18 nisan 2010 fenerbahçe beşiktaş maçı

ardından bıktırdı diyen maç.

lugano'nun planjonundan sonra hakemsiz oynanan maçtır. o dakikaya kadar da kırmızılı biri vardı ama ben pek ihtimal vermiyorum hakem olmasına. görevliler gelip çıkarsın diye bekledik, çıkarmadılar.

şu maça sevinen, hakemi savunan bütün fenerbahçeliler hakemle kardeştir. hakemin ne olduğunu ibrahim toraman'ın dudaklarından okuduk zaten.

(bkz: efsane geri dönüyor)

fenerbahçenin erken boşaldığı maç.

fenerbahçe'nin kazanabilmesi için gereken tek şey olan "çirkefliği" üst düzey icra etmesiyle kazandığı maç olmuştur.

fenerlilerin tüm taç atışlarını elleriyle kullandıkları maç olmuştur.
kesinlikle tekrarlanmalıdır.

ayrıca maç öncesi tribünde yapılan kareografi ye de kesinlikle saha kapama cezası verilmelidir.

umarım beşiktaş kulübü maçı eşeleyip bi kural hatası bulur da bi daha çakarız..

azizeciğim resmen takımını şampiyon yapıcam diye kıçını yırtmış bu kadar belli olur. bilica sen futbolcusun oğlum kazma değil ne diye kazmalık yapıyosun?? dahası fener bu kadar karaktersiz bi adamı oyuncu diye nasıl oynatabiliyor? *
ben sporcunun zeki çevik aynı zamanda ahlaklısını severim
m.kemal atatürk

fenerbahçe'nin 1 hafta önceden alacağı belli olan maç. (bkz: bu lig için fazla şerefliyiz)

luganonun elle kurtardıgı top sanki fenerin sampiyonluk hikayesi gibi.

14 kişinin 11 kişilk beşiktaşı anca 1-0 yenebildiği maçtır.

eksi oy verenlerin at gözlüklerini çıkarmalarını tavsiye ediyorum.

Lugano elini g.tune sokmadigi icin penalti isteyenlerin topuz un itilmesini es gectigi, emre nin burnu kirilmadigi icin kirmizi gormesi gerekirken gormedigi ve bilica iki eseledigi icin icin penalti kactigindan maci siz kazanin tamam.

ne agladiniz be? ne ag-la-di-niz. duyanda golunuz verilmedi sanar, ataginiz bile yok hakeme bok atiyorsunuz.

yeter vallahi her maç emre,lugano, bilica ve benzeri oyunculara sövmekten bıktık. futbol izlemek istiyorum ben kardeşim ya, nedir bu hakemle oynamalar falan. bu maçta gördük ki türk futbolunun gittiği nokta nokta değil boşluktur.

boş kaleye gol atacakken kendisini savunan oyuncunun formasından çekip pozisyonunu kaybeden, üstüne üstlük bir de penaltı isteyen bir futbolcunun oynadığı maç.

(bkz: mehmet topuz)

mutlak galibiyet için kadıköye gelen takımın 9 defansif oyuncuyla sahaya çıktığı derbimsi. olum hani kazancaktınız ne bu alman ekolü defans edaları. hiç yakıştıramadım yazık.
maç başladı maça ısınamadan alex gol attı adam gibi sevinemedik bile. bi 10 dakika geçseydi keşke sevinirdik ne güzel.
guiza denen insan ziyanı. ulan madem sert şut çekemiyosun aşırt rüştü nün üzerinden. alışıktır o bizden böle goller yemeye. alex te o pozisyonu kaçırmasa tadından yenmezdi zaten.
hakeme gelirsek lugano nun eline çarpan pozisyonu vermeyip diğer pozisyona penaltı vererek nasıl bir eyyam içinde olduğunu göstermiştir bizlere. bunda gösterdiği kırmızı kartlar ve çaldığı düdükler de dahil. hüseyin bi siktir git çay koy adamım.
hakem yüzünden yenildiğini iddia eden beşiktaşlı arkadaşlada söylüyorum. yaşayın lan. aga bi pozisyon gösterin bana bunu kaçırdık, ulan tam çatala giriyodu volkan çıkardı diyebileceğiniz. dur lan bobo kaçırmıştı demi.
velhasıl kelam inönüdeki maçta da gökhan gönül ün verilmeyen penaltısını uğur inceman ın ofsayttan attığı golü konuşmuştuk. allahın sopası yok naparsın.

sadece 1 gol olan ama uludağ sözlükte yüzlerce başlığa konu olan maç.

alex in attığı golde sağ ayağını kullandığı için beşiktaş ın itirazlarına neden olan maçtır.

futbol federasyonunun uyguladigi ve kitapta yer alan maddeye göre ne yapildigi ve simdi ne yapilmasi gerektigi gün gibi ortada olan mac. buyrun hep beraber maddeyi okuyalim.

Futbol kuralları usül kitapçığının 17. maddesinin c bendinin 3. fıkrasında net olarak şu ifade yer almakta: " Bir futbolcu oyun kuralları haricinde rakip takıma dezavantaj sağlayacak şekilde 'oyun alanının, kale direklerinin, korner bayraklarının veya to...pun' herhangi bir kısmında değişiklik yaparsa ve hakem bu futbolcuyu gerektiği anda cezalandıramamış ve futbolcunun yaptığı değişiklik onarılmamışsa, bu futbolcunun takımı hükmen yenik sayılır."

volkan'ın resmen elleriyle penaltı kurtardığı maç. yazıklar olsun böyle hakeme de böyle federasyona da.

beşiktaş'ın penaltı dışında neredeyse hiç şut çekmediği maçtır.

(bkz: inleyen nağmeler)

(bkz: şampiyonluk yarınlara kaldı)

(bkz: ağlama melis)

gazi kafası çok dumanlıyken demiş ya ben sporcunun zeki, çevik, ahlaklısını severim falan diye.. siktir edin bize sadece ahlaklısı yeter.. "şeref"imizle oynar "hakkı"mızla kazanırız her daim; siyah ulan..

saraçoğlu zemininin neden kötü olduğunun anlaşıldığı maçtır.

beşiktaşlıyım. ben hayatımda beşiktaşın sadece 3 şampiyonluğunu gördüm 1 ini hatırlamıyorum. ben beşiktaşı şampiyonlukları, başarısı için sevmedim. beşiktaşı beşiktaş olduğu için sevdim. tarftarının duruşunu sevdim. insanlarını, taraftarını, tribün ruhunu sevdim.

ancak bugün gördüm ki, bizim inandığımız değerlerin hiçbirisine inanmayan, amaçları futbolun, keyfin içine etmek olan bir kulüp ve taraftarın içinde bulunduğu bir ligdeyiz. fenerbahçe nin olduğu bir ligde.

hadi diyelim fenerbahçe nin yönetiminde böyle haysiyetsiz insanlar var. en çok taraftara sahip olduklarını iddia eden fenerbahçe taraftarı da mı çıkıp yapılanları kınamaz? bu oyundan ve galibiyetten zevk alan insanların zevkleri zevk midir? zaten taraftar istemese kulüp yapmaz...

ve herşeyden önemlisi, "Bilica iki eşeledi diye kaybettiniz öyle mi?" diye soran dangalak fenerbahçe taraftarı; sen dünya insanının inandığı ahlak değerlerine de mi inanmazsın? sen insan mısın? senin kazandığın şampiyonluk, insanların nefretini kazanmana değer mi?

fenerbahçe şampiyonluklar yaşasın, ama böyle değil. erkek gibi, adam gibi, dürüst şampiyonluklar...

ben bu maçı fenerbahçe taraftarının erkekliğine bırakıyorum... yorumu onlar yapsın, ama şu ana kadar erkekçe, dürüstçe birşeyler söyleyen olmadı... korkarım ki olmayacak...

' sen ağlama dayanamam ağlama göz bebeğim sana kıyamam ' çalacak diye çok bekledim ama olmadı...artık bir dahakine dediğim maç...