bugün

boston celtics adına ray allenın böylesine çılgın attığı ve takımın böylesine üstün oynadığı bir maçta devreye sadece 6 sayı farkla girmeleri lakers ın şampiyonluğa daha yakın taraf olduğunun göstergesidir..üstelik kobe devrede bir son saniye işi dışında ortalarda gözükmedi.
ilk yarı itibariyle ray allen haricinde boston'un varlık gösteremediği maç. Boston'un sayılarının yarısını üçlüklerle kaydetmiştir.
Ray Allen 7 üçlük atarak rekor kırmıştır.
(bkz: hey ray senin derdin ne ha)
kobe'den oyunun kontrolünü eline alan değil de kıskançlık hareketleri görüldü biraz. ama gel gör ki, devre bitiminde attığı üçlük düşen performansı toplayabilme imkanı tanıyacak gibi. tanır tanımasına da boston savunması çalışmış da gelmiş.
ray allen çıldırdı maçı.***
son yılların en çekişmeli nba maçlarından biri. dişe diş bir mücadele var sahada.
bir play-off maçında en fazla üçlük isabetini bulup rekor kıran allen, felaket kötü oynayan bir garnett, beş faulle oynamasına rağmen savunma yapmaktan vazgeçmeyen bir kobe, mola alabilmek için sahaya atlayan bir doc rivers, asist yapan şut atan blok yapan rebound alan bir rondo, garnett ve perkins'i tek başına ezen bir bynum...
her şey bu maçta.
an itibariyle doc rivers'ın dahil olduğu maçtır.

(bkz: mola için sahaya dalmak)
yokları bile oynamayacak kadar kötü bir performans veren pierce ve garnett'i de sırtlayıp taşıyan allen ve rondo sayesinde çatır çutur celtics'in almak üzere olduğu maç...

"ccc rondo reis ccc" ünvanını rajon'a hediye etmek haksızlık olmaz heralde.
103-94 boston üstünlüğü, seriyi boston' ın ilk iki maçta elde etmek istediği şekilde boston' a taşıdı.
maçın sonucu: boston celtics 103, la lakers 94 olmuştur ve finallerde durum 1-1'e gelmiştir.
maç hakkında detaylı bilgi için;

http://www.nba.com/tvc/index.html?gamecode=20100606/BOSLAL&brand=ABC
hakemlerin havadan faul çaldığı , bi an kadıköyde fenerbahçe-beşiktaş maçı izliyormuşum havasına girdiğim ve ezilenin (yani boston celtics'in) tarafını tuttuğum maçtır.

özellikle bir pozisyonda kaan kural'ında dediği gibi arada 5 cm varken faul verdi orda resmen ğğğöööhh dedim.
ray allenin 1 devrede 7 isabetli üçlük atarak tarihe geçtiği maçtır.

ayrıca belirtmek isterim ki hakemler genel olarak kötüydü ilk maçtaki gibi. 2 takım oyuncuları için de alakasız düdüklerle sık sık limon sıktılar maça.
tabi la'nın hayat damarlarından kobe bryant faul sıkıntısı çekince tek taraflı bir hakem faciası yaşanmışcasına hava estiriliyor. aradaki fark basit aslında. boston takımı lakers'a nazaran daha bir 'takım' olduğu için bu fauller çok da etkilememiştir oyunlarını. pierce dursa ray allen başlıyor, kg dursa rondo başlıyor. herkes dursa nate robinson çıkıyor şapkadan.

kobe'nin faul sıkıntısı çektiği maçta ağlayan taraftarlar nedense elinden oyuncağı alınmış çocukları hatırlatıyor bana.

son olarak ccc rivers reis ccc. 8 saniye çalınmasın diye muhteşem bir depar ile ortaya koşması efsaneydi molaaaa çığlıkları ile.

edit: macanga'nın uyarısı ile ray allen rekoru üzerinde düzeltme.
boston'un fena koyduğu maç.
boston celtics'in 103-94 kazanarak, boston'a 1-1'le gitmeyi başardığı maç.

akşamdan çok bekledim. saat 21:00 gibi yatağa girdim fakat ancak 01:17'de uyuyabildim, iyi hatırlıyorum. yani en son o zaman baktım saate. haliyle, hiçbir saat beni uyandıramadı. sabah uyanıp saatin 10:19, havanın aydınlık olduğunu görünce ağlamaklı oldum. belki şimdi bizim elemanlar otobüse binmiş havalimanına falan gidiyorlardı. açtım baktım. televizyonda rondo reis yoktu.

hemen sözlüğe koştum. maç başlığının ilk sayfasını okudum, celtics'in önde olduğunu gördüm o an. yüreğim daha fazla dayanmadı ve derhal canlı skor sitesine baktım. evet ulan evet, boston yenmiş!

sözlük bu maçı izleyebilseydim destanlar yazardım muhtemelen. harika bir maç olmuş anladığım kadarıyla, hoş olmasa da bu kilit maçı hakkında yazılabilecek çok şey var her zaman. ama izlemeden ancak bu kadar.

aslan boston, yürüyedur boston. ayrıca, ezilenin, yani boston celtics'in tarafında olan arkadaşlar, bir nba tarihine falan bakıversinler yahu.

(bkz: üşüyoruz garnett reis)
(bkz: ccc boston avrupalıdır ccc)
ray allen' ın 8/11 üçlük çaktığı, ben daha ölmedim ulan! diye haykırdığı ve boston' un seriyi 1-1 eşitlediği maç olmuştur. go celtics go!
boston'ın la lakers'a "cleaveland'ı yedim, orlandoyu da yedim sıra sende" mesajı verdiği maç olmuştur. bol bol ray allen'a "çüş be birader" dediğim maçtır aynı zamanda.
anlatılacak çooook detayın olduğu ve bundan 10 sene sonra bile konuşulacak olayların olduğu maçtır.

maçın sürekli değişen denge lideriyle mi? rivers'ın sezonun en ilginç hareketini yaptığı an ile mı? paul pierce'nin havlu ile maça çıkmasıyla mı? bynum'un eziciliğiyle mi? gasol'ün içerden, orta mesafeden attığı şutlardan mı? bloklardan mı? ray allen'ın rekor kırmasıyla mı? yoksa ilk yarı rekoruna rağmen 6 sayı fark ile soyunma odasına gidişleriyle mi? rondo'nun bozuk mentaline rağmen trible yapmasıyla mı? celtic'in yediği onca bloğa rağmen içeriden oynamaya devam etmesiyle mi? yada çemkirmelerle dolu artest, odom, garnet ve dengesiz hakem düdükleriyle mi?
başlasam bilemedim. hani sonunu da 103-94 celtics galibiyeti ile de bitirmek içimden gelmiyor. çünkü izlediğim ve çok süre hafızadan çıkarmayacağımız bu maç şöyle başladı, şöyle gelişti, şöylede bitti güzergahında özetlenecek bir maç değildi.

müthiş bir film başladı ve bittiğinde sezon oscar'ını aldı götürdü ama en iyi oyuncu, en iyi yardımcı oyuncu ödülleri kimlere gitti?

rondo desem gönlüm rahat olur ama ray allen'ın manyaklığı aklımı üzer. hatta ray allen bu denli deli atmasa rondo'yu bu kadar riske ederler miydi? der bay beyin. ray allen desem ''ulan rondo'nun triblesini bi kenara bırak ta kobe'den çaldığı topu, fisher'a yaptığı bloğu, celtics'in ezilen yeri olan ribauntlara yaptığı katkıyı hatırla.'' der bay beyin.

oscar goesss to r&r a.ş ...

ama yardımcı oyuncu ödülü kocaman bir soru işareti...