bugün

beşiktaşlılara emzik ikram eden fenerbahçelilerin 180 derece dönüp emziği kendilerine ayırdıkları karşılaşmadır.

(bkz: ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz)
evet orası kayseri ordan cıkıs yok.
fenerbahçe'li futbolcuların 2-1 lik malubiyeti hazmedemeyip uzatma dakikalarında çirkeflik yaptıkları maçtır.

edit: çirkeflik maç sonunda da devam etmektedir.
yüzüncü dakikada biteceğine inandığım maç. şu anda saha karışmış aynı zamanda.
uzun yolda bir moladir, onemli degildir. bizi bu yil sevindiren ve sevindirmeye devam edecek takimimiz bu tarz kredilere sahiptir. hakem mi, zaten Turk hakemligine en guzel cevabi uefa veriyor..
hakeme neden yülenildiginin farkında da degilim ufat tefek hatalar dısın da macı etkileyecek bir hatası yoktur. artık bu bir savunma mekanizması haline geldi galiba her yenilginin ardından hakeme yüklenmek. hakemin edu ya verdigi kırmızı kart tamamen yerinde bir harekettir.
fenerbahçe kalecisi volkan'ın yan hakemi defalarca azarladığı maçtır..

laan kaldırsana bayrağını!
unuttun mu laaan!
(bkz: gayseri iiih ih) *
semih'in golünde ofsayt olduğunu düşündüğüm karşılaşma.

http://img221.imageshack..../8593/ofsayttangolip1.png
kayseri isminin hakkını vererek oynamıştır bu maçta.
genç yan hakemin, maç sonrası roberto carlos'un uzattığı eli sıkmadığı ve kısa bir tartışma yaşandığı maçtır.
öyle ya da böyle, sahada olan sahada kalır. carlos, maçta haksızlık yapıldığını düşünüp hakemler ile tokalaşmayabilirdi. fakat buna rağmen o el uzatılmışsa, sıkılır.
Adam itiraz etse, maç sonrası itiraz ediyor denilir. elini uzatsa, el sıkılmaz. ilginç bir durum. sonuçta elin sıkılmamasını yadırgadım.

Doğrusu, sahada ne olursa olsun, tüm oyuncular ve hakemlerin dostane bir şekilde sahayı terketmeleridir. Bu bir 'oyun' idi ve bitti. Uzatmanın alemi yok.
kimseyi şaşırtmayan bir sonuca sahip maç. böyle bir ligde herşey olur dedirten karşılaşma.
fenerbahçe'nin hakem yüzünden yenildiği maçmış. zâten şu güne kadar içerisinde "hakem" lafı olmayan bir fenerbahçe mağlubiyeti nedeni duymadık. oldu olacak hakemsiz çıksınlar maçlara.
yanlış kere yanlışın doğruya eşit olmadığını gösteren maçtır.
fenerbahçe nin maça çok iyi başladığı. ilk 15 dakikanın başabaş sürdüğü ve fenerbahçe nin tam gol bulupta oyuna ağırlığını koyduğu anda karaktersiz hakemlerimizden birin daha maçın kaderini değiştirdi. edu nun 10.dk de gördüğü haksız sarı kart sonrasında 27.dk de yine haksız bir sarı kart sonrası kırmızı kartla oyundan atılmıştır. bu dakikadan sonra fenerbahçe oyundan hem moralmen hemde 10 kişi kalmanın verdiğ yorgunlukla düşmüş ve maçı 2-1 kaybetmiştir. şu unutulmasın ki türk hakemleri işinin ehli değil kanalın birinden 2 hakem çıkar bazen biri bir pozisyona bana göre penaltı diğeride bana göre penaltı değil der, ne demek bana göre öyle sana göre böyle! bir pozisyon ya penaltıdır ya değildir! bütün teknolojiye rağmen aynı posizyonu 40 defa izlemelerine rağmen hala bana göre penaltı sana göre değil diyebiliyorlarsa burdan ilan edelim türk hakemleri beceriksizdir türk hakemleri bilgisizdir...!

(bkz: türkiye süper ligini yabancı hakemler yönetsin)
fenerbahçe'nin hakem kurbanı olup başkaları gibi bir taraflarını yırtmadığı maçtır.
(bkz: hakem de olsa insan insandır)
(bkz: almanlar yenilince biz de yenik sayıldık)
hakemin gol atamadığı maçtır. zira fenerbahçe' nin tüm yenilgilerinin sorumlusu olarak, şöyle gelişine vursaydı da fenerli 11 futbolcunun yapamadığını yapıp gol atsaydı hiç fena olmazdı...

edit: 2 eliyle bir şeyi tutamayanlar hakeminkini de almak surtiyle 3. ele muhtaçtır. * *
edu'nun haksızca atıldığı dakikada, fenerbahçe'nin psikolojik olarak kaybettiği, 90 dakikanın bitiminde de skor olarak kaybettiği maçtır.

hakem, fenerbahçe aleyhine bariz şekilde, maçın skoruna etki eden bir hata yapmıştır. fenerbahçe, bu hakem hatası ile, ileri ikilinin 6 puan gerisine düşmüştür üstelik, önünde mutlak galibiyete ihtiyacı olan trabzonspor ve lider -ki bence fenerbahçe yine favori- galatasaray ile oynanacak maçlar var.

hakem yaptığı hatanın farkına aslında edu'yu oyundan attığı anda vardı ve bu farkına varma oyun kontrolünü yitirmesine sebep oldu, volkan'ın yan hakeme karşı olan serzenişlerinin kartla cezalandırılmayışı, çıkan arbedelerde uygulanması gereken disiplin kararlarının uygulanmayışı bu sebepledir.

maç sonunda ise, tipik mahmut uslu ve şekip mosturoğlu açıklamaları vardı.

mahmut uslu, şampiyon oldukları sezon sonlarında bile hakemlerden şikayet ettiklerini belirtmiştir. ancak, lehlerine hata yapılan maçlardan sonra, tıpkı adnan polat, tıpkı yıldırım demirören, gibi, "hakemler de insandır, böyle hatalar olabilir" gibisinnden açıklamalar yapılır. (bkz: konya maçı rize maçı) -elle gol atılan maçlar-

lehe hatalarda, en ufak açıklama yapmayıp, "biz şampiyon olunca da söylüyoruz" demekı abesle iştigal.

madem öyle, ligdeki 34 maç boyunca sayın mahmut uslu, murat özaydınlı, şekip mosturoğlu en ufak yorum yapmasınlar hakem hakkında, hep sussunlar ve 15 mayıs'tan sonra konuşsunlar ne konuşacaklarsa... ben bu samimiyete ancak böyle inanırım...

yıldırım demirören, adnan polat, mahmut uslu, murat özaydınlı, şekip mosturoğlu, levent erdoğan ve bunlardan sadece orijinalliğiyle biraz sıyrılan aziz yıldırım, hepsi aynı yağmur drenaj sisteminin, farklı renkteki mazgalları...
roberto carlos'un enrteresan(!) bir biçimde yan hakemi suladığı maçtır. * *
hakeme söyleyecek tek kelime söz bulunamayan müsabaka(!).

kör gözüne işeyeyim ben senin...

maçın yorumcusu kimdi bilmiyorum ama adam gibi iki çift laf etti devre arasında...

"hocam maçta sert oynayan kayseri kartları yiyen fener, bu işte bir tezatlık var yahu!"
bu hakemlerin berbat maç yönettiği açık ancak anlamadığım fenerbahçeli - bir kısım- taraftarın aklına bunların sadece fener aleyhine bir şey olduğunda gelmesi. ayrıca bugün sadece fenerbahçe değil kayserispor aleyhine de fahiş hatalar oldu. beşiktaşa da oldu. 2 sezon önce galatasaray ın 14 puanı da çalındı. yani bu işler sırayla birilerinin poposunu rahatsız ediyor. ancak bu hakemleri yönetmesi ya da eğitmesi gereken insanlar hiç değişmiyor.
edu'nun elle oynama pozisyonuna dogru diyenlerin hatta ve hatta direk kirmizi görmesi gerekirdi diyenlerin futboldan zerre anlamadaklarini da tasdikleyen mac olmustur.
toledo'ya gösterilmeyen kartlar, gükhan ünal'ın 3 net ofsayt'ı, ki sadece biri tartışmalı idi onda da yöneldikleri alan itibariyle verdi. her topu ayağına alışında bir tekme yiyen fenerbahçe'li oyuncular, her dokunduğunda kart yeme korkusu taşıyan fenerbahçe'liler, kaleciye uçarak saldırıp sakatlanan iglesias.

ha unutmadan 90 dakka fenerbahçe'ye küfür eden taraftar, lugano'yla ceza sahasında güreş edenler, gökhan gönül'e atılan tekmeler, her yere düştüğünde kalkmadan fenerli topçulara temke atmaya kalkanlar * ..

diğer taraftan semih'in kaleciye bir tekmesi vardı ve çok barizdi sarı kartlık, lugano'nun bir kaç yüklenmesi...

ha yan hakemlerin auta giden topları korner vermesini, edu dracena'ya çarpıp düşen oyunculara faul çalınmasını, topa neredeyse göbeğiyle -hemde pozisyon ofsaytken- vuranların sarı kart yemesini saymıyorum...

allah'ım ben maçı at gözlüğü ile izlemişim...

ha bu arada dediğim gibi maçı fener kaybetmedi kayseri kazandı. ama ne kadarı hakederek orası tartışılır...

(bkz: hep şanssızlıkla yenilen 3 büyük kulüp)
kayseri kalkanları indirmiştir.
(bkz: gora)