bugün

entry'ler (617)

beşiktaşlı nevresim takımı

birçok konuda rakiplerinin gerisinde kalsa da bu tip taraftar ürünleri konusunda her zaman en iyisi beşiktaş bana göre; http://www.modanevresim.c...-Tek-Kisilik,PR-7942.html

galatasaraylı nevresim takımı

üzerinde sevişmek caiz mi bilmiyorum ama şöyle bir şeydir kendisi; http://www.modanevresim.c...resim-Takimi,PR-3949.html

fenerbahçeli nevresim takımı

şöyle bir şeydir kendisi; http://www.modanevresim.c...resim-Takimi,PR-8048.html

karaca home

şehir desenli nevresimler konusunda aşmış firma; http://www.modanevresim.c...Cift-Kisilik,PR-7466.html

çocukluk yıllarını özlemek

çocuk olup sokakta oyun oynamayı çok özledim.

istop oynarken sevdiğim kızın adını söylemek için benim adımı söylemelerini beklerken yaşadığım heyecanı çok özledim. Sevdiğim kızın adını söyleyince böyle masum masum beni yakalamasını beklemeyi, beni vurduktan sonra artist bir eda ile tekrar onun adını söylemeyi çok özledim.

7 kule oynarken şu an bowling oynarken hissetmediğim topun taşları devirmesi anında sağa sola koşuşan arkadaşlarımın birbirine çarpıp düştüğünde yaşadığım heyecanı,

Sokakta maç yapmadan önce sıraya girip adım hesabı ile adam seçmeyi-seçilmeyi,

Kale direği olarak kullandığımız kaldırım taşlarının üstünden geçen her top sonrası goldü değildi tartışması yapmayı çok özledim.

Susayınca topluca aynı çeşmeye koşmayı, koşarken 1'im Allah 1 diye bağırmayı,

ip atlayan kızları düşürmek için ipi sallayanların yanına gizlice yaklaşıp ipi sertçe çekmeyi çok özledim.

Saklambaç oynarken çanak çömleğin patlamasını çok özledim. Sahi nerede nasıl patlardı o çanak çömlek ve biz neden o cümleyi çığırarak tüm mahalleyi ayağa dikerdik halen çözemedim ya neyse.

Pas oynarken arkadaşı eşşek yapmak için topu ayaklarına doğru atmayı,

Mendil kapmaca oynarken, mendili kapıp kaçanın peşinden koşup surat üstü yere kapaklanınca ağzı burnu dağılan adamların "tağam tağam bişe yok" diye ayağa kalkarken sergilediği o vakurlu tavırlarını izlemeyi,

Kısacası akşam ezanının eve giriş zili anlamına geldiği günleri, Pazar akşamlarının kasvetini, Bizimkiler dizisi öncesi banyoyu, Cuma okul çıkışı zillerinin o muhteşem ahenkini çok özledim...

Bitmez aslında.

Şimdi sokaklar çocuklara muhtaç, çocuklar sokaklara. Daha bu sabah evin önünde maç yapan 4 çocuk görüp arabaya gelen toplar yüzünden kızmak için pencereyi açtım. Sonra hiç sesimi çıkarmadan 5-10 dakika maçlarını izledim. beşiktaş'ın durumu malum, hemen kendime bir takım seçip onları tuttum, baktım yeniliyorlar hemen pencereyi kapatıp içeri girdim. Beşiktaş'ın bu halini de kendime yordum ya orası ayrı mevzu...

Çocuk olmayı özledim be. Ve o masumluğun, o saflığın benim üstüme bol geldiğini fark edip özlemekle yetindim.

ben bu yazıyı kendime yazdım

Sonra bir sessizlik saracak bedenini. Hiçbir şeye tepki veremez olacaksın. Ellerin tutmayacak. Ayakların gitmeyecek. Yemeyeceksin, içmeyeceksin. Nefesin kesilecek. Çoğalıp hemen akabine azalacak çevrendekiler. Sen ne istersen iste, ne kadar çabalarsan çabala değişmeyecek. Olmayacak.

Sessizlik, sessizlik saracak bedenini. istemsizce ve usulca ayak uyduracaksın. Çekileceksin o bir türlü kıramadığın kabuğuna. Tıklatanlar, çıkarmaya çalışanlar olacak. Ama çıkamayacaksın. işte sen de busun, herkes gibi sen de gücü kudreti hiçbir zaman tam anlamıyla yetmeyen bir fanisin. Anlasana insansın işte. Et ve kemik, ruh faslı tamamen hikaye. Beceremezsin. Ne yaparsan yap. Ferhat dağları delmişmiş, Mecnun çöllere düşmüşmüş, hepsi hikaye, hepsi acı son, hepsi amaçsız.

Hiçbir şey, açık ve net söylüyorum, bu hayatta hiçbir şey seni onun kadar yoramaz, seni onun kadar üzemez, hiçbir şey, hiçbir amaç, hiçbir gaye seni bu kadar yıpratamaz.

Vazgeç demiyorum. Ama vazgeç. Vazgeç ki vazgeçmeyenlere inat bir değerin olsun şu hayatta. Küçüldüğün yerde kalma, küçüldüğün anda kalma, küçülme be birader, küçülenlere bak ve küçülme. Sen yapma. Bari sen yapma.

Çünkü sen de yapınca insanlığa karşı umudum kalmıyor. Bu duyguya karşı, bu varoşluğa karşı, bu yolsuzluğa karşı hiç umudum kalmıyor. Gücüm kalmıyor. Gözünü seveyim kalk. Yürü de ayakların amacına, tut da ellerin yaradılış gayesine ulaşsın. Başka ruhları sev ki, hayatın dallansın ve ruhun budaklansın. Hadi kalk.

ben bu yazıyı kendime yazdım

Yürürken önüne hep engeller çıkacak, sen aşacaksın onlar çoğalacak, çoğalarak saracak yollarını. Yeni yeni hedefler, her hedefinin sonunda yeni yeni kazanımlar... Sen yürüyeceksin, aşacaksın, yılmayacaksın, yorulmayacaksın; ama sonu gelmeyecek. Her seferinde acıklı bir türkü duymuş gibi hüzünlü vazgeçmeler. Bir rüyanın en güzel anında uyandırılmak gibi. Sinirlerin yıpranacak, tükeneceksin, sineceksin belki; ama durmayacaksın. Durmamalısın. Hayallerin varsa çabalarında olmalı... Sonunda amacına ulaşamasan da yürüdüğün bir yol ve o yolda engeller de olmalı.

yaşanılan hayatın büyük bir düş olması durumu

her bünyenin kafayı taktığı olgu aslında. lan acaba!.. demişizdir hepimiz. acaba bir gün birileri çıkacak "hayaldi olum her şey, kandırdık seni, şimdi siktir git gerçek dünyaya" diyecek mi diye düşünür durur insan. en azından anlık da olsa keşke olsun dediğimiz de olmuştur. zaten her birimiz kendi filmini oynayan başrol oyuncuları değil miyiz? kimimiz silik, kimimiz sikik, kimimiz aşmış, kimimizse şaşmış şekilde yaşar gideriz.

nerden aklıma düşürdünüz amk ya. azer bülbül ölmüş dediler, üzüldüm doğru mu değil mi bir bakim buralara dedim, geldim. yazdığım başlığa bak. hepimiz hayaliz olum, uyanacaz pek yakında azer gibi. harbiden lan...

cenk gönen

bu arkadaş bugün resmen türk futbol tarihine geçecek bir kurtarış yaptı. havada uçarken topu yakaladı, sevdi, okşadı, sonrada ittirdi... insan mısın birader? resmen en iyi zamanından bir buffon* kurtarışı izletti.

uludağ sözlük

neredeyse hergün "lan acaba" diyip göz attığım sözlük.

değişen bir şey var mı? yok.
başlıklar yine sikindirik mi? evet.
entryler? ...
dünün beğenilenlerinin neden beğenildiğine bir türlü anlam verememeye devam mı? evet.
geçen haftanın en beğenilenlerinden ancak 10 tanesini mi beğeniyorum? evet.
önceden çerezimi biramı alıp sözlük başında saatlerce entry okumaz mıydım? evet.
lan ben mi değiştim, mallaştım mı? galiba. yoksa düşünmek, ağlamak, gülmek arasında insanların gidip gelmesini sağlayan entrylerle doludur... tabi tabi öyledir...
sözlükte selamlaştığım bir tane adam kaldı mı? hayır.
yazılarını okumak için sözlüğe girdiğim yazar sayısı kaç tane? iki-2.
önceden kaç taneydi? onlarca.
nerde bu yazarlar? öldü mü amk? hayır.
çok sevdikleri -yazma dürtüsü-nü mü kaybettiler? hayır. çoğunun halen çatır çatır malum sitelerde yazdığını bizzat biliyorum.
eee nedir bu sidik yarışı o zaman? kıyaslamalar falan? burada kasarak yazdığınız entrye iyi veya kötü verilen oy sayısı toplamı başka sitelerde yazdığın sikindirik bir entrynin aldığı oy kadar değildir...

neyse lan... bu, 5-6 ayda bir gelip saçma sapan şeyleri kafayı takıp ya bir tane ya iki tane entry yazıp siktir olup giden birinin serzenişleri. takılmaya devam. değişmeyecek bir şey için binlerce makale yazsak ne olur. reklam alıyor mu? alıyor. gerisinin amına ben de koyim gitsin...

1 kasım 2011 beyoğlu emniyet müdürlüğüne saldırı

beyoğlu emniyet müdürlüğünde görevli polis arkadaşımdan emniyet müdürlüğüne herhangi bir saldırının olmadığını öğrendiğim haber. tarlabaşının karıştığı, molotof atmışlar sağa sola... arkadaşın "klasik rutin olaylar merak etme" diyip telefonu kapattıktan sonra insanları heycanlandıran bu sikik sanal alemide lanetliyorum amına koyim...

sırt düzleşmesi

her rahatsızlık gibi boktan bir ruh hali oluşturan, hayattan zevk almanı engelleyen, bilgisayar denen ibne yüzünden ortaya çıkmış zamanımızın sikik rahatsızlığı.

tedavisi yok. azaltma şansınız var, o da ekzersiz dediğimiz illet hareketlerden oluşan bir fizik tedavi süreci. yanında ağrı kesici, antidepresan ve kas gevşetici haplar. kaplıca tedavisi de gayet etkilidir. en rahatlatıcı yöntem yüzmek; ama nerde, ne zaman, nasıl söyleyen yok.

en büyük sebebi stres. belirtileri şiddetli kas spazmları sonucu vücudunuz herhangi bir yerinde başlayan şiddetli ağrılar. birçok rahatsızlık vermekte, yazmakla bitmez. fıtık başlangıcıdır. boyun düzleşmesini siker atar. o kadar pis diyeyim. memur hastalığı falan bok yemiş yanında.

böyle vücudunuzun belli belirsiz noktalarında kasılmalar oluyorsa, bir beyin cerrahına gözükün derim...

anne

Siz, şanslı olanlar; gerçek bir sevgi nedir görmek istiyorsanız, bugün anneler gününü kutladığınızda annezin yüzündeki mutluluğa bakın; çünkü bugüne kadar çizilmiş en muhteşem resim annelerinizin gözlerinde saklı...

hak ve eşitlik partisi

mersin mitingine 7, kırşehir mitingine 30 kişinin katıldığı parti. ne bilim ben gittiğim şehirdeki akrabaları toplasam daha fazla adama hitap ederim sanırsam. bir de hakkında ciddi ciddi entryler girip anketlerde %8 lerden bahseden insanlar var. bu; haydar baş ın %30 alamazsak siyaseti bırakacam demesi gibi bir şey sanırım.

edit: mersin mitingi sonrası açıklama;

--spoiler--
Mersin mitingimiz dün öğleden sonra alınan bir karar ile iptal edilmişti. Miting alanı ve ses sistemleri bile hazırlanmamış hatta bugün gün içinde mitingin iptal edildiğine dair Mersin halkına bilgi verilmişti. Tüm duyurularımıza rağmen mitingin iptal edildiğinden haberdar olmayan küçük bir kitlenin alanda toplandığını öğrenen genel başkanımız Osman Pamukoğlu nezaket gereği alana uğramış ve oraya kadar zahmet etmiş insanlara zaman ayırma centilmenliğini göstermişti.
--spoiler-- *

yaran facebook iletileri

--spoiler--
bazı duyguların telif hakkını almak istiyorum. mesela aşk. kimse bana sormadan aşık olmasın lan... sonra ayrılınca buraya gelince bik bik bik o kötü o kaka o şırfıntı o şerefsiz. banane lan bana mı sordunuz? gezerken iyi, elini tutunca heycanlan, öpünce uç, sonra ayrılınca gel buraya bik buk bok.. aşık olurken bana soracaksınız, en çok bana, ben saksı mıyım lan burda?..
--spoiler--
* *

googlegnmd com

yakında internetin ne hale geleceğine güzel bir örnek.

ilerde rahat rahat bir kişinin orospu çocuğu olduğunu belirtemeyecez mesela. yasaklar gelmeden rahat rahat söyleyeyim; amcık hoşaflığı yapmayın lan amına koduklarım.

(bkz: aferin iyi düşünmüşler)

kampanya olarak düşünülmesi gereken;

(bkz: herkesin internet aboneliğini iptal ettirmesi)

edit: http://www.googlegnmd.com/

herkesin internet aboneliğini iptal ettirmesi

kampanya olarak uygulanabilecek bir fikir. zira bu başlığın, bu konunun üzerine gidilmelidir. olmaz denmemeli, gayet olabilir. insanların özgürlük denen ne idüğü belirsiz şeyi yaşayabildikleri tek yer olan sanal aleme de prangalar vurulması sonucunda haykırmanın en mantıklı şekli.

(bkz: up luk başlık)

hepar ın mhp yi meclis dışında bırakması

(bkz: %0 00005 olmasın o)

Hepar'ın mersin mitingine 7, kırşehir mitingine 30 kişinin gelmesiyle gerçekten tüğleri diken diken eden iddiadır.

oral seksin abartıldığı kadar zevkli olmaması

oral seksin abartıldığı kadar zev... entryi tamamlayamadan sikim kalktı. düşün, o kadar yani. yanlış önermedir.

kemal kılıçdaroğlu

siyasi kimliği beni hiç ilgilendirmiyor. kimin haklı kimin haksız olduğu da umrumda değil. zaten bomboş siyasi tartışmaların göbeğinde kalmış liderlerden biri daha.

ama dün verdiği tepkiden sonra inci sözlüğü takip ettiğinden şüphelendim. adam resmen ikinci entry olup;

anan zaaaa xd dedi. *