bugün

entry'ler (463)

yılmaz özdil

konuşmalarını gayet sakin dinledim hemde tekrarlayarak. aslında orda madencilere değil hükümete karşı yapılan saldırgan tavrından dolayı haklı olan birşeyi maalesef haksız hale getirmiştir. tabi ki sonuna kadar bende kınıyorum ama önyargıyı bir kenara atarsak arkadaşlar adamın derdi bozuk düzen olduğunu da unutmamamız lazım.

araba satışındaki klişe sözler

mecbur olmazsam satmazdım çok memnunum.

iş yerinde iş yapmamak

sırf zaman geçsin diye mücadele etmektir. internete takılırsın , sıcak soğuk meşrubatlar içersin , bir yerde ağzının tadı bozulur , akşam ne yiyeceğini nereye gidebileceğini düşünürsün , o günde geçirdiğin can sıkıntısı ile bunların hiçbirini yapmaz gider eve uyursun.

deezer

üye olduğum fakat begenmediğim müzik sitesi tamam kaliteli şarkılar dinliyoruz ama arşiv ve seçenek geniş değil. yeni eklenen şarkıcılara göre arama yapabiliyorsunuz yani tarkan derseniz bile bütün şarkıları değil hit olan şarkıları çıkabiliyor ve sertap erener gibi sanatçının olmaması ayrı bir vaka.

din ile dalga geçmek

din'den kasıt bütün dinler mi yoksa islam dini mi. Diğer dinler örneğin bir adamın maymuna tapılması elbette saçma ve mizahidir bu evrensel olabilir fakat islam dini bunu kabul edemez çünkü bizim dinimizde herşey akıl çerçevesi içerisin de mizah bir yana dursun ciddi olarak oturup düşünülecek mucizeler ile doludur.

bilal erdoğan ın savcıları mahkemeye vermesi

savcılık çağırdığı zaman ifade vermemek keyif meselesi iken savcılığa suç duyurusu yapmak onlara göre haktır tabi. ama davayı kazanırsa hiç şaşırmam .

türkler aya çıkınca olası gazete başlıkları

ay'a benzer yüreğim.

sevgililer gününde hediye almayan erkek

çok seviyoruz insanları illa günü geldiği zaman hatırlamayı ve bizim bile olmayan bir adeti çok benimsedik nedense. yani erkek kalksın yılın 364 günü hediye veya ona benzer jestler yapsın ama bir nedenden dolayı sevgililer günün de yapmadığı zaman da öküz olsun karşı taraf bu durum da gözü doymaz mı oluyor , nankör mü bilemedim.

sistem o kadar organize olmuş ki o gün hediye almadığınız zaman nedense toplumdan dışlanmış gibi oluyorsunuz hele ki sevgiliniz sizi dedikodu masasında baş köşeye oturtuyor.

oysa ki gerçek aşk yokluğu varlığa çeviren değilmidir. yani farzet erkeğin parası yok alamadı kıza düşen burda başlık açmak değil veya hemen face de üzgünüm mesajları atmakta değil , asıl bu zaman da sevgisini gösterecek ki sevgili olunduğu bilinsin.

artık büyüyelim arkadaşlar , sevdiklerimizi yaşadıkları müddetçe analım , değer verelim ve yanlarında olalım. kapitalist oyunlara yer vermeyelim.

eylemcilerin başörtülü kadının üzerine işemesi

çamur at izi kalsın dedikleri bu olsa gerek. yoksa yalancının mumu yatsıya kadar mı yanar mı deseydim. neyse ya neyse ki caddelerde bile kıçımıza kadar kameralar ile donatılmışız.

bir kadınla evlenecek kadar aklını yitiren erkek

bu iddia da bulunan erkek yaşamı boyunca kadınlarla evlenmeyeceğinin garantisini veriyorsa sorun yok , ama belli bir yaşa gelipte 'abi ben evleniyorum yaa' dediği an kimin aklının olmadığını umarım anlar. iki cinsiyette bir bütündür arkadaşlar doğru insanı bulduğunuz an hayatınız değişir yok bulmadıysanız burda daha çok başlık açarsınız. beni kız zannetmeyin bu arada gerçek neyse o .

sözlük yazarlarının whatsapp durumları

(bkz: afili yalnızlık)

12 lik kız 60 lık dede evliliği

12 yaşında ki bir kızın olgunluğuyla 60 yaşında ki birinin olgunluğu aynı olabilir mi. biz o yaştakini çocuk diye karşılıyoruz madem çocuk o yaşta her türlü kandırılabilir. çocuğa olmamış vaatler verilerek bir anda pembe dünya yaratılabilir haliyle tabi sonuç evet olacaktır.

neden illa küçükleri öne sürüyorlar ve neden eğitimli düşünen yalnışı doğruyu ayrıt edebilen kızlarımızı arka plana atıyorlar. sanırım düşünen insan onların tercihi değil. çocuk yaşta evliliklerin olması da bu durumdandır. din deyip arkasına sığınmayın bizler de müslümanız hatırlatalım.

ayrıca 60 yaşında ki biri o yaşta ki çocukları alıp yatağa atacağına , onlara güzel bir gelecek kurabilmeleri için yardımcı olsun maddi, manevi bu bir ayağı çukurda olan bir insan için daha hayırdır.

birinden vazgeçme eşiği

bu olay kişiden kişiye değişir bu bir arkadaşsa bir yalanıyla bile bırakılabilir veya sana yakın biriyse gösterdiği tavıra göre değişir. ama bu bir duygusal bağlantılı olduğun biriyse aşık olma olayı gibi değildir. yani aşk bir anda bile olabilirken vazgeçme bazen senelerini alabiliyor. önce kafanda ona inanmak için tüm hatalarını silmek için türlü hazırlıklar yaparsın karşılığını almadığını bile bile ona sımsıkı sarılırsın ama gün gelir anlar insan savaş tek başına kazanılmayacağını işte o an vazgeçme anı kapına gelmiştir. zor olacaktır mutlaka ama hergün ölmektense bir kere ölmek daha onurluca olacaktır.

evde kadın varken mutfak robotu alan adam

kadınları hayvan gören gelişen teknoloji çağında onları halen bir eşya gibi gören öküz feryadı. tabi ki evlerimize kadınlarımıza yardım olmak amaçlı robotlar girecektir bunu engelleyemeyiz burda tek önemli nokta bokunu çıkartmamak olacaktır.

hz muhammed in kadınlara saygılı olması

her sözü kadar bu da doğrudur.

aşkı için intihar eden kişi

insanın normal bir psikoloji de olmadığı ortada olan bir durum. peki asıl soru intihar ettikten sonra değişen ne olacak. ölen bir kişi aşkını nasıl savunacak bu nasıl bir ruh halidir anlamıyorum. anlamakta istemiyorum açıkcası yaşamak için o kadar güzel neden varken hayatını bir insana bağlayan kişilerin mantıkları kadar eylemlerinin de saçma olduğu görüşündeyim.

bunun için ölenlere Allah rahmet etsin fakat aşkta sağ kalan kişi acaba ölenle ölmüş mü yoksa kendine yeni bir hayat mı kurmuş bunu araştırmak lazım.

başı açık çalışan bayanlara güven olmaz

başına değil beynine türban takanların dünya görüşü böyle oluyor maalesef. kişi kendini bildikten sonra açık veya kapalı olması önemli değil. durduk yere de polimik yapmaya gerek yok.

2014 yılından ne bekliyorsunuz sorunsalı

ayakkabı istiyorum şöyle içinde para çıkanlarından olsun.

hakan şükür

kara vicdanlı mı desem yoksa değişik vicdanlı mı desem bilemedim. reyhanlı katliamında, uludere katliamında onlarca insan öldürüldü. gezi parkı direnişinde gencecik çocuklar öldürüldü. katiller serbest kaldı. adam öldürenler kahraman ilan edildi. diğer yandan dünyada en fazla tutuklu gazetecinin olduğu ülke burası. ınsanlar düşüncelerinden ötürü içeriye atıldı. şahsından tek bir ses çıkmadı aksine spor yorumluğuna devam etti.

fakat ne zaman dershaneler kapatılmaya başlandı o zaman vicdan hopp ben burdayım dedi. onca eğitim sorunu varken , okula gidemeyen veya zor şartlar altınca cebelleşen öğrenciler varken o kalkıp dershanelerin kapatılmasını vicdanıma yakıştıramam dedi. hadi cevap ver desem ne der merak ediyorum.

ebru gündeş

iki gün sonra boşanıp mağdur edebiyatı yapacak şarkıcıdır. aklıma geldi de bir roportajında "sosyal demokrat bir insanım" filan dediğini hatırlarım. ne sosyalliği ne de demokratlığı ne de sosyal demokratlığı olması gerektiği gibi anlayamamış demek ki.