21 mart 2010 trabzonspor galatasaray maçı

darbedir. etkileri 1000 yıl sürecek *

Şaka şaka ama bu darbe galatasaray'ı 4 sene geriye götürdü *

galatasaraylılara boru gibi girmiş maçtır.
(bkz: maşallah maşallah allah bozmasın)

ilk 10 dakika hariç maçın tamamında trabzonspor'un çok iyi oynayarak sazı eline aldığı ve hakettiği mücadele.

beşiktaş ın çok şey kaybettiği karşılaşma.
ulan yen şampiyonluğun en büyük adayı ol işte. ama yok. hep kanser hep kanser.

(bkz: bize fırtına denir çıkmayın yolumuza)

maçın golünde en büyük hatanın topu gustavo colman'a kaptıran emre güngör'e değil, emre'nin alanzinho ve colman tarafından rahatsız edildiğini görmeden ona pas veren lucas neill'e ait olduğu, hakemin caner erkin'in koluyla topu önüne indirip attığı golü iptal ederken kurallar gereği ona kart göstermediği * ve evsahibinin hak ederek kazandığı maç.

maçın golünde en büyük hatanın topu gustavo colman'a kaptıran emre güngör'e değil, alanzinho ve colman tarafından rahatsız edilen emre'ye pas veren lucas neill'e ait olduğu, hakemin caner erkin'in koluyla topu önüne indirip attığı golü iptal ederken kurallar gereği ona kart göstermediği * ve evsahibinin hak ederek kazandığı maç.

yükseldi karadeniz, herkes omuz omuza ! bize fırtına denir, çıkmayın yolumuza !

Maçtan önce hamsi tava yapacaklarını sandılar... Bize fırtına denir. Hamsi bizim canımızdır lakin Trabzonspor'un sembolü "fırtına"dır.

Burası mis gibi hamsi kokuyor ! *
(bkz: galatasaray ve pollyanna taraftarı)

(#7588432)kafalardaki saçma sapan fikirlere tecavüz edildiği için bir futbolsever olarak çok mutluyum.
(bkz: göt olmak)

aslında futbolculardan ziyade, teknik adamların damga vurduğu maç olmuştur bu maç. şenol güneş mat etmiştir reykart’ı. bu kadar basit. aksayan yerleri gören bir şenol güneş ve saçma sapan bir kadro çıkartan ve geride olmasına rağmen sadece bir oyuncu değişikliği yapan bir reykart. yine de bakalım futbolculara teker teker.

leo franco : hiçbir şey olmaz bu adamdan. bir tarafta şenol güneş’in güvenip kaleyi verdiği onur, diğer tarafta bu mantar. ikinci hayrettin demirbaş dönemi ni yaşatıyor bize sağolsun.

caner erkin : çabalıyor ama yetmiyor. 20 tane orta açıyorsa, 18’i en yakında bekleyen rakip takım futbolcusuna gidiyor. kornerler ve serbest vuruşlar da aynı şekilde. so lbek değil tamam ama sol bekte oynaması orta açmasına da engel değil.

lucas neill : iyi bu adam. çalım atıyor, topu kaptırmıyor, hatalı pas atmıyor. havadan iyi, yerden iyi. bildiğin kaliteli futbolcu yani. yılın transferidir türkiye’de. bu maçta da çok iyiydi.

emre güngör : yaptığı tek hata golü yememize neden oldu. bütün maç kusursuz oynadı bunun dışında. her maç sahada olması gerek. izlerken bana güven veriyorsa, sahdaki arkadaşlarına nasıl güven veriyordur kimbilir. ama reykart gereksizi gelecek hafta kesecek bu adamı.

sabri sarıoğlu : maçın en kötülerindendi bu akşam. ortaları kötüydü, bindirme yapmadı, pasları yerini bulmadı.. keita’nın daha çok solda oynaması yüzünden böyle oynamış olabilir. iyi anlaşıyorlardı bu maça kadar. ama hakkaten çok kötüydü.

mustafa sarp : olmasa da olur. eksikliği belli olmaz. (bkz: mustafa sarp/@killanici)

barış özbek : neden galatasaray kadrosunda yer aldığını anladığım gün, nirvanaya ulaşacağım gündür. (bkz: barış özbek/@killanici)

elano blumer : beraber oynadığı orta saha oyuncularının kurbanı bu adam. düşünsene abi bu adamlarla seri kısa pas yapıp alan boşaltamazsın, duvar pası yapamazsın, çünkü topu attığın zaman geri gelecek mi, gelecekse nereye gelecek bilmiyorsun. ben hatırlamıyorum daha orta sahda elano-mustafa sarp- mehmet topal- tekrar elano- ondan mehmet topal-ondan keita.. yok. olmaz yani mümkün değil. bir de reykart faktörü var adamı iyi oynasa da çıakrtıyor, kötü oynasa da çıakrtıyor.. şanssız yani. kötü oynuyor gibi görünüyor ama xavi olsa bu kadar yapabilir bu kazmalarla.

dos santos : maçın galatasaray adına en iyisi. koştu, pas attı, orta yaptı, şut çekti.. onur gibi formda ve iyi bir kaleci olmasaydı maçın kahramanı olabilirdi. kısmet.

keita : galatasaray adına sahanın en kötüsüydü. bir hafta iyi, bir hafta kötü bu adam. çıkart desen çıkmaz, iki adam geçip topu doksana da takabilir. iki ucu boklu değnek.

jo : kötü değildi ama iyi de değildi. o kadar ortaya bir kafa vurmasını bekledim ama vuramadı. maçın başındaki şutu girse belki farklı olurdu ama onur bugün geçit vermedi. baros girdikten sonra da anlamsızca kanada çekildi reykart gereksizi tarafından. anlamsızca.

milan baros : 90 dakika oynasaydı gol atardı, girdikten sonra hissettirdi bunu. türkiye’nin en kaliteli forvet oyuncusu. tartışmasız.

ha unutmadan, daha 10 dakika dolmadan neye sinirlendin de o suyu sahaya attın be abi? bütün maç onu düşünmekten oyuna konsantre olamadım yahu. neden neden?

Öncelikle bir trabzonsporlu olarak.

Güzel, bir o kadar da heyecanlı bir maç izledim stadda. Trabzonspor bu maç çok güzel etkinlikler gerçekleştirdi. Tabi taraftarı da unutmamak lazım.

O kadar pozisyonlar da gol atamayan takım, gs gibi bir takımın defansını sıkıştırıp buradan gol buldu!

Keita keita dedik, keitayı sahadan sildik süpürdük.

Giovanni nin deparları sonuçsuz kaldı. Ula adam eski barçalı be biz neymişiz.

Alanzinho topu saklarken neill in topu alamayıp en sonunda faul ile karşılık vermesi gs nin düştüğü durumu açıkca gözler önüne seriyordu.

O kadar korner kullanıldı ama jo o boyuyla birini gole çeviremedi! her kornerde yüreğim ağzımda idi.

Keita ya maçın başında atılan pet pardağın ayağına geldiğini düşünmüyorum. Ayıp ettin keita biz seni bize futbol izlet diye bekliyorduk. Fakat bu pozisyondan sonra keitanın üzerinde müthiş bir seyirci baskısı oldu. Taçlarda bile arkadaşları ıslıklama ve yuhlamamalardan dolayı topu keitadan aldı. Geçen sene baros, bu sene keita olmadı kısaca.

iki taraf da çok goller kaçırdı maç 5-4 de bitebilirdi.

Tam emin değilim ama hakem sanki bir çok eli görmedi. Karar verme hakkı kendisine düşüncede açıkça gs den yana kullandı.

Bu arada arda ya da geçmiş olsun dileklerimi iletirim. Umarım kısa zamanda iyileşir.

Maç boyunca o kadar heyecanlıydım ki bi ara kalbimin planör motoru gibi pır pır ladığını farkettim. Özellikle kornerlerde jo yu beklerken görünce.

Neyse sözlük öyle böyle bu maçı aldık. Yok şansa yok bala demek nedir anlamam ben. Bu kadar yazdım yeter artık.

Şampiyonluk yolunda başarılar dilerim gs ye.

geçen ankaragücü maçının en iyi adamı seçtiğimiz keita bu maçta en etkisiz oyunlarından birini oynadı malesef.. ortada hiç bir şey yokken, tribünden atılan su şisesi şarapnel özelliği gösterir gibi keita'nın numaradan kendisini yere atması, tribünlerin tansiyonunu arttırdı ve seyirciyi maçın etki alanına soktu..

1- caner kötü oynadı ama o kanatda tek başına olduğundan elinden geleni yaptı.
2- sağ kanat mevcut galatasarayın en güçlü alanı zannediyorduk ;fakat doğru düzgün atak oynayamamız bir kenara, o kanatdan da çok atak yedik.
3- elano ben hariç taraftarın sevgilisi de bunu anlamak mümkün değil malesef.. çok ağır, dünya kupası yüzünden her topa dalamıyor,sakatlanmaktan korkuyor, kırkda bir gol pası atıcak da yirmi metre uzun pas atacakta takıma faydası olucak ama olmuyor malesef..
4- leo freanco vasat bir olduğu için karşı takım futbolcusu kalecinin iyi olmamasından dolayı aklına esen galatasarayın kalesine korkusuzca her yerden şut atmakta. kaleye gelen her şutu tenis maçı izleyen izleyici gibi topu kafasıyla takip etmekte..
5- dos santos kötü değildi.
6-emre güngör gollük bir hata yaptı; ama birçok pozisyonu engelledi.
7-sabri etkisiz ve güçsüz göründü.
8- jo maç boyu boğuştu fakat kondisyonu yetmediğinden mücadelesi yetersiz kaldı.
9- galatasarayın deplasman maçlarından galibiyet alamamasının en önemli nedeni orta sahasının düz ve kırılgan oyunculardan kurulu olması şöyle ki; mustafa sarp,m.topal,ayhan üçlüsü elano,keita'nın kırılgan yapıları deplasman da takımın işini çok zora sokmakta
10- trabzon alanzinho ve colman sayesinde gayet teknik bir takım görünümüne bürünmüş; ama ileri ikili burak ve umut düz oyuncu olduklarından skor yönünden düşük verim almaktalar.
11- trabzon topa hakim göründü iyi pas yaptı ve maçı hakederek kazandı.

eskiden direksiyonlar galatasarayın elindeyken artık direksiyon bursasporun elinde..

dos santos ve birazcık da keita hariç bütün takımın döküldüğü, özellikle emre güngörün içine ettiği, trabzon forvetlerinin kazmalığa doymadıkları ama buna rağmen kazanmasını bildikleri bir maç.
trabzonsporluları kutlarız ve allaha bizi şu barış, sarp gibi adamlardan kurtarması için dua ederiz.

galatasarayımızın korner, taç, serbest vuruş ve orta yapma özürlü bir takım olduğunu görmemizi sağlayan, adnan polat yönetimine sağlam küfürler ettiren bir maç olmuştur.

evet küfrediyorum böyle yönetime. çünkü bu yönetim aptal bir transfer politikasıyla cimbom ruhunu öldürmüştür. geçmiş yıllarda fener'in yaptığı salaklığı yaparak flaş transferler yapmanın takımı başarıya götüreceğini sanmıştır. netice ortada. provakatör bir keita, ne idüğü belirsiz bir elano, trabzon kalecisinden ders alması gereken bir franco veee bütün bir maçı saha kenarından güzel güzel seyreden rijkaard. kaç milyon euro içerdeyiz acaba? türkiye kupasını geç, avrupa ligini geç, türkiye ligini unut, tek isteğimiz var bu sene o da şampiyonlar ligine gitmek.

o'nu başaramayacaksanız hepiniz defolun gidin.

ey galatasaray kongre üyeleri, önümzdeki hafta sonu kulübü bu hale getiren zihniyete lütfen gereken cevabı veriniz! bunu yapmazsanız cimbomun geleceği karanlık!

edit: imlâ

ilk on dakikada önemli pozisyonlar veren rakibimizin hocası şenol güneş akılcı bir müdahale ile orta sahayı sağlama bağlayıp kanatları kitlemeye çalıştı. sabredip bizim hata yapmamızı bekledi. ve o hatayı da emre yaptı. zaten ya servet, ya caner, ya mehmet topal, ya da emre'den en az biri kadroda yer alacağı için rakiplerin bunların hata yapmasını beklemesi yeter. günlerdir servet'in yerine emre güngör oynasın diye bir yerlerini yırtan futbol ukalaları kına yaksın.

orta sahanın beyni olarak barış özbek'i görevlendiren hocamıza da engin fantezisinden dolayı on puan veriyorum.

bir de şu kornerlerde ön direğe yapılan ortalardan vazgeçilsin artık. bizden kimse hamle yapmıyor oraya. nasıl taktikse artık. bu dangalaklıkta ısrar etmenin anlamı yok.

koca sezonda akılda kalan iki kasımpaşa maçı. başka bi icraat yok.

maça dair yazım; "Risk Almanın Adabı"

http://www.medyaspor.com/yazarlar/gorkemkirgiz/115

trabzonun kazandığı maçtır aynı zamanda bursaspor için şampiyonluk kapısının aralandığı maç olmuştur.

trabzonspor o kadar gol kaçırmasa bana 120 lira kazandıracak maç olacaktı. bu kadar beceriksiz olunmaz amk.

fenerbahçeli bazı ibnelerin heyecan yaptığı maçtır. şampiyonluk gitmiş 1puan kalmış ahahahymış koycaklarmış. dönünde bi aynaya bakın a ibneler. daha 8maç var lan. ve 1puan öndeyiz. hayırdır yani??

bir galatasaraylı olarak trabzonspor un istekli oyunu karşısında hak ederek kazandığı maçtır. genel fikir ''onur coşa coşa bu maçta mı coştu'' şekline dönmesine rağmen dos santos un şutu hariç diğerleri üstüne gelmiştir. galatasaray ın ileride çoğalamaması yüzünden böyle bir sonuç yaşanmıştır. bir sözümde caner e ''ey caner ilk önce seni korner çizgisine koyan rijkaard ı sonra seni her yerinden öpüyorum'' insan bir orta açamaz mı kardeşim. keita maçta hiç yoktu. adam ali sami yen stadında canavar oluyor. deplasmanda kuzu oluyor vay arkadaş. bugün bir kez daha anlaşıldı ki her takım her takımı yenebilir. dünkü fenerbahçe maçında güiza nın güzel golü olmasa fener bile yenilebilirdi. onun için bu derelerin altından daha çok sular akar. galatasaray yarıştan kopmamıştır. fakat avantajını kaybetmiştir. artık ipler bursa nın elindedir.

o değil de şu keita komik herif hakkaten 2 saat yerlere yatmama sebep olmuştur kendisi sağolsun.. nameci çocuk.. öyle bir maçtır işte..

maç sonucunda galatasaraylıların yenilmesi üzerine girdiğim entrylerin eksilendiğini farkettim.

eksileyin uleyn.*

yıllar sonra maçla ilgili hiçbir şey akılda kalmayabilir ama keita'nın ayağına gelen su damlacıklarıyla yere yıkılıp ayağını tutması unutulmaz.

trabzonspor'u "münferit" olarak tebrik ediyorum.

1- sol açıkta keita'nın zorla oynatıldığı maçtır.
2- duvarları yumruklama yetisi kazandıran maçtır.