mavi saçlı kız

6. veya 7. sınıfta bir arkadaşımdan 'çok güzel kitap' diye duyup babama ilk defa baba ben kitap almak istiyorum dememle başladı mavi saçlı kız serüvenim.

ardından kitaba başladım kahramınımız burçak lösemi hastalığına tutuluyor bu hastalığı bir kez yeniyor fakat sonra bir daha nüksediyor ve mavi saçlarıyla sonsuzluğa kavuşuyor.

ana karakterin burçakla aramda çok büyük benzerlikler olduğunu farkettim burçak büyüdükçe 15'ten daha büyük olmaya başlayınca bazı davranışlarına anlam verememeye başladım ama
günlüklerinde yazdıkları yazılar, anıları, hissettikleri öyle gerçekçiydi ki bazı şeylere anlam veremesem bile duygulanmışımdır.

özellikle hakan ile olan münasebetine.

geçenlerde yine elime alıp rastgele bölümler okudum özellikle son sayfalardan biraz daha büyük bir burçak görmek istiyordum anlayacağınız okuduktan sonra daha az vurucu gelmesini bekliyordum ama yılların getirdiği empati anlayışından mıdır ? bilinmez daha bir manalı gelmeye başladı burçağın günlükleri.

yaşı her ne olursa olsun herkesin bu kitabı okumasını şiddetle tavsiye ederim romanlarda kurgu ne kadar gerçekçi olursa olsun buradaki olay yaşanmış var mı daha ötesi bunu gerçekten genç bir kız kaleme almış o da sizin geçtiğiniz yollardan geçmiş.

o da yanlış kişiye gönlünü kaptırmış veya sevdiğini zannettiği kişiden uzaklaşmış.

son olarak spoiler vermesem olmaz diye düşünüyorum burçak sıradan bir 15 - 16 yaşındaki genç kız değildi her ne kadar bazı günlüklerindeki yazılar sıradan ergen sorunları gibi görünse de cümlelerini iyi takip ederseniz bazı yazıları 15 yaşında yazmış olmasına şaşırırsınız.

lösemi onu inanılmaz olgunlaştırmıştı sanırım bunda bir gün öleceğini kabullenmış olmasının etkisi büyüktür.

--spoiler--

Neden hepimiz hayatı dolu dolu yaşamak yerine, hayatı monoton bir halde yaşıyoruz. Eğer yaşamak buysa biz yaşamıyoruz. Muhakkak bir şeylerin elimizden kayması ve acı günler mi yaşamamız gerek sanki? Bunlar ders olmadan anlayabilsek yaşamın değerini, her şey çok daha güzel olurdu.

--spoiler--