her konuda kaynak eser bulunduğu için daha çok az bulunan kaynakları araştırmak ve okumak için kullanılması gereken bir mekan olduğu halde, son zamanlarda ülkemizde daha çok okullara veya işe giriş sınavlarına hazırlanmak için kullanılmaktadır.

kaloriferli olmayan evleri bilmeyen, bu evlerde yaşayan insanları hissedemeyen çocuk olduğu için çocukluğunu dolu dolu yaşadığı söylenemez. böyle bir çocuk ileride meşhur bir yazar olsa empati yeteneğindeki bu eksiklik yazdığı eserlerinde yansıma bulacaktır.

kitap okuyamama, film izleyememe veya bir konuda düzenli bir çaba gösterememe hem kişinin bireysel özellikleriyle hem de yetiştiriliş biçimiyle ilişkilidir. eski kuşaklarda düzenli çalışmanın olmayışı normaldi, çünkü eskiden insanların çoğunun kendi yetenekleriyle yapacakları sabit bir işleri ve meşguliyetleri yoktu. ama bugün artık her alanda uzmanlaşmış yeteneklere ihtiyaç duyuluyor. bu anlamda bugünkü kuşakların, ilkokuldan üniversiteye kadar sorumluluk alacak ve bir işi belirli bir düzen içinde çalışarak tamamlayacak bir çalışma tarzına ve anlayışına kavuşmaları son derece önemlidir diyebiliriz.

entry içeriğinde kalite düşüşü yoksa iyi bir gelişmedir. entry sayısındaki artışla birlikte nitelik de aynen korunuyorsa yazarların bilgi seviyelerini alkışlamak gerekir.

türkiye, özgür düşüncenin gelişmesiyle ve farklı görüş ve yaşam biçimlerine saygı gösterilmesiyle kurtulabilir. herkes kendi görüşünden farklı görüşlere saygı gösterirse, hiç kimse kendisini dışlanmış hissetmez ve tüm vatandaşlar ülkenin ortak menfaatleri doğrultusunda çalışır.

sevdiğinin daha çok fiziksel özelliklerini sevmiş olan sevgili olduğu için konuşmanın ikinci planda olduğunu düşünür. aslında konu olmasa da olur ama illa konunun olması gerekiyorsa hangi konunun olduğu önemli değildir, bir konu bulunsun yeter. ancak hangi konu olursa olsun önemli olan o konuyu herhangi biriyle değil sevgiliyle konuşmaktır.

cinsiyet ayrımcılığı karşısındaki duyarlılığıyla da bilinir. feminist bir bakış açısına sahip olduğunu açıkça ifade etmesinin yanında cinsiyetçi tutumlara karşı yaklaşımıyla da göstermiştir. bazen feminizm aleyhine yapılan propagandanın tersine feminizmin öyle korkulacak ve olumsuz görülecek bir şey olmadığını, kadınların erkeklerden daha olumsuz olan durumlarını iyileştirmeye çalışmak ve kadının özgürleşmesini sağlamak anlamına geldiğini adeta beyinlerimize işlemeye çalışmıştır. bir öğrenci konuşurken hanım, hatun, bayan gibi kelimeler kullandığında anında müdahale ederek bunların cinsiyetçi içerikleri olduğunu ve erkek egemen dünyaya hizmet ettiğini söylediğine defalarca şahit olmuşumdur. çoğu öğrencinin cinsiyetçi görüşlerini terk etmelerinde ve toplumda kadın ve erkeğin konumuyla ilgili daha özgürlükçü ve eşitlikçi bir görüş geliştirmelerinde himmet hocanın katkısı büyüktür.

insanda nedeni tam olarak bilinemeyen rahatsızlıkların fiziksel ve bedensel özelliklerden kaynaklandığını iddia eden bilim akımıdır. fizyolojik psikolojinin bu yaklaşımı ile nedeni bilinmeyen hastalıkları kişinin psikolojik dünyasına bağlayan akım arasında çok büyük kavgalar çıkmaktadır. fizyolojik psikoloji ilaçlı tedaviyle kan akışını ve vücuttaki belirli fizyolojik ve biyolojik oluşumları değiştirerek çözüm tavsiye derler. bunun karşısında psikologlar ise telkinle ve kişinin kendi geçmişindeki belirli acı deneyimlerle yüzleşmelerini sağlayarak tedavi tavsiye derler.

rahatsızlığı olan bir kişi, fizyolojik psikolojiyle tedavi eden bir uzmana gittiğinde kendisine tavsiye dilen tedavi yöntemiyle psikologa gittiğinde kendisine tavsiye edilen tedavi yöntemi birbirinden çok farklıdır ve birbiriyle çelişir. insan böyle farklı uygulamaları görünce bilime karşı duygularında da bir karmaşıklık ortaya çıkmakta, bilimde belirli bir konuma gelmiş olanlara ve uzmanlara karşı güveni derin bir şekilde sarsılmaktadır. bilimde belirli bir konuma gelmiş olanlar ve uzmanlar kendi aralarındaki bu farklı ve karşıt uygulamaları sona erdirmedikleri müddetçe, onlara tedavi için başvuran insanların onlara karşı güvensizlik duymalarını çok görmemeleri gerekir.

türk kızının dengesizliği ile evde, sokakta düğünde, komşu ziyaretinde, mahallede veya okulda kendisine verilen değer arasında bir ilişki vardır. evde sıkı kontrol altına alınan türk kızı sokakta kendisini maganda bakışlarına ve hareketlerine karşı korumaya girişir, ama abisi veya en yakınında tanıdığı erkek de kendisine maganda raconu kesenlerden farklı değildir. sokakta erkeklere karşı dikkatli olmasını tembihleyen, hatta hiç olmadık yere kendisine bağırıp çağıran abisinin de başka kızlara ve kadınlara maganda şekli yaptığını gördüğünde, öğrendiğinde veya duyduğunda duyguları birbiriyle çelişir. bu gibi yaşadığı tecrübelerin sonucu kendisinde ortaya çıkan dengesizliktir. böyle olmasına karşın kendi yaşadıklarını ailedeki veya çevredeki büyüklerine veya erkekçe kaygılarla kendisine baskı uygulayanlara aktaramaz, onlarla paylaşamaz. onlarla bir şey paylaşamadığı için yaşadıklarını tek paylaştığı ya kız kardeşi ya da komşusunun kızıdır, ender olarak da annesidir.

kendi yaşadıklarını kendi içine atan veya diğer ezilmişlerle paylaşabilen türk kızının içinde yaşadığı dünya ile kendi içindeki dünya arasında sürekli bir savaş meydana gelmektedir. bu durum giderek azalmasına rağmen farklı biçimlerde ortaya çıkmayı sürdürmektedir. türk kızının alıcı davranıp zor elde edilir olması tüm bu yaşadıklarıyla ilişkilidir. türk kızlarının toplumdaki varlıkları ölçüsünde bu dengesizlikleri, toplumun genel karakterinin oluşmasında belirleyici olmuştur.

sıkıntıları çok olan insandır. yaşayamadıklarını düşüncesinde geliştiren insan hayatının sıkıntılarına daha fazla dayanabilir. hayal etmek sıkıntılara direnmenin bir yoludur.

akla dink'in katledilişini getiren anmadır. bu kadar zaman geçtiği halde tetikçi dışındaki yönlendirici mekanizma hala belirlenmemiştir. kimin yönlendirdiği sorusu, siyasette ve hukukta esen rüzgara göre yanıt bulmaktadır. hukuktaki işleyişin döneme göre değişmesi, dink anmasında hukuka duyulan kuşkuyu daha uzun zaman canlı tutacaktır.

27 aralık 2014'te yani dün sabaha kadar iki grup arasında silahlı çatışmada üç insan ölmüş çok sayıda insan da yaralanmıştır. meydana gelen olayalar, dinci kürtlerle seküler kürtler arasında uzun zamandır var olan gerilimin bir parçası gibi görülmektedir. gerilimin devam etmesi durumunda istenmeyen gelişmeler yaşanabilir.

insanlar bombalanarak öldürülmüştür, öldürülenlerin kürtçülükle alakası yoktur. yetkililer nasıl yapıldığını ve kimin sorumlu olduğunu bildikleri halde sorumlular cezalandırılmamış ve kamu vicdanı rahatlatılmamıştır.

tamamen doğru olan ifade çünkü okumuş cahil bilgisi ölçüsünde tehlikeli olarak ve kötülük yaparak okumamış cahili sollamaktadır.

sürekli eğilip kalkmayı gerektiren işleri yaparken sıkıntı çekerler. örneğin askerde mıntıka temizliğinde zorlanırlar.

şimdiye kadar hiçbir dönemde aynısını iddia etmeyen bir başbakan olmamıştır.

kadınlara arkadaşlık teklif edecek erkeklerin, erkeklere arkadaşlık teklif edecek kadınlardan daha fazla olmasının, kadınların yaşadıkları deneyimlerin ağırlığını hafifleterek aşk acısını atlatmalarına etkisi olabilir. buna rağmen aşk acısı öyle kolay kolay atlatılmaz çünkü aşk gerçekse acısı ömür boyu sürer. bu açıdan, kadın veya erkek olmak aşk acısının yoğunluğunu değiştirmez. ancak bazen etkilenme ile aşk birbirine karıştırılmakta ve acısı atlatılan etkilenme olduğu halde aşk sanılmaktadır. bu nedenle yaşanan şeyin aşk acısı mı olduğu yoksa aşkla karıştırılan başka bir durum mu olduğunun iyice anlaşılması gerekir. bunun yanında günümüzde her yaşanan gelip geçici ilişkilerden çoğu zaman aşk olarak bahsedilmektedir. aşk, etkilenme olsa bile bu etkilenmenin derecesi çok büyüktür ve varlıkların bütünleşmesini kapsayan derecede bir etkilenme olabilir. dolayısıyla aşka sıradan etkilenmeler arasında etkilenmenin derecesi ve derinliği açısından ayırt edici bir fark vardır.

birbirleriyle anlaşacak tiplerse boşu boşuna yalnız kalan iki insandır.

içini bilemeyiz ancak saygın ve kültürlü bir beyefendi görüntüsü vermektedir.

yoğun derecede "yeraltından notlar" içeren çok gelişmiş bir edebiyattır.