bugün

uçurtma

günün birinde alzheimer olursam (ki herkes gibi olasıdır), en son unutacağım şarkıdır.
tabi ceylan ertem-cihan mürtezaoğlu coverını dinliyorum.

şarkıyı ilk bulduğumda, çok da başıma gelmeyen bir şeyi yaptım.
sanırım 3 gün boyunca.
evet evet tam 3 gün,tekrar tekrar açıp,izledim.
şarkıyı söylerkenki tavırlarını izleyince şarkının etkileyiciliği dört katına çıkıyor gibi.

şarkının anlamında mazoşizm etkileri çokça.

ondan haber almadan yola çıkamayacağından,
gözleri kamaşsa da, bir umut ışığını beklediğinden bahsetmiş.

bu bir uçurtmanın kaçışı olabilir de, olmayabilir de.
gökyüzünde onu aramak doğru olabilir de, olmayabilir de.
belki bu bir uçurtmanın kaçışı yada değil.
gökyüzünde onu aramak doğru olabilir de, olmayabilir de.

birini beklerkenki umutsuzluğun yanındaki içe gelen umuttan bahsetmiş.
bu ikilem yüzde elli yüzde elli bile değil belki.
belki yüzde bir.
belki sıfırın yanındaki küsüratlardanım, ama gözlerini kamaştıran o güneş ışığı hep onda doğmakta, demiş.
ve sonuca bağlamadan bitirmiş.
sonunu sizin yazacağınız esrarengiz filmler gibi.
gizemli bir hayatı seçmişseniz, şarkının derinlerine inebilirsiniz.

buyrun izleyin;

https://www.youtube.com/watch?v=Vw0-8PB3HBI