bugün

entry'ler (48)

reklam arası aşk

sevgilisi dizi filmleri çok seven adamın yaşadığı durumdur. sevgili, diziyi kaçırmamak için telefon görüşmelerini kısa tutar ve reklam girdiğinde arar. adam ise bundan yakınmaz. çünkü karşılıklı anlayış vardır. ilişkilerinde sorun yoktur.

birkaç yazarımızın bir anda kafayı seksle bozması

seksi hayatin bir parcasi olarak degil, hayatini seks muhabbetinin bir parcasi olarak yasayan insanciklarin arkadas cevreleriyle yaptiklari (ve tamamini rahatca yapamadiklari) gunluk muhabbetlerini sozluge tasima isteginin bir sonucudur. gunluk hayatta baska bir sey konusamadiklari gibi buradada baska bir sey yazamazlar.

celda 211

izlenmesi gereken çok başarılı bir ispanyol yapımı hapishane filmi.

sevgilisine mezarlıktan çiçek koparan adam

sevgilisiyle buluşmaya giderken yol üzerinde mezarlıkta gördüğü bir buket çiçeği sevgilisi için çalan adamdır. cesaret ve korkusuzluktan önce barındırdığı "değer verememe" zaafı göze çarpar.

michael myers

(bkz: mass murderer)

michael myers

(bkz: the shape)

mass murderer

(bkz: the shape)

the shape

(bkz: mass murderer)

mass murderer

toplu katliam yapan kişi. bir takım cinayetin toplu katliam sayılabilmesi için aynı anda ya da kısa süre içerisinde birbiriyle bağlantılı olarak pek çok kişinin öldürülmüş olması gerekir. fbi, toplu katliamı, dört ya da daha fazla kişinin belirli bir olay içerisinde, cinayetlerin arasına cooling-off süresi girmeden öldürülmesi olarak tanımlar. toplu katliam tipik olarak tek bir mekanda sayısız insanın teker teker öldürülmesidir. bunu yapan kişi ya da kişilere verilen isim ise ingilizce'de mass murderer'dır.

shape

(bkz: the shape)

the shape

ilk olarak john carpernter'ın 1978 gösterim tarihli, senaryosunu debra hill ile birlikte yazıp yönetmenliğini yaptığı halloween adlı korku filminde görünen maskeli "mass murderer" katile verilen isimdir. filmde maskeyi kullanan seri katil karakterinin ismi ise michael myers'dir.

myers'ın hikayesi 6 yaşıdayken 17 yaşındaki ablası judith'yi 1963 yılı cadılar bayramı gecesinde öldürmesiyle başlar. bu sırada myers'nin üzerinde bir palyaço kostümü vardır. myers, smith's grove akıl hastanesine yatırılır. 15 yıl sonra yine bir cadılar bayramı gecesine bir kaç gün kala buradan kaçar ve doğduğu kasaba haddonfiled'ye geri döner. burada bebek bakıcısı laurie strode ve arkadaşına musallat olur. psikiyatristi dr.sam loomis ise myers'yi durdurma peşindedir. ilerleyen safhalarda loomis ve strode beraber hareket ederler. fakay myers'nin durdurulamaz bir gücü vardır ve çok fazla kişinin kanı dökülür.

halloween korku filmi serisinde michael myers ve maskeyi kullandığı haliyle the shape karakteri pek çok farklı oyuncu tarafından canlandırılmıştır.

ilk filmde 6 yaşındaki myers, will sandin tarafından canlandırılmıştır. bugün aktörle ilgili herhangi bir bilgiye ulaşılamamaktadır. bilindiği kadarıyla halloween'den başka hiç bir filmde oynamayıp sadece 2010 yılında yayınlanan halloween: the inside story adlı tv belgeselinde kendisi olarak yer almıştır.

ilk filmin final sahnesinde ise, 23 yaşındaki myers maskesiz haliyle tony moran tarafından canlandırılmıştır. sahne sadece bir kaç saniye sürmesine rağmen moran'ın korku filmi fanları için kült bir ikona dönüşmesi için yeterli olmuştur. bu filmdeki kısa rolüyle moran her yıl düzenlenen çeşitli korku filmi konferanslarına davetler alır, imzaler verir ve hayranlarıyla birlikte fotoğraflar çektirir. kim bir kaç saniyelik sinema filmi rolüyle böylesi bir şöhrete sahip olmak istemez ki?

bir röportajda moran filme dahil oluşuyla ilgili şunları söylemektedir. "oyunculuğa 19 yaşında başladım. aslında çok daha önce, 9 yaşlarındayken başlamıştım fakat bir reklam filmi sonrası nefret edip bırakmıştım. tekrar 19-20'li yaşlarda geri döndüm. kız kardeşimin de (erin moran, happy days filminde joanie'yi canlandıran oyuncu) bağlı olduğu bir ajansa bağlıydım. erin bir gün beni aradı. açıkcası biraz utanır gibiydi. şu anda bir b türü korku filmi projesi için görüşme olduğundan ve benim psikopat bir katili canlandırabileceğimden bahsetmişti. tek bildiğim bir koku filmi olduğuydu. maske ya da diğer şeyler hakkında hiç bir fikrim yoktu."

moran the shape maskesini sadece final sahnesi öncesinde giymiştir. filmin büyük çoğunluğunda the shape karakteri oyuncu nick castle tarafından canlandırılmıştır. castle hiç bir zaman the shape karakteri için elemelere katılmamıştır. niyeti sadece arkadaşı carpenter'ın film setinde takılmaktı. carpenter ve castle zamanında beraber university of southern california'nın film okuluna gitmişlerdi. fakat film setinde castle küçük bir hareketle carpenter'ı etkilemiş ve the shape karakterini canlandırmak üzere rolü almıştır. castle günlük 25 dolar aldığı filmdeki oyunculuğu ve vücut diliyle defalarca "korku filmleri tarihindeki en iyi ve en korkutucu performaslardan biri" yakıştırmasını almıştır. dehşeti maskenin ardında gizli bir yüz ile vermek çok zor olduğundan castle vücut dilini akıllara kazınacak bir performansla kullanmıştır.

filmdeki the shape karakteri için yönetmen carpenter şöyle bir açıklamada bulunmuştur. "eğer biraz geçmişe dönüp westworld'i incelerseniz, o filmde defalarca ayağa kalkıp geri dönen ve hiç ölmeyen android bir robot dikkatinizi çeker. bu fikri biraz kopyalayarak cadılar bayramı gecesinde ergen gençler etrafında dönen bir korku filmine ekledim. the shape'i korkutucu yapabilmek için ona bir canavar gibi değil, bir insan gibi yürüyüş çizdim."

castle'ın hollywood'da çalışma hayalleri arkadaşı carpenter'ın filminde oynamasıyla, daha başarılı olacağı yönetmenlik ve sanaristliğe dönüşmüştür. the last starfighter (1984), the boy who could fly (1986), dennis the menace (1993) ve major payne (1995) castle'ın yönetmenliğini yaptığı filmlerden bir kısmı olarak sayılabilir. ayrıca escape from new york (1981) ve escape from l.a. (1996) filmlerinde carpenter'a senaryo yazımında yardım etmiştir. her iki filmi carpenter kendisi yönetmiştir.

ilk filmde michael myers ve the shape karakterini canlandıranlar yukarıda ismi geçen oyuncularla sınırlı kalmamıştır. production designer tommy lee wallace, the shape'i dolap sahnesinde, dublör james "jim" winburn the shape'i filmnin sonunda pencereden düştüğü sahnede, bir köpek eğitimcisi ise the spahe'i wallace ailesinin köpeğini öldürdüğü sahnede oynamıştır.

the shape maskesi william shatner'ın kaptan kirk maskesinden türetilmiştir. film ekibi maskeyi beyaza boyamış, göz deliklerini genişletmiş ve yeniden saç eklemişlerdir. moran, maskenin bu şekilde üretildiğini çok uzun zaman sonra öğrenmiştir. filmde oyuncuların kafa yapısına göre üç farklı boyutta the shape maskesi kullanılmıştır. fakat bugün maskelerin nerede olduğu bilinmemektedir.

film 300.000 dolara maledilip box office'de 75.000.000 dolardan fazla gelir elde etmiştir. filmin inanılmaz başarısı, sonrasında pek çok devam filminin çekilmesine sebep olmuştur. bu devam filmlerinde michael myers ve the shape aşağıda ismi geçen pek çok farklı oyuncu tarafından canlandırılmıştır. dick warlock, george p. wilbur, don shanks, chris durand, brad loree, tyler mane, daeg faerch (çocukluk yılları), chase wright vanek (çocukluk yılları).

devam filmlerinden en garip olanı ise tommy lee wallace tarafından yönetilen 1983 tarihli halloween 3: the season of witch'tir. bu film ismi dışında seriden oldukça kopuktur. film cadılar bayramı haftasında insanları hipnotize eden çılgın bir bilim adamı çevresinde dönmektedir. the shape ve ilk iki filmdeki karakterlerin hiç biri bu filmde yer almaz. 2.500.000 dolara mal edilen film amerika box office'de 14.400.000 dolar gelir elde etmiştir. eleştirmenler tarafından oldukça kötü eleştiriler alan film hafta içi geç saatlerde televizyon kanallarında dönen sıradan bir korku filminden daha iyi değildir. eğer ismi halloween olmasaydı muhtemelen şimdiye ismi çoktan unutulmuştu.

michael myers ve the shape'li halloween korku filmi konseptini debra hill ile birlikte oluşturan carpenter sadece ilk filmi yönetmiştir, ilk iki filmin senaryosunu yazmıştır (debra hill ile) ve ilk üç filmin prodüktörlüğünü yapmıştır (debra hill ile).

2007 ve 2009 yıllarında yeniden yapılan halloween 1 ve halloween 2 filmlerini rob zombie yazıp yönetmiştir.

serinin korkutucu etkisinde çok önemli bir yere sahip olan müziğini ise yine carpenter, senfonik soundtrack yerine synthesizerda piano melodisi kullanarak 5/4'lük ritmle yapmıştır.

spock s beard

1992'de neal morse ve alan morse adlı iki kardeş tarafından los angeles'da kurulan progressive rock grubudur. neal morse, solo kariyeri için 2002'de gruptan ayrılana kadar şarkı yazarlığı ve vokalistlik yapmıştır. aynı zamanda grupta keyboard çalmıştır. kardeşi alan morse gitar çalarken, orijinal kuruluş kadrosunda bass'da dave meros, davulda nick d'virgilio vardır. 1995'de çıkardıkları ilk stüdyo albümlerinden bugüne kadar toplam 10 adet stüdyo albümü çıkardırlar. son albümleri 2010'da çıkan "X" dir. ryo okumoto (keyboard) gruba ilk albümün yayınlanmasının ardından katılmıştır.

dream theater'ın aksine, progressive müziğe metal yerine pop öğeler katmışlardır. grup ayrıca çok parçalı vokal harmonileri ile ünlüdür. 1998'de çıkardıkları 3. albümleri the kindness of strangers, progressive rock müziğin kilometre taşlarındandır. ayrıca neal morse'un dream theater ile olan yakın ilişkileri dikkat çeker. özellikle mike portnoy ile. bu yakınlık 1999'da marillion'dan pete trewavas (bass) ve the flower kings'den roine stolt (vokal, gitar)'un da katılımıyla neal morse ve mike portnoy'un transatlantic adlı süper grup projesiyle devam etmiştir.

"spock's beard" ismi bir parti sonrası alan morse'un kardeşi neal morse'a yaptığı bir espiriden gelmektedir. parti sonrası alan, neal'ın yanına gelerek "neredeyse alternatif bir evrendeydik, sanki star trek'de spock'un sakallı olduğu bölüm mirror, mirror gibi. spock'un sakalı... bir grup için çok karizmatik bir isim olurdu" diye takılır. daha sonra gruba isim seçerken alan 100 isimden oluşan bir liste yapar. sonuna ise aynı espirinin devamı olarak spock's beard yazar. tüm grup elemanlarının o yazılan 100 isim yerine bunu seçmesiyle grup ismini alır.

2000 yılında çıkardıkları 5.albümlerinin ismi "V" dir. 1998'de çıkan the "kindness of strangers", 2002'de yayınlanan ve psişik bir albinonun hikayesini anlattıkları iki cdlik "snow", 2005'deki "octane" ve 2010'da yayınlanan "X" başarılı albümlerindendir.

alan morse aynı zamanda elektronik cihaz imal eden dynametric, inc. adlı firmanın sahibidir.

neal morse'un ayrılmasının dışında değişiklik olmayan güncel kadro aşağıdaki gibidir.

alan morse (gitarlar)
ryo okumoto (keyboard)
nick d'virgilio (vokaller ve davullar)
dave meros (bass)

neal morse'un ardından vokali davulcu nick d'virgilio üstlenmiştir. kayıtlarda davulları nick d'virgilio çalarken konserlerde gruba jimmy keegan eşlik etmektedir.

2010'da çıkardıkları europe '98 adlı çift cdlik bootleg tadındaki konser albümde grup, parçaları boş cdlere yazıp, cd üzerindeki baskıları ise evlerinde renkli printerdan çıkardıkları cd stickerlarını yapıştırarak yapmışlardır. amaçları gerçek bir bootleg kaydın ruhunu yakalamaktır. parçaların kayıt kalitesi oldukça yüksektir.

watchmaker

günün başlıklarında adını görüp duygulanan yazar. teşekkür eder.

roland

juno di model synthesizer'ı üreten, 70'li yıllarda osaka'da kurulmuş japon firmasıdır.

üniversiteye yeni başlayacaklara tavsiyeler

en iyi tavsiye, "tavsiye alma" olacaktır. yaşayarak öğrenmek, kaos ortamında kriz yönetimi en iyi tecrübedir.

samsung galaxy s

samsung'un dokunmatik ekran yeni telefonu. işletim sistemi olarak google tarafından geliştirilen android kullanılmıştır. tüm google uygulamaları ile entegre çalışması ve daha pek çok özelliği ile "mükemmel telefon" yakıştırmasını sonuna kadar hakeder.

iki gün önce aldım. tüm özelliklerini henüz kullanmamış olmama rağmen şimdiden 10/10 verdim.

dr manhattan

alan moore'un watchmen adlı çizgi romanındaki süper kahramandır. ismini abd'de atom bombasının bulunmasını sağlayan manhattan projesinden almıştır.

severek ayrılmak

"sevgi" nin formatı değiştiğinde, sonrasında gerçekleşecek olaylardan sonuncusuna yapılan yakıştırmadır.

şehirler arası otobüs yolculuğunda izlenen filmler

seç firmasının 2000'lerin başında 13 saatlik gaziantep-eskişehir yolunda gösterdiği 80'lere ait steven seagal VHS'leri kısa bir süre de olsa kendinizi "dünyanın ergenlikten çıkıp kendini keşfettiği yıllar" da hissetmenizi sağlar. fakat sabah otobüsten indiğinizde yüzünüze çarpan eskişehir soğuğu, sizi kısa sürede "2000'lerin tüketim artıkları" nın içine geri getirir.

eric stoltz

fiziksel olarak michael j.fox'a çok benzeyen aktör.