bugün

todor jivkov

1944’te Sovyet birlikleri tarafından işgal edilen Bulgaristan’da 1946’da yapılan referandum sonunda halk cumhuriyeti seçince, Kral 2. Simeon ve ailesi ülkeden ayrıldı. Sonrasında komünist parti yönetimi ele geçirdi. 1954’te Komünist Parti lideri Todor Jivkov’un 35 yıl süren iktidarı başladı. Jivkov yönetiminin son yıllarında, özellikle Türk azınlığa yönelik uygulamalar gündem oluşturdu. Toplama kamplarında binlerce Türk’e sistematik işkence uygulandı. Bunlardan Belene en çok tanınanıydı. Türklerin Bulgarca isimler almaya zorlanmasıyla dünya kamuoyunun dikkatini çeken bu süreç sonunda, ülkedeki onbinlerce Türk 1989’da Türkiye’ye göç etti. Türklerin göçü Bulgaristan yönetimini zor durumda bıraktı, ekonomik kriz büyüdü. Bu olaylardan kısa süre sonra Jivkov görevden ayrılmak zorunda kaldı. Diktatörler çağının sonuna gelinmişti. Komünizm döneminin sona ermesiyle Bulgaristan demokrasi ve piyasa ekonomisine geçiş yaptı. Uyum sağlanamadı ve sancılı bir dönem yaşandı. Bulgaristan siyasi istikrarsızlık ve grev dalgaları ile sarsıldı. Bulgaristan Sosyalist Partisi adını alan Komünistler, siyasette nüfuz sahibiydi. Reformlar konusunda elle tutulur bir ilerleme sağlanamıyordu. Bulgaristan 1997 sonrasında ise ivan Kostov’un başa gelmesi ile siyasi istikrara kısmen de olsa kavuştu.(1)
Yahudilerin gönül dünyasında Adolf Hitler’in karşılığı neyse Bulgaristan Türkleri içinde Todor Jivkov benzer şeyleri ifade eder. Çünkü Jivkov’un ismi Türklere zulümle özdeşlemiş, zulmün markası. Todor Jivkov 7 Eylül 1911’de Sofya’dan yaklaşık 60 kilometre uzaklıktaki Pravets köyünde doğdu. 1932’de Bulgar Komünist Partisi üyesi oldu. 1948 sonrasında merkez komitesinin üyesi seçildi. Bürokraside hızla tırmandı. 1954’te birinci sekreter 1962’de bakanlar kurulu başkanı, 1971 yılında ise devlet kurulu başkanı oldu. Atatürk’ün hayata gözlerini yumduğu gün olan 10 Kasım 1989’da bütün görevlerden ve 1990’da göz altına alındı. Kabarık bir suç dosyasından yargılandı. 33 yıl süren bir dönem böyle kapandı gitti. Jivkov’un 1953-1964 döneminde siyasetteki yükselişi nesil değişikliği ile ilgilidir. Değişik ekonomik denemeler ve büyük ağabey Sovyetler Birliği ile sıkı bağlar dönemidir. Yönetimi sırasında sürekli sosyalist modelin balonunu şişirir. Bu model fakat üç kez ülkeyi iflas eşiğine getirir. ilk ekonomik kriz 1960’da yaşanır. O zaman ülkenin altın rezervi gizlice Sovyetler Birliğine satılır. Ondan sonra 1977-1979 yılında Batılı bankalara 6 milyar dolar borçlanılır. Bu da ikinci krizdir.
Üçüncü kriz 1989 yılında olur. O sırada Bulgaristan’ın 11 milyar dolar dış borç ve 20 milyar dolar iç borcu vardır. Tarım iflas etmiş, asker, sanayi borçlu, döviz kaynağı yok. Bir tek istisna dışticaret şirketleridir. Onlar ise devlet istihbarat tarafından kontrol ediliyordu. Jivkov savcılar önünde ülkenin ekonomik çöküşünü itiraf eder ama bunu topluma açık bir şekilde yapmaz. Jivkov görevini kötüye kullanmaktan ve 26 milyon levadan fazla paranın yağmalanmasından dolayı da yargılanır. Türklerin ahı da tutmuştur. 1990 yılında Jivkov Bulgaristan Türklerinin zorla isim değiştirilmesi ve göçe sürüklenmesiyle suçlanır. 18 Ocak 1990’da tutuklanan Jivkov’a bir kaç ay sonra ev hapsi uygulansa da göstermelik olduğu ortadadır. 25 Şubat 1991’de yasadışı daire, araba, para dağıtımına ait dava açılmıştı. 1992’de Yüksek mahkeme Jivkov’u 21 milyon levanın yağmalamasından dolayı 7 yıl hapis cezasına çarptırdı. 1993’te ölüm kampları için dava başlatıldı. 1994’te Jivkov ve daha 22 kişi, sol işçi örgütlerine yardım sağlamak için 244 milyon levanın yağmalanmasından dolayı yargılanıyordu. Anayasa mahkemesi bu iki dava ile ilgili yağmalama suçları kabul etmemişti. Aynı şekilde isim değiştirme sürecine ait davada da aynı karar verilmişti. Jivkov 5 Ağustos 1998’de öldü.(2)

https://kafkassam.com/bul...ivkov-zulmu-hortladi.html

görsel