bugün

fenerbahçe

"Ece Görgün"'ün yazısından alıntıdır;

Şunda bir hemfikir olalım önce: şikeyi camialar ve onların şanlı tarihleri değil, kişiler yapar. Kişilerin yaptığı soysuzluklar, gafletler ve hıyanetler bir kulübün şampiyonluk sayısını, oynadığı kümenin derecesini, tüm zamanlar total puanını değiştirebilir belki ama bizim ne o renklere olan aşkımız, ne de o camianın büyüklüğü üstünde bir etkisi söz konusu olamaz.

Dolayısıyla sarı-lacivert renklere gönül verenler anlamalı ki bugün sorgulanan da bunlar değildir. Ve Fenerbahçenin değerlerine leke sürecek bir şey varsa bu asıl, ortada işlenen bir suç varsa eğer bunun cezasız kalmasıdır. Şampiyonluk denen şey 1 seneden, bir kupadan ibarettir ama ama geride 100 küsur senelik bir geçmiş ve sayısız kupa vardır. Muhafaza edilmesi gereken geçmistir ve gelecektir. Bunun için gerekirse bu günden elbette vazgeçilebilir.

Biliyorum, bugünden vazgeçmek, eldekini kaybetmek gibi kavramlar zamanın ruhuna uygun düşmüyor. Vahşi kapatilizmin kişiliklerimize enjekte ettiği "ne olursa olsun kazan, başarılı olmak için her yol mübahtır" söylemlerine uymamak sanki artık doğamıza aykırı bir şey. Haksız kazancın kötü bir şey olduğu, alınterinin, dürüstlüğün kutsallığı, başkasından gaspedilen hakkın haram olduğu gibi modası geçmiş klişeler artık eski Yeşilçam filmlerinin bir köşesinde kaldı yalnızca.

Ama sokağa dökülmeye hazırlanan Fenerbahçe taraftarları kendilerine sormalı: Çocuklarına bırakmak istedikleri Fenerbahçe, kendi iktidarlarını ve hırslarını futbolun, klüplerinin önüne koymuş 3-4 adamın sporun ruhuna aykırı eylemleriyle şampiyon olmuş bir Fenerbahçe mi? Bu adamlar suç işledilerse, Şampiyonlar Ligi hatırına yanlarına kâr mı kalmalı?

Hadi öyle oldu. Yıllar sonra biri çıkıp itiraf ettiğinde şikeyi. Bu adamı savunmak için sokağa çıkıp yürüdüğünü hatırlayıp utanmayacak mısınız? Çocuğuna Fenerbahçenin büyüklüğünü, geçmişini anlatırken sıra 2010-2011 sezonuna geldiğinde ne söyleyeceksin?

"Sen ne dediklerine bakma çocuğum, biz o sene şike şike şampiyon olduk. Unutma, kazananlar hep haklıdır. Tarih hep kazananları yazıyor bak. Zaten tarihi de kazananlar yazar genelde. Anlayacağın başarıya ulaşmak için fırsat buldun mu kullanacaksın. Hile yapmışsın, başkasına haksızlık olmuş. Bırak bunları kaybedenler düşünsün. Kazananlar geriye bakmaz, daima ileriye bakar"

Kusura bakmayın, ben çocuğuma bunları söylemek istemezdim. Ortada suç varsa, bir ceza da olmalıdır. Zaten çok fazla görmezden geldğimiz bu basit kuraldan hiçbir şey uğruna vazgeçemeyiz. Ben ortada bir suç var diyecek konuma, bilgiye, kanıta sahip değilim elbette. Olasılıklar üstüne konuşuyorum. Peki siz ortada bir suç olmadığına dair kesin bilgiye ve kanıta sahip misiniz? Sokağa dökülmeden önce bunu bir düşünün derim...
güncel Önemli Başlıklar