bugün

6 haziran 2009 efes pilsen fenerbahçe ülker maçı

öğlen saat 3 gibi yola koyulduk ekiple.
efes pilsen yönetiminin kazığı olaraktan fahiş fiyatlı biletlerimizi aldık ve zamanın geçmesini bekledik. efes pilsen'li taraftarlar ve fenerbahçe ülker'li taraftarlar aynı ortamda yemek yiyip şakalaşıyorlardı.
derken saat 19 gibi salona girdik.
bize ayrılan bölüm çok da fazla değildi ama sesimiz salonu inletiyordu.
takım sahaya çıktığında "şampiyon" nidalarıyla karşıladık hepsini. mirsad ve mrsiç kalbine vurarak bize eşlik etti.
maç başladı ve efes pilsen oyunu domine etmeye başladı. farkı hiç çift haneli rakamlara taşıyamadı ama özellikle de ilk 3 periyod maçın hakimi efes pilsen'di.
son çeyrek başladığında nefeslerimizi tuttumuştuk artık. herkeste maçı alacağımıza dair bir inanç vardı ve o inancın boşa çıkmadığı emir preldziç'in üçlüğü ile ortaya çıktı. maç kafa kafaya gelmişti. tam farkı açıyoruz derken efes pilsen'in kısa süreli 3'lük yağmuru başladı ve tekrar geriye düştük. son 60 saniyeye girildiğinde tabelaya baktığımı anımsıyorum. efes pilsen lehineydi skor. ve fark 4 sayıydı. hücum sırası da efes pilsen'deydi. yanımdaki arkadaşım "yok bu sefer olmayacak kanka" dedi. ağzımdan "yeter ki şu hücumdan boş dönsünler bu maçı uzatmaya taşırız" dedim. efes boş döndü ve emir preldziç yine alev topunu efes potasına yolladı. efes tribünlerinden "hassss....r" nidası duyuldu. sonra her şey rüya gibiydi. ergin ataman bu üçlük sonrası manasızca bir mola aldı ve topu orta sahadan başlatmaya çalıştı. mirsad kokuolisiz'in topunu çeldi. top will solomon'a geldi ve ona faul yapıldı. ilk şutu sayı oldu. maç beraberliğe gelmişti ve en kötü ihtimalle kaçırsak bile maç uzayacaktı. * * ikincisi ise kaçtı. sonra bir top kapma savaşı başladı. inanın o anda salondaki herkes nefesini tutmuştu. olanları korkuyla seyrediyorduk. topu mirsad'ın aldığını, onun da zaman kaybetmeden pas vererek damir mrsiç'e topu uzattığını, mrsiç'inde iÇERi drive etmek etmek varken belki de en iyi yaptığı şey olan üçlük şut attığını ve filenin sallandığını, arkamdan beni itenlerin kafamın üzerinden uçtuğunu, "yok bu sefer olmayacak kanka" diyen kankamın fenerbahçe benchinde oğuz savaş'a sarıldığını, akabinde benim de soluğu sahada aldığımı ve damir'e doğru koştuğumu anımsıyorum. tüm takım ve bizler çıldırmıştık. zıvanadan çıkmıştık. maç içinde bize sinkaf işareti yapanlara doğru giderken polis durdurdu bizi ve tribüne geri yolladı. sonra takım tribüne geldi. şov devam ediyordu. salondan yine "şampiyon" nidalarıyla çıktık. dönüşte bostancı sahilinde durduk ekiple. elimize efes pilsen biralarını aldık ve bizimkilerin özellikle de damir mrsiç'in şerefine yudumladık efes pilsen'i. tıpkı salonda olduğu gibi.
yarın abdi ipekçi'de serinin üçüncü maçına hala devam eden tarifi namümkün o sarhoşlukla gideceğiz ve farkı 3'e çıkarmaya çalışacağız. umarım maç sonunda efes'de bu yazıyı okuyan efes pilsen'lilerde yine sinirden köpürürler.