devletçilik

devletçilik ; devrimcilik yani köklü deşisimler getirebilme özelligine baglı bir ilke olarak gelmiştir. ataturk liberal politikaya inanmaktadır. sosyalist ulkelere ait devletçilikle ataturk devletçiligi cok farklı şeylerdir. o zamanki dunya ekonomik krizi patlak verince krizi atlatmak ve ulkeyi kalkındırmak için geçici olarak getirilmiştir.

"Bizim güttüğümüz devletçilik bireysel çalışma ve etkinliği esas tutmakla beraber, mümkün olduğu kadar az zaman içinde ulusu refaha, ülkeyi bayındırlığa eriştirmek için, ulusun genel ve yüksek yararlarının gerektirdiği işlerde özellikle ekonomik alanlarda, devleti fiilen ilgilendirmektir."

bunun daha sonra katı bir ilke haline getirilmesi inönü dikdatörlügü zamanında olmuştur. ataturk zamanında gecici olarak alınan krize yönelik tebirler ileriki zamanda bir ilke haline getirilip devletçilik adını alır. ataturk daha ılımlı bir devletcilik yandasıyken inönü totaliter rejimlerde olan devletçilikten yanaydı. ataturk ile inönü'nün arası totaliter tek partili bir devlet konusunda acılmıştir. ataturk cumhuriyet yanlısı ve serbest ekonomiden yanadır. ataturk öldükten sonra avrupa'da dikdatör rejimlerin bir benzeri turkiye'ye hakim olur. her dedigi kanun olan inönü, mussolini ve hitler vardır. 2.dunya savasından sonra dikdatörlüklerin yıkılması ve rusya'nın savastan sonra istanbul bogazı uzerinde hak iddia etmesi ile turkiye batılı ülkelerin yanına gecmeye baslar. fakat batılı ulkeler demokrasi yandası ve liberal ekonomi yanlısıdır. mecburen turkiye dikdatörlugunu bırakmak ve demokrasiye gecmek zorunda kalır.devletçilik o gunden sonra anayasa'da yazsa dahi uygulanmayan bir ilke olarak kalacaktır.

katı devletçilik deyiminin anlamı şu konuları okuduktan sonra daha iyi anlaşılacaktır

(bkz: varlık vergisi)
(bkz: Milli Korunma Kanunu)
(bkz: çiftçiyi topraklandırma kanunu)