adı aşk bu eziyetin

yıldız tilbe nin parcasında gecen askın diğer yüzüdür. bazen aşk adı altında yıpranır, yıpranırken yıpratır insan. dönüp gecmise bakınca elinin tersiyel günesi kapatıp aslında o kadar da büyük olmadıgını farkeder yaralarının. yaşanmıştır, geçmiştir...

bahsi geçen yıldız tilbe şarkısı; (bkz: dayan yüregim)

biz bu devrin aşk nöbetcileriyiz..

çekene not:takma be badi, elbet birgün sende ezer geçersin bu eziyeti.

bursasporun resmi sloganı.

aynı zamanda bursaspor taraftarını anlatan bir filmde alt başlık olarak kullanılmıştır. (bkz: camcı / adı aşk bu eziyetin)

bursaspor.

3 eylül 2010 da bursa da 10 sinemada gösterime girecek olan ve bir bursaspor taraftarının başından geçen olayları işleyen, yönetmeni suat oktay şenocak olan sinema filmi. merakla bekliyorum.

filmin fragmanı ilginç izlenimler yaratıyor.
çekim kalitesi çok başarılı değil fakat farklı bir gerçekçilik katmış sanki filme... sanki dişe dokunur bir film olacak gibi...

fragman: http://hdfragman.com/turk-filmi/adi-ask-bu-eziyetin-fragman/

3 eylül 2010'da vizyona girecek "bursasporumuzun" filmidir.
--spoiler--
Gerçek taraftarlığı ve taraftar ruhunu anlatan film sinemaseverleri futbol aşkıyla tanıştırmaya hazırlanıyor. Filmde, geçtiğimiz sezon süper ligde Bursaspor'u şampiyonluğa ulaştıraran teknik direktör Ertuğrul Sağlam'da rol aldı.
--spoiler--
edit: filmin fragmanı için; http://www.facebook.com/v...v=430803358969&ref=mf

bugün bana iskandinav güzelimi hatırlatan 4.konu oluyor kendileri.
Yok yok üzülmem.

günay güney'le arzu tan bayraktutan'ın iyi tiyatrocu olduğunu gösteren filmdir. eski maçlardaki tribünlerden alıntılar güzeldi. suat oktay şenocak'ın ilk uzun metraj filmidir buna rağmen çok başarılı olmuştur.

her aşk gibi, eziyetlerine rağmen insanı peşinden sürükleyen futbol aşkının anlatıldığı film.

bursa tribün kültürünü iyi denebilecek derecede anlatabilen bir film. türünün ilk örneği olmasına rağmen artıları eksilerinden çok. diyalogları gerçekçi, anlatmak istediğini anlatabilmiş, tribünleri iyi bilenler için yapılmış olduğuna inandığım film. ama konu çok durağanlaşıyor bazen de kopuk kopuk ilerliyor. ama ne olursa olsun izlenmeyecek bir film değil.

dvd sinin önümüzdeki günlerde piyasaya çıkacağı haberini aldığımız film.

bursasporlular dışında pek kimseyi etkileyemeyecek film; çünkü camcı'yı ancak bir bursasporlu anlayabilir. adı aşk bu eziyetin'i sinema açısından değerlendirmek çok yanlış olur, o açıdan gerçekten felaket olmuş. ben, bana verdiği duyguya baktım, ona hasret kaldım.

--spoiler--
camcı, evli, bir çocuk babası, bir çocuğunu da kaybetmiş bursasporludur. öyle bir bursasporludur ki adam, evladının acısını bursa ile unutmaya çalışmakta. hiç bir maçı kaçırmayan, her deplasmana giden camcı'nın eşiyle, patronuyla arası sürekli limoni, sürekli bir dert. evlat acısının da vermiş olduğu psikolojik çöküntü, onu iyice bursaspor'a yakınlaştırır. aslında bursa'ya olan aşkının da evlat sevgisinden çok başka olduğunu söylemekte anlamsız. lafı uzatmadan kısaca, koskoca camcı bok yolunda heba olmuştur.
--spoiler--

ve evet bu filmde ki camcı, bizim her hafta stad gişelerinde yan yana durduğumuz rıfat abi'ye benziyordu sanki. içlerinden bir tanesi her maç öncesi ıslandığımız çiçek pasajın'da ki utku abiyi anımsatıyordu sanki. o adam, o adamlar bizim her gün gördüğümüz, her gün karşılaştığımız, içlerinden birininde gerçekten biz olduğu adamlardı.

ve evet, gereçkten öyle bursasporlular vardır, biz biliriz, biz çok gördük.

http://www.youtube.com/watch?v=nWLxCdHxHKs

bursa'da bulunduğum bir gün heykel civarında bir gencin atkısında gördüğüm yazı.

görsel