bugün

kadınlar ne ister

ideal erkekle, beyaz atlı prensle falan işi yoktur kadının. onlar sadece kendilerini sever, erkekleri değil. sadece erkeğin ona verdiklerini sevebilirler, bencildirler. hemcinsleriyle sürekli rekabet içinde oldukları için, kendisinin diğer kadınların önünde olmasını sağlayan erkekle beraber olurlar. kadın erkeğini kıskanmaz, sadece rakibeleri oyuncağını elinden almasın ister. elbette gün gelir oyuncak eskir, pili biter yahut, o zaman hayatın tam orta yerine 'kim alırsa alsın bunu' diyerek bırakıverir.

kadın güç ister, bu ister fiziksel olsun ister maddi yahut manevi, erkek kuvvetli olmalıdır. basit bir hastalık bile bazen onun erkeğinden soğumasına sebep olur. erkek ağlamamalı, zayıf düşmemelidir. statü sahibi erkek her zaman avantajlıdır fakat maymun yeni ve daha kuvetli bir dal bulduğu zaman onun yaftalarını hiç umursamayacaktır.

seni seviyorum dediğinde aslında bu bir duyguyu değil, bir isteği ifade eder: ''beni deli gibi sevmeni, tapmanı, ne istersem yapmanı istiyorum. senin köle benim de efendi olduğum bir hayat istiyorum. bana verebileceklerin bittiği ya da bana artık yetmediği zaman beni hiç uğraştırmadan, canımı sıkmadan, eğlencemi bozmadan usulca çekip gitmeni istiyorum''

kadın akıllı sevgili istemez. ayrılmak istediği zaman bunu dürüstçe söyleyemeyenler çeşitli bahanelere başvururlar. bunlar bazen çok saçma ve mantıksız olabilir. akıllı erkek eğer bir de seviyorsa bunlara çok güzel cevaplar vererek kadının yolunu keser. bu yüzden akıllı, düşünen, sorgulayan erkekle rahat edemez. çünkü böylesiyle oynamak zordur, eninde sonunda anlayacaktır gerçeği.

akıllı sevgili istemez ama bilgili, kültürlü adamdan faydalanmayı arzular. bu sebeple onu sevildiğine inandırır. bilgiye -aslında her türlü nimete- kolay yoldan ulaşmaya o kadar heveslidir ki interneti kullanmak bu kadar yaygınken yine de birilerinden dinlemeyi tercih eder. fakat bir süre sonra seviyor rolünü oynamak kendisini bunaltmaya başladığından, erkeğe 'gitme ama sevgili olmayalım, arkadaş kalalım' der. toparlayacak olursak bir çok kadın google gibi arama motoru şahsiyetli, vikipedia gibi kullanışlı bilgi yuvası bir erkek ister. ama onun kendisine dokunmaması şartıyla. çünkü hepimiz biliyoruz ki kızlar öküzü sever. cahil adam sevgilisi, bilgili olan akıl hocası olur.

' huzur istiyorum, sevgilim en iyi dostum olsun istiyorum' der fakat aslında kavga gürültüden hoşlanır. üzüntüsünü, sevincini en son beraber olduğu erkeğe söyler. boşuna 'en son babalarla kocalar duyar' dememişler. arıza çıkardığınız sürece değerli olursunuz, sevgi dolu erkek olunca sıkıcı herif!

ilgi ister, azıcık somurtsa güldürmenizi, şımartmanızı ister. fakat beklediğinin onda birini yapmayacak kadar bencildir. hastasınızdır, biliyordur fakat umursamaz. sonra da sizi rahatsız etmemek için aramadığını, mesaj atmadığını söyler. 'ne de olsa çok kötü olursan eve gidersin ya da hastaneye. o zaman da haberim olur' der. işin ilginç tarafı 'nasılsın' diye sormayan kadın, 'eve gelmedin mi daha' diye fırça atmayı çok normal bulur.

kadın merak etmek ister, bulmaca çözmek ister. kendinizi bir kitap gibi önüne serer ve tefsiri de eline tutuşturursanız, sizden soğur. fakat hayatına başka biri yanaştığı zaman gizeminiz de beş para etmez. ' korkuyorum senden, çok gizemlisin. katil de olabilirsin bağımlı da' diyerek kaçar. hatta bunu ıcığını cıcığını bildiği adama bile yapar.

sonuç olarak şeytanın aktüel yeryüzü şubesi olan kadın isimli bu varlık, tüm evrenin kendi etrafında dönmesini ister. sezai karakoç' un "Bir kadını al onu yont yont anne olsun" sözü gerçekleştiği zaman kadın başka bir kimliğe bürünür. fakat bu kez de yine değişen çok şey yoktur; kadın birini seviyordur artık ama o çocuğudur, erkeği değil. yani benim sevgili hemcinslerim; ikiden bir yapma, aşk yaratma, sevilme çabamız boşunadır. enerjimizi bu uğurda harcamanın bize tek getirisi yorgun kanatlarımızdır.

''Ellerimle kırdım bende kalan kanatlarımı; Kanatlarımı kanatmaktan geliyorum...''*
güncel Önemli Başlıklar