bugün

saçı sabunla yıkamak

saçtaki iyi kötü her şeyi söküp attığından saçı keçeleştiren eylem. temizler ama geriye hiçbir şeyi kalmamış kazık gibi bir saç bırakır...

babam zeytinyağlı sabun kullanıyor uzun zamandır. bir dönem "organik olacağım!!!" diye çıldıran ben, bu sabunu kullanmaya çalıştığımda saçımı açamadım. dalgalı + keçe saç ne demek biliyor musunuz? zulüm demek, ölüm demek !

tabii bir zaman sonra illaki alışıyor beden buna. o zamana kadar sönük, sabun artığı dolu saçla gezmek bana göre olmadığından paraya kıyıp 90 TL'ye 3lü şampuanlar alıyorum. ya da bir çılgınlık yapıp indirim bekliyor sonra delirmişcesine şampuan/krem/maske alıyorum. sevdiğim bir saç kremi vardı mesela kaldırdılar onu da. hüzünlendim yine...

işin kimya kısmına gelirsek;
sabunlaşma denilen bir tepkime var kimyada. basitçe yağ asidi + hidroksit = sabun olarak öğreniyoruz. esasında güçlü asit + baz tepkimeye girdiğinde tuz oluşturur. bazlara örnek verilirken genelde sabun örneği kullanılır ama aslında sabun kaba ifadeyle tuzdur. bazik tuz. tamamen tuz olarak nitelendirememe nedenimiz; güçlü asit + baz yerine zayıf asit + güçlü baz girenleriyle tepkime sağlamamız denilebilir.

2 ürünün birbirine girip ürün oluşturmasını sağlamak kolay görülüyor. esasında öyle ama; ay ben sabun yapcam diyip sodyum hidroksit alıp yağa katıp kaynatıp sabun yapmak o kadar kolay değil. köylü teyzelerimizin ellerinden öpülür bu durumda zira laboratuvar ortamında onların yaptığı sertlikte sabunla ulaşmak nedense çok zordur.

öte yandan;
şampuan/krem tipli temizleyiciler tamamen sabunlaşmaya dayalı ama içinde "kimyasal" olarak gördüğümüz pek çok madde barındırıyor. bunun koruyucusu var, parfümü var, rengi var, ismi cismi var. şöyle düşünün. bu ürünler o kadar masum olsa her üretimden sonra hayvan üstü testlerine tâbi tutulmaz. bu ne demek? oran değiştiği anda sıçtık demek. seri üretimlerde hata payı yükselir. maliyetin artmaması için hata yapılan ürün yine de satışa sunulur. hepsi yapıyor demiyorum ama geneli böyle.

bu yüzden; beyaz sabunla 'doğal' demek anlaşılabilir.

kimya her zaman iyi değildir. yemek yapmak da bir kimya ama patatesi fırında pişirdiğinde ortaya çıkanla derin yağda kızarttığında ortaya çıkan patates aynı değil. ikisi de karbonhidrat ama biri trans yağ içeriyor. yani rezalet bir şey yemiş oluyoruz kimyası açısından.

bunu da başka başlıkta açıklarım.

Uludağ sözlük kimya ordinaryusu doktoru profesöründen sevgiler.

edit: ayı gibi yazmışım* kaptırdım kendimi affedin.