doktorluk

--spoiler--
Türk halkının doktorlarından nefret etmesi, genel olarak 'okumuş' kesime karşı Türk Halkı'nda görülen halin doktor örneğine yansıması sözlüğün popüler konularından da birisi. Yazılmış olanları okudukça ne diyeyim, nereden başlayayım bilemedim. En iyisi tane tane gidelim.



Birincisi, bu doktor denen zevatın nereden geldiğini zannediyorsunuz siz kuzum? Yalıtılmış özel bölgelerde klonlama ile üretildiğini falan mı düşünüyorsunuz, yoksa mars'tan falan geldiklerini mi? biraz hafızanızı zorlarsanız o beyaz önlüklülerden hiç olmazsa bir-iki tanesinin mahalleden oyun arkadaşınız, okulda sıra arkadaşınız olduğunu kolayca hatırlayabilirsiniz. Yani siz nereden geldiyseniz onlar da oradan geldi. Yani toplumun genel kalitesi neyse onlarınki de o kadar.



ikincisi, evet, çok şaşıracaksınız biliyorum ama doktorlar bu işi para için yapıyorlar. Şaşırmayın, çünkü bu onların mesleği. Hayatlarını idame etmek, çoluk çocuklarına bakmak için para kazanmak zorundalar ve bunu da bir mühendis, bir mimar, bir öğretmen nasıl yapıyorsa aynı şekilde yapıyorlar, yani bilgilerini satıyorlar. Yani sebil çalışmıyorlar...



Üçüncüsü, sizin gibi onlar da 80 sonrasında, Özal'ın neoliberal politikaları empoze edilerek büyüdüler, paranın en kutsal değer olduğu öğretildi onlara da. Şimdi ise birileri çıkıyor ve diyor ki, herkes kapitalist olabilir, ama sen sosyalist olacaksın. Vay be, ne güzel...



Dördüncüsü, doktorlar çok eğitim görüyorlarmış şeklinde dudak büken arkadaşlara gidiyor. Eğer 70 civarında bir iq'nuz ve ilkokul birinci sınıf seviyesinde bir matematik bilginiz varsa basit bir hesapla (6-4=2) görebileceğiniz gibi onlar herkesten daha fazla üniversite okuyorlar. Buna beş (sanırım çoğu dört yıla düştü) yıllık uzmanlık ve bir kısmı için üç yıllık yandal süresini de eklerseniz bu süre bazıları için on dört yıla kadar çıkıyor.



Beşincisi, bu da doktorlar çok zor şartlarda çalışıyormuşsa dudak büzen arkadaşlara gitsin bari. Bu arkadaşlardan - buraya dikkat - herhangi biri hayatında hiç 33 (yazıyla otuz üç) saat aralıksız çalışmış mıdır acaba? Bir denesinler, sonra da bunu ayda on kez yapmaya çalışsınlar. Kolay değil mi?

ya da ondan geçtim, çıksınlar Yüksekova'nın bir köyünde 1,5 sene çalışsınlar, bakalım hoşlarına gidecek mi?



altıncısı, doktorlar güler yüzlü değilmiş. Bugün yoğun çalışan bir marketteki kasiyer bile size it gibi davranırken (diğer devlet dairelerinden bahsetmiyorum bile) iki gündür uyumamış ve akşama kadar 60-100 hastaya bakmak zorunda olan adamdan güler yüz bekliyorsunuz ha. Çok beklersiniz.



Yedincisi, en eğlencelisi bu, sağlık sistemindeki aksaklıklardan doktorları sorumlu tutan arkadaşlar, alkışlar size. Sağlık sisteminin oluşturulmasında değil doktorların, onların örgütü türk tabipler Birliği'nin bile fikri sorulmaz.

Türkiye'de sağlık sistemi oy hesaplarına dayalıdır. AKP iktidarı da bunun en somut örneğidir, oy uğruna yaptıkları ile bu ülkeyi her sene 50 milyar dolar zarara uğratıyorlar, farkında mısınız? Tam gün yasası denilen komedinin tek amacının doktor işgücünü ucuzlatıp sağlıkta özelleştirme sürecini hızlandırmak olduğunu, bugün önünü arkasını düşünmeden bunları alkışlayan sizlerin birkaç yıl sonra yediğiniz kazığın acısını nasıl çekeceğinizi anlatırdım ama boş verin.



Evet, Türk halkı doktoru sevmez, ama tuhaftır, cebinden çekilip alınan paralarla yedi kuşak akrabasını zengin edenleri sırtında taşır.
--spoiler--