bugün

kadınların bilime ve insanlığa katkıları

iskenderiyeli hypatia
http://en.wikipedia.org/wiki/Hypatia
marie curie
http://tr.wikipedia.org/wiki/Marie_Curie
florence nightingale
http://tr.wikipedia.org/wiki/Florence_Nightingale
ursula le guin
http://tr.wikipedia.org/wiki/Ursula_K._Le_Guin
wirginia woolf
http://tr.wikipedia.org/wiki/Virginia_Woolf
http://tr.wikipedia.org/wiki/Ayn_Rand
http://tr.wikipedia.org/wiki/Alice_Guy-Blach%C3%A9
http://smegilmezer.blogsp...latan-kadn-doktorlar.html

bir de ortaçağ avrupasında bilimle haşır neşir pek çok kadının cadı diye yakıldığını ve adlarının günümüze ulaşamadığını düşününce bir sürü örnek vardır elbet.
ve 18. yy a kadar pek çok kadın yazarın isimlerine karşı ön yargı oluşmasın diye kimliklerini saklayıp erkek ismiyle kitap çıkarttıkları tahmin edilebiliyor.

tüm bunları birleştirsek bile toplamda kadın yazar/filozof/bilim adamı/sanatçı sayısı erkeklerden az oluyor diyebilirsiniz. lakin kadın kamyon şoförü, inşaat işçisi, bakkal, esnaf sayısı da azdı. yani demem o ki zaten kadın mesleki hayata ne kadar karışabiliyordu ki akademik hayata karışabilsin?
lütfen bu tarz sorularla ortalığı karıştırıp 5 tane kadın besteci sayamazsın ekikiki diye gülmeden önce sanayi devrimine kadar kadınların mecburen ataerkil hayata uyum sağladığını, işler fiziksel güç gerektirdiğinden ve kadın zaten çocuk doğurmak ve bakmakla yükümlü sayıldığından 7/24 evde çalıştığını unutmayınız.
illa ki bu konulara cevap arayanlar için :
http://www.kitapyurdu.com/kitap/default.asp?id=90660
torstein tam olarak kadın sorununu anlatmasa da genel olarak burjuvazide gösteriş , boş zamanın ve bir kimseye bağlı aylak sayısının onun prestijini artırmasının açıklamasını yapıyor.
günümüzde bile devam eden anlayışa göre bir erkeğin karısını çalıştırması şöyle dursun, kadın evde oturuyor üstüne bir de 5000 tane ne işe yaradığı belirsiz hizmetçi şoför bahçıvan aşçı tutuluyorsa o erkeğin şanını simgeler hale geliyor. nasıl ki eviniz arabanız varlıklarınız üzerinden gösteriş ve toplumsal saygı elde ediyorsanız bir zamanlar da çalışan erkeğe bağlı aylaklık yapan insan sayısı bir gösterişti. bu da eğitimli olduğu halde çoğu kadının üretememesi ve insanlığa katkı yapamamasının başlıca sebebidir. herkes fakir değildi, burjuvalar da vardı lakin burjuvaların kızları da resim, edebiyat gibi romantik şeyler üzerine eğitim alıyor, görgü kurallarını öğrensin diye mektebe gidiyor, düzgün giyinmeyi, konuşmayı öğrenip terbiye edildikten sonra saygın bir beyle evlendiriliyordu. yani sanayi devrimine kadar hatta 20..yy a kadar kimse kadınını çalıştırmıyor, çalıştırmayı bir yoksulluk rezillik belirtisi sayıyordu.
iş böyle olunca kadınların ya anneliği, evlenmeyi ve normal hayatını devam ettirmeyi ya da bilimi sanatı seçip birinden vazgeçmesi gerekiyordu. erkeklerdeyse tam tersine bir bilim adamının, mühendisin, filozofun, hekimin gayet rahat bir aile hayatı 3-5 çocuğu olabiliyordu. nasılsa çocuk bakımı da üstüne vazife olmadığından ; kişisel hayatından fedakarlık yapmadan bilimle uğraşabilirdi herhangi bir erkek.
şimdi her şeyi kadının üstüne yıkan hala günümüzde bile 'ben eve geldiğimde sıcak yemeğim hazır olmayacaksa napayım öyle karıyı?' diyen erkeklerin çoğunlukta olduğu bir ülkede kalkıp da aynı insan sözlüğe gelip 'niye kadın bilim adamı yok ha ha ha kadınlar aptal' demesin bu kadar iki yüzlü olmayın. normal hayatta okuldaki kadın akademisyenlere bile '40 yaşında hala bekar, kafayı bize takıyo o yüzden , çok agresif, kadınlar gitsin normal bir meslek edinsin akademik hayata karışmasın' diyen insanlar lütfen online hayatta 'neden kadın filozof yok?' iki yüzlülüğünü yapmasın. siktir olsun gitsin.