bugün

arçelik

yaklaşık üç sene önce buzdolabısını aldık bu firmanın. kendilerine fırsat buldukça lanet okuyorum çünkü aldığım buzdolabı üç seneyi zor gördü ve direk motoru bozuldu. çok afedersiniz ama aldığım günü ayrı, alman markası almayan aklımı da ayrı ..kmek istiyorum.

müşteri temsilcisini aradım. "yaz aylarında çok karşılaşıyoruz bu sorunla" vs. gibi bir cevapla karşılaştım. "eğer yaz aylarında sizin buzdolaplarınız bu kadar çabuk bozuluyorsa demek ki sorun biz de değil sizdedir" dedim. "şu aralar çok yoğunuz, en kısa zamanda size teknik servis göndereceğiz" dedi bana.

ürünlerinin ne kadar kalitesiz olduğunu kabul etmezler. benim buzdolabı içindeki besinlerimin bozulmasından dolayı maruz kaldığım maddi zararı kabul etmezler. bir sürü et, içki, süt ürünleri, meyve, sebze vs. vardı lan o buzdolabının içinde orospu çocukları. pişmiş kelle gibi "çok yoğunuz" demesini iyi biliyorsunuz. çok yoğunsan eğer demek ki senin ürettiğin buzdolaplarının çabuk bozulduğundandır.

çok afedersiniz ben bir .arak yedim başkası yemesin, almayın arkadaş bu şirketten bir şey. hatta sadece arçelik markasından da değil bu şirkete bağlı Beko, Altus, Elektra Bregenz, Bloomberg, Arctic, Leisure, Flavel ve Tirolia vs. gibi markalardan da almayın çünkü bunların üreticisi de arçelik. ha alırsın almasına da 2-3 seneye kalmaz teknik servis görürsün.

ne güzel bosch, siemens gibi dünyaca ünlü, kale gibi sağlam ürünler üreten alman firmaları var. biraz pahalı ama en azından aldığın ürünü uzun yıllar kullanırsın. bizim şark kurnazı türk firmalarının sattığı ürünler gibi 2-3 seneye bozulmaz en az 10 sene dayanır. sonuçta almanlar bir şeyin sanayisine girişiyorlarsa onu dört dörtlük yaparlar. bizimkiler gibi yarım yamalak yapmazlar. bozulursa da utancından o ürünü alır sana yenisini verir. sırf isimlerinin vermiş olduğu güven duygusu zedelenmesin diye. yukarı da söyledim bir daha söylemek istiyorum;

"alman markası almayan aklımı .ikeyim"