bugün
- icardi190527
- hamas bir terör örgütüdür15
- suriyeliler suriye'ye dönsün12
- vatandaşlık farkı alan otel24
- bir kadının yemek ısmarlaması15
- erkeğe ne hediye alınır34
- futbolcu ismiyle nick almak12
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız19
- anın görüntüsü13
- icardi1905 silik olsun kampanyası19
- şehirler arası aşk yaşamak9
- true'nin porno arşivi kaç gb8
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler10
- aleyna tilki10
- sözlük kızından gelin olmaz21
- herkes güncel fiyatını yazabilir mi9
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim22
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın14
- sözlük yazarlarının tatlıları8
- alınan en güzel iltifat14
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim9
- cumaya gidenlerin çok azalması10
- bik bik'in balona binmesi34
- en yaşlı özelliğiniz9
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim23
- sabah aç karnına içilen bira13
- ideal duş alma sıklığı14
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi13
- artificialintelligence9
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız9
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım14
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı23
entry'ler (16)
"Kadınlar sevilmek için yaratılmışlardır. Anlaşılmak için değil."
Semptomları şöyledir:
1- Aşırı bir Atatürk takıntısı.
2- Bu tarikattaki insanlar, aynen dünyanın sonunun geldiğine kendini inandırarak çıldıran tarikattaki insanlar gibi Türkiye'nin sonunun geldiğine kendilerini inandırarak çıldırmışlardır.
3- Ulusalcı tarikat, hayatı aşırı dindarlara özgü bir fantastik tablo içinde algılar. Onlara göre de dünyada iyi ile kötü arasında final mücadele yaşanmaktadır. Onlara göre karşılarındaki güç şeytandır. Bu, final mücadelesidir. Çünkü yapılan mücadele onların kafasında Türkiye'nin sonunun gelip gelmeyeceğini belirleyecek nihai kavgadır. Ölüm kalım meselesi, nihai kavga haline getirdikleri hayat hakkında bu delilik sınırındaki insanlar akla gelmeyecek her türlü çılgınlığı her an yapmaya hazırdırlar. Onlara bu aşamada normali anlatmaya çalışmak imkansızdır.
4- Hastaların bir bölümü geçmişte yaşar. Bugün onların beyninde hayli dumanlı vaziyettedir. Onlar için bugün şeytan ile mücadelenin kaotik halidir. Rahat oldukları, kendilerini sakinleştiren yaşam; geçmişin yani Atatürk'ün yaşadığı günlerdeki ortamdır. Bu nedenle tarikatın aşırı eğilimli üyeleri kendilerini Atatürk gibi görür. Kendilerini Atatürk olamayacak kadar aşağı düzeyde görenler ise eski dönemin kıyafetlerini giyer ve eskinin hatıralarıyla yaşarlar.
1- Aşırı bir Atatürk takıntısı.
2- Bu tarikattaki insanlar, aynen dünyanın sonunun geldiğine kendini inandırarak çıldıran tarikattaki insanlar gibi Türkiye'nin sonunun geldiğine kendilerini inandırarak çıldırmışlardır.
3- Ulusalcı tarikat, hayatı aşırı dindarlara özgü bir fantastik tablo içinde algılar. Onlara göre de dünyada iyi ile kötü arasında final mücadele yaşanmaktadır. Onlara göre karşılarındaki güç şeytandır. Bu, final mücadelesidir. Çünkü yapılan mücadele onların kafasında Türkiye'nin sonunun gelip gelmeyeceğini belirleyecek nihai kavgadır. Ölüm kalım meselesi, nihai kavga haline getirdikleri hayat hakkında bu delilik sınırındaki insanlar akla gelmeyecek her türlü çılgınlığı her an yapmaya hazırdırlar. Onlara bu aşamada normali anlatmaya çalışmak imkansızdır.
4- Hastaların bir bölümü geçmişte yaşar. Bugün onların beyninde hayli dumanlı vaziyettedir. Onlar için bugün şeytan ile mücadelenin kaotik halidir. Rahat oldukları, kendilerini sakinleştiren yaşam; geçmişin yani Atatürk'ün yaşadığı günlerdeki ortamdır. Bu nedenle tarikatın aşırı eğilimli üyeleri kendilerini Atatürk gibi görür. Kendilerini Atatürk olamayacak kadar aşağı düzeyde görenler ise eski dönemin kıyafetlerini giyer ve eskinin hatıralarıyla yaşarlar.
jakoben zihniyetlerin, kendi iktidarlarını korumak için, tarihi gerçekleri saptırarak, onları topluma yanlış öğreterek, kendilerine karşıt olarak filizlendiğini gördükleri fikirleri yok etmek amacıyla ortaya attıkları zırvalama türleridir.
zırva olduklarından hiçbir fikri temele dayanmamaktadır doğal olarak bu söylemsiler.
vatan, millet, sakarya! haydi, ileri!
benzerleri için;
(bkz: şeriat geliyor).
(bkz: ülkeyi satıyorlar).
zırva olduklarından hiçbir fikri temele dayanmamaktadır doğal olarak bu söylemsiler.
vatan, millet, sakarya! haydi, ileri!
benzerleri için;
(bkz: şeriat geliyor).
(bkz: ülkeyi satıyorlar).
çözümlemenin, hissiyatın duayeni, her bir yapıtı klasik, rus dahisi.
damakta hoş bir tat bırakır, öküzgözü üzümünden yapılan şaraplar.
the smiths'ten sonra eski tadını yitirmiş de olsa "karizma"dır yine de.
herbirinin gözleri yakmadığını ileri sürdüğü, kepeğe karşı da oldukça etkili şampuanlardır.
müziğin ulaşmış olduğu en son noktadır...
vahşi duygulardan beslenen ilkel ötesi ideolojimsi...
mozzarella peynirinin varlığını borçlu olduğu güzel süt.
pizzada anlamını bulsa da, tekbaşına da oldukça lezzetli olan, harika bir manda sütü ürünü.
türkiye'de savunmanın pek bir zor olduğu kavram. her türlü iftira ile karşılaşmanız olasıdır ondan yana olduğunuzda.
mozzarella'nın anlamını bulduğu enfes karın doyurucu.
engin ardıç'ın "Muasır" başlıklı yazısında irdelediği ideoloji.
Muasır
Hani "muasır medeniyet seviyesi" var ya, işte o...
"Çağdaş uygarlık düzeyi" demek, hepsi bu.
(Basında bu kelimeyi "muassır" şeklinde yazan cahil arkadaşlarımız da vardır. Üstelik de yaşını başını almış adamlardır bunlar.)
Atatürkçülük bu demektir, başka bir şey de değil.
Bu kavram son derece değişken bir kavramdır. Dün muasır olan bugün değildir, yarın da olmayacaktır.
Değişken olduğu, donuk olmadığı için de modası geçmez, eskimez, otuzlu yılların liderleri yokolur giderler, Atatürk ölmez!
Üstelik Atatürk "hayatta en hakiki mürşit ilimdir" demiştir ama, "başka mürşit yoktur" da dememiştir ha!.. "Daha az hakiki" olan başka mürşitler de bulunabilir...
Atatürkçülük'te demokrasi yoktu, çünkü otuzlu yıllarda "moda" yelleri totaliter rejimlerden yana esmekteydi.
Dolayısıyla, bugün de aynı rüzgârı estirmeye çalışan "Kemalistler" çağdaş değildirler.
Daha da açık konuşalım: Atatürk, Kemalist değildi!
Kemalizm, Atatürk'ü kendi amaçları doğrultusunda "kullanmak" isteyen faşist bürokratların uydurduğu bir ideolojidir.
Atatürkçülük, bir ideoloji değildir, bir dünya görüşüdür.
Laiklik de, kendi başına bize hoş göründüğü için değil, çağdaş yaşama tarzının, çağdaş uygarlık düzeyinin vazgeçilmez bir unsuru olduğu için gereklidir.
Devlet kapitalizmi, otuzlu yıllarda çağdaş gibi görünüyordu, bugün değildir.
Şapka giymek, o dönemde modaydı, bugün değil.
Bugün şapkayla gezene Atatürkçü demezler, "tapon" derler yani...
Muasır medeniyet uyarınca o zamanlar vals ve tango yapılırdı, bugün yapana yalnızca "nostaljik" deniyor.
"Atatürk'ün giyindiği gibi giyinmeye çalışana" da düpedüz ahmak derler. Diyelim baklavalı kazak buldunuz, gidip bir de golf pantolon mu diktireceksiniz? Atatürk 1936 model arabayla gezerdi, arayın bulun da "rektifiye" ettirip binin bakalım!
O dönemde Medeni Kanun gösteriyordu çağdaşlık düzeyini, tek eşlilik, miras paylaşımında eşitlik, falan filan.
Bugün, örneğin "eşcinsel evliliklerine izin vermek" çağdaşlık! Avrupa bu düzeyde.
Nasıl, bu sizi irkiltti mi? Demek ki Atatürkçü değilsiniz.
Siz olsanız olsanız "ismetçi" olursunuz.
O da Atatürk'ün başbakanıydı, Fethi Okyar ve Celal Bayar da... O da Atatürk'ün silah arkadaşıydı, Fevzi Çakmak da... Üstelik birincisi yalnızca orgeneral, ikincisi mareşaldi, mareşal!
Sizin Atatürk'ünüz hangisi?
Ölümünün üzerinden daha bir yıl geçmeden ve de utanmadan paralardan resimlerini kaldıranların Atatürk'ü mü yoksa? Benimki o değil.
Bana da utanmadan "Atatürk düşmanı" diyen dangalaklar, azıcık anladınız mı?
http://www.sabah.com.tr/2...4F40AB7A327251DCC4C9.html
Muasır
Hani "muasır medeniyet seviyesi" var ya, işte o...
"Çağdaş uygarlık düzeyi" demek, hepsi bu.
(Basında bu kelimeyi "muassır" şeklinde yazan cahil arkadaşlarımız da vardır. Üstelik de yaşını başını almış adamlardır bunlar.)
Atatürkçülük bu demektir, başka bir şey de değil.
Bu kavram son derece değişken bir kavramdır. Dün muasır olan bugün değildir, yarın da olmayacaktır.
Değişken olduğu, donuk olmadığı için de modası geçmez, eskimez, otuzlu yılların liderleri yokolur giderler, Atatürk ölmez!
Üstelik Atatürk "hayatta en hakiki mürşit ilimdir" demiştir ama, "başka mürşit yoktur" da dememiştir ha!.. "Daha az hakiki" olan başka mürşitler de bulunabilir...
Atatürkçülük'te demokrasi yoktu, çünkü otuzlu yıllarda "moda" yelleri totaliter rejimlerden yana esmekteydi.
Dolayısıyla, bugün de aynı rüzgârı estirmeye çalışan "Kemalistler" çağdaş değildirler.
Daha da açık konuşalım: Atatürk, Kemalist değildi!
Kemalizm, Atatürk'ü kendi amaçları doğrultusunda "kullanmak" isteyen faşist bürokratların uydurduğu bir ideolojidir.
Atatürkçülük, bir ideoloji değildir, bir dünya görüşüdür.
Laiklik de, kendi başına bize hoş göründüğü için değil, çağdaş yaşama tarzının, çağdaş uygarlık düzeyinin vazgeçilmez bir unsuru olduğu için gereklidir.
Devlet kapitalizmi, otuzlu yıllarda çağdaş gibi görünüyordu, bugün değildir.
Şapka giymek, o dönemde modaydı, bugün değil.
Bugün şapkayla gezene Atatürkçü demezler, "tapon" derler yani...
Muasır medeniyet uyarınca o zamanlar vals ve tango yapılırdı, bugün yapana yalnızca "nostaljik" deniyor.
"Atatürk'ün giyindiği gibi giyinmeye çalışana" da düpedüz ahmak derler. Diyelim baklavalı kazak buldunuz, gidip bir de golf pantolon mu diktireceksiniz? Atatürk 1936 model arabayla gezerdi, arayın bulun da "rektifiye" ettirip binin bakalım!
O dönemde Medeni Kanun gösteriyordu çağdaşlık düzeyini, tek eşlilik, miras paylaşımında eşitlik, falan filan.
Bugün, örneğin "eşcinsel evliliklerine izin vermek" çağdaşlık! Avrupa bu düzeyde.
Nasıl, bu sizi irkiltti mi? Demek ki Atatürkçü değilsiniz.
Siz olsanız olsanız "ismetçi" olursunuz.
O da Atatürk'ün başbakanıydı, Fethi Okyar ve Celal Bayar da... O da Atatürk'ün silah arkadaşıydı, Fevzi Çakmak da... Üstelik birincisi yalnızca orgeneral, ikincisi mareşaldi, mareşal!
Sizin Atatürk'ünüz hangisi?
Ölümünün üzerinden daha bir yıl geçmeden ve de utanmadan paralardan resimlerini kaldıranların Atatürk'ü mü yoksa? Benimki o değil.
Bana da utanmadan "Atatürk düşmanı" diyen dangalaklar, azıcık anladınız mı?
http://www.sabah.com.tr/2...4F40AB7A327251DCC4C9.html
pek bir "leziz", ağız sulandıran yemekler grubunun üyesi.