gecenin hikayesi

Bugün iki tane italyan kadın, tabi dil bilmediğimiz ve tercümana ulaşamadığımız için translate üzerinden anlaşıyoruz herneyse o kadar çok konuştular ki...
Gerçekten türklerle çok benzerler. Bir şeyi ebesinin kızlık zarına kadar soruyorlar. Tam bir "çene" ler. Sayelerinde ilk öğrendiğim kelime safran oldu. Onu da anlayana kadar bin türlü ihtimalin etrafında döndük. Çeviri safranı nasıl mızrak olarak algıladı. Biz niye "ne yapacak lan götüne mi sokacak." Diye çirkinleşip, gülüştük. Kadın konumuzla alakası yokken ne diye safran istedi asla bilmiyorum.
işten sonra bir yarım saat beynim italyanca konuştu. Kulaklarımdan dumanlar ve zafferanolar çıktı. ( evet ben bunu daha çoook kullanıcaaam.) Bu kadar yorulduğum bir gün illa ki olmuştur.
Ama bugün sırat köprüsüden geçiş gibiydi. Hala çok yorgunum. Yarın psikolojim bozuldu izni almayı düşünüyorum. Vermeyecekler biliyorum ama yine de şansımı denemek istiyorum. Ben babasının piremsesi olamadım ama koçişosunun kraliçesi olup ne zaman bu elem ve keder dolu amelelik hayatıma son vereceğim bilmiyorum. Konu buraya nasıl geldi asla bir fikrim yok. Mazur görün lütfen
Herneyse...

Bu bi hikaye.

Bilgilendirme bitmiştir.