bugün

halil berktay

bu dinciler o müslümanlara benzemiyor adlı kitaptan :

doç. dr. halil berktay, genel olarak taraf gazetesi'nde kaleme aldığı yazılarını, weimar türkiyesi adlı kitapta topladı.
kitabı okuduğunuzda ilk dikkatinizi bir isim çekiyor : doğu perinçek ! nasıl hasan cemal'in bir ilhan selçuk saplantısı varsa, kitabı okurken halil berktay'da da bir doğu perinçek kompleksi olduğu duygusuna kapılıyorsunuz.
doğu perinçek'e ağır ithamlarda bulunurken, sanki o dönemlerde yanında kendisi yokmuş gibi yazıyor.
örneğin bu zat dediği doğu perinçek'in dergisinde 1980lerin ikinci yarısından sonra pkk'ya övgüler dizildiğine dikkat çekerken (sf 15 ) sanki kendisinin 2000'e doğru'nun yayın kurulu üyesi ve ankara temsilcisi olduğunu unutmuşa benziyor.
sadece bu değil, örnek olaylar çok.
1968 1971 yılları arasında proloter devrimci aydınlık dönüşümünün sorumlusu olarak salt perinçek'i görüyor. okurken " acaba halil berktay hafıza kaybına mı uğradı ? " diye düşünmekten kendinizi alamıyorsunuz. akademi solculuğunu aydınlık hareketine sokup abd'den (yale üniversitesi'nden) getirdiği sovyet sosyal emperyalizmi teorisiyle hareketi bölen halil berktay ( ve düşünsel yoldaşı şahin alpay) değil miydi ?
abd'den maocu labour party'nin ateşli ve dogmatik taraftarı olarak türkiye'de dönen, h. berktay değil miydi ? 1969 çin komünist partisi 9. kongresinde lin biao tarafından sunulan raporu ingilizce'den türkçe'ye çevirip sovyetler birliği'ne en ağır sözlerle saldıran h. berktay değil miydi ? ( türkiye sosyalistlerini bölen abd destekli maoculuk, araştırma konusu olmalıdır) peking review'u elinden düşürmeyen halil berktay, bugün dünü unutmuş gibi yazıyor, sanki orada değilmiş gibi kalem kıvraklığı yapması da ayrı bir hüneri galiba.
h. berktay kitabında, perinçek'in tiikp'sine de ağır sözler ediyor. tiikp savunmasından, mamak yargılamalarından alıntılar yapıyor. bunları okuyan, h. berktay'ın aynı örgütün önemli teorisyenlerinden biri olduğunu düşünemez bile.

12 mart 1971 askeri darbesi öncesi, h. berktay aydınlıkçılara bir el kitabı yazıp dağıttı : bir devrimci işkencede nasıl tavır almalıdır ? ( poliste ve işkencede ihtilalci tutum ). " gerekirse işkencede şerefiyle ölebilmelidir. " diye yazdı.
sonra darbe oldu, h. berktay gözaltına alındı ve örgüt hakkında polise en çok bilgiyi o verdi.
poliste çözüldüğü için perinçek ve arkadaşları h. berktay'ı örgütten kovdular. insan düşünmeden edemiyor, acaba h. berktay o günlerin intikamını mı alıyor ?

sayfa 284 - 285.