye devam mı edelim böyle uzaktan uzağa? tanımıyormuş gibi.. hiç tanışmamışız gibi.. unutmuşuz gibi… diyebilmek bile zor şimdi..
(bkz: onu affetme kendini affet)
En kötüsü kendini affedememektir.
gaz çıkartamamak kadar rahatsız edici bir durumdur, kıvrandırır.
Affetmek rahatlatır.
Affeden kimse, en büyük iyiliği kendisine yapmıştır.
Olmamasi gerekendir.
Affetmek kisinin kendisine yapabilecegi en buyuk iyiliklerden biri.
Sizin affedememeniz Affedemediginiz kisinin zerre umurunda degilken kendinizi yitip bitirmek kadar sacma bir sey var mi? Yapmayin, affedin gitsin.
affede affede 'yalama' olmuş bir kalbe sahip olmaktır.
dost ihaneti sonrası vücut bulandır.
Içinden öyle geliyosa öyledir, affedemez, her insanın hakkıdır.
yenilen fazla kazığın, kişinin merhamet kanallarını tıkamasıyla oluşur. Yanında istediği insanı dahi affedememesi bundan ötürüdür. hatayı kabul edemeyecek egoya bürünmekle alakası yoktur. Kırılacak canı kalmamış insandır. Pirinç ayıklar gibi çabucak vazgeçer insanlardan. Çünkü bu ona göre kendini korumanın tek yoludur. Yanlış olduğunu bilse de değişeceğine inanmadığından bunu normal karşılar.
Bizzat içinde süründüğüm durumdur.
dilinle ''affettim'' desen de ona her baktığında sana yaptığı o büyük hatayı görmektir. dilinle söylediğinin, kalbin tarafından onaylanmaması halidir.
Olayın ardındam 1yıl geçtikten sonra bile kendi kendinize sinirlp ağlamanıza neden olan durum.

Affetmiyorum diyip yaptırım uygulamak zaman geçtikçe olayın acısını dindirecekti aslında ama affettim diyip affedememek o acıyı kendi kendine defalarca yaşayıp sinir krizlerine girip çözüm bulamamak oldu.
insan olan herkesin hissettiği duygudur.

"affetmek allaha mahsus" lafı buradan gelir. çünkü sadece allah zamanı geri alıp, yapılan hatayı olmamış gibi görebilir. biz sıradan insanlar ise ya çeker gideriz ya da kalbin o kırılan kısmını atıp kalanıyla sevmeye devam ederiz ama asla eskisi gibi ve tamamıyla değil. insan egosu affetmeye müsait değildir ve kimse de gerçekten affedecek kadar büyük değildir. o yapılan hata her zaman bir kenarda kalır, zorlanırsa da tekrar su yüzüne çıkar. sadece anneniz ve babanız sizi gerçekten affedebilir. o büyüklük sadece anne babaya hastır. sizi anneniz ve babanız kadar sevecek birisi yoktur ve dolayısı ile de affedemez. ya hata yapmayın ya da çekip gideceğiniz zamanı iyi bilin...
insanın alabileceği en tanrısal yüklerden biridir. o nedenle genelde insanlar hata ne olursa olsun affetmeye meyillidir. sorun affetmenin ilişkiye devam anlamına mı geldiği paradoksudur aslında. örneğin buz gibi aldatılan bir kadın ya da adam affetmeli midir ? kanımca ilişkinin evveliyatı ve verilen emekler bu konuda belirleyici olacaktır.
kasıtlı olarak affetmemek değil, affetmek isteyip kendine yenilmektir.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar