bugün

2.bölüm edebiyat sorularına 10 tane dilbilgisi koyarak çıldırtmıştır. 20 sorudan 10 dilbilgisi ve 10 edebiyat sorusu olacakmış. resmen son dakika golüdür bu...
sınava 6. defa girecek olan adayın sınava girmeden sonucunu bildiği için pekde sallamadığı sınavdır.
girenin yerleşeceği sınav.
çalışın lan.
ya kazanılacak ya da kazanılacak olan sınav.
14 haziran 2009'da yapılacak sınav.*
zamaninda bu zamazingoda fulle yakin bir skor * yakalamis olan naciz kisiligimin bir iki tavsiyesi olacak :

-kurallar, boklar, pusurler degissede kapsamli bir sinav sonuc olarak ama kimi konular agirlikli olacak; saf, saf butun konulara kasmayin, biliyorum ki kasanlar olacaktir bizim donemimizde de vardi deneme sinavinda full cikarip karizma yapan arkadaslar, (hos gerci simdi iyi yerlere geldiler) gereksizmis bosuna kasmisiz diyorlardir eminim ( ama yok yok; demez o ibneler hirs kupuydu mubarekler) .

- ilk sene puaniniz uludag elektronige tutuyorsa, siz odtu hedefim gerekirse ebemi sikertirim gibi manasiz islerle bir sene daha kasmayin; is ortami farkli odtu etiket demeyin masteri var susu var busu var onlara kasarsiniz ne kadar erken mezun olursaniz o kadar iyi..

-'seker yiiii, oglum, seker yiiiii bak kardesini keserim ye ulan bunu', deseler bile istemiyorsaniz yemeyin, istediginizi yemekte ozgur hissedin vay anam karnim agrir circir olurum ossde diye salak salak mantiklar kurmayin idam mahkuma bile soruyorlar son yemegin ne olsun diye; cok duydum iste cisim geldi ciktim kakam geldi ciktim diyenleri bunlar loser bahanesidir altina sicaydin da cikmayaydin o sinavdan be maybasa bak ha ben sicardim sahsen catir catir utanmam arkadas sinav sonrasida okulun tuvaletine birakir donumu mutlu mesut hayatima devam ederdim tutupta sinav salonundaki bir eleman ile ileride ayni universite ayni bolumu paylasmaniz pek mumkun degil ha velev ki oldu bu adam sinavda altina sicti dedi eleman eh napalim o da onun okuzlugu..

-sayisalci iseniz butun geometrik sekilleri inceleyin ha ben ne yapiyordum robert'in mimarisini kagida dokup geometrik hesaplar salak sacma seylerle ugrasiyordum bu kadar abartmayin ama evinizin icinde duvarlarin kesisim noktalari olur bunlara bakar birseyler hayal edersiniz hos olur .

bu tavsiyeler bilmem ne kadar yararli olur ama bende ise yaramisti (hos sonra turkiye'de okumadik ama yih yih) insallah hepiniz basari ile bu sinavi atlatirsiniz ne diyeyim basarilar..
(bkz: korkuyorum anne) *
ayrıca katsayılardaki değişikliklerle daha da kafa karıştıran sınavdır.
hafiften beni strese sokan sınavdır.
muhtemelen 2009 haziranın ikinci haftası yapılacak olan sınavdır.
en son 2004'de girdiğim sınava tekrar girmeye karar veren beni yakından ilgilendiren sınavdır.
Soruları tübitak, mit, cambridge, oxford profları hazırlayacakmış. Ayrıca gereksiz insanların girerek yer işgal edeceği başkalarının hakkını gaspedeceği sınavdır ( bkz ben) Bir de sınav sabahı istanbul üniversitesi kapısının önünde röportaj yapılacak sınavdır.
16 şubat 2009 ile 27 mart 2009 tarihleri arasında başvurulabilecek sınavdır.
üniversite bırakıp, yeniden girmek pek hoş olmasa da;
(bkz: bu da geçer)
bir an önce sıyırmadan girmek istediğim sınavdır. oturup efendi efendi çalışırken dönüp bir de çevreme bakıyorum; kendini kaybetmiş bir güruh, sürekli "çalışın!" diyen diktatör niteliğinde öğretmenler, bu sınavı hayat memat meselesine dönüştürmüş beyinler... şimdi özeleştiri yapıyorum: ben mi sınavı bu kadar hafife alıyorum; yoksa bu kadar abartılması mı asıl tuhaflık?

ha bir de şu klişeleşen "hayatımız 3 saat mi?" muhabbetine bir cevabım olacak: hayır efendim, hayatın 3 saat değil, 3 saat 15 dakika. *
sonuçları açıklandığı gün "ilk 3 içinde bursa'dan da bir öğrenci varmış" denecek sınav...

edit: eksileyen arkadaşların olumsuz oyları; sonuçların açıklandığı gün, bu entry ye bakınız verilerek yüzlerine vurulacaktır. bu kadar da iddialıyım. o öğrenci ben değilim; bu, iddiamı daha da arttırıyor!
bu sene girenler için * sınav'la kendilerinin rollerinin değişmemesini istediğim sınavdır.
allah belasını versin de bende tüm öğrenci alemide kurtulsun inşallah.
2006 yılında yapılan sınavın aynısı mı yoksa başka bişey mi olacağı hala belli değildir. 2006 öss'ye girmiş biri olarak sınav sisteminin değişmesinin dengeleri nasıl değiştirdiğini çok iyi bilmekteyim. 2006 sınavı 2005 öğretim yılı sonunda açıklandığında lise 2'de lise 2 konuları yerine eski tip öss konularını çalışan arkadaşlar büyük sıkıntı yaşamışlardı ki 1 yıl vardı önlerinde. sınava bir kaç ay kala sistemin hala belirgin olmayışı öss'ye hazırlanan arkadaşların streslerine stres katmaktır.
kimin kime gireceği sınavdan sonra anlaşılacak sınav.

(bkz: öss kapak ilişkisi)
yamulmuyorsam 136 güncük kaldı.
bu haziranda gireceğim sınavdır.Tüylerimi diken diken etmektedir.Bi de bunun yds 2009 adında en az kendisi kadar korkunç bir kardeşi vardır ki ikisi bir arada altıma yapmama neden olmaktadırlar.
bittikten sonra deniz kenarına gidip sahil boyunca özgürce koşmak istediğim sınavdır.
bittikten sonra yds 2009un bekleneceği sınavdır..
pazartesi günü başvuruların başlıyacağı sınavdır. unutmayın, unutturmayın. son güne sakın ama sakın kalmayın.*
Öss ne ki lan diye başladım bu yola.

2 kez hazırlanıp hala bilmem kaç puan alanlara güldüm, bunu yapan insan olamaz dedim.

Ohoo 24 saat ders çalışıyordu bu puanı mı almış gözüyle baktım insanlara çoğu kez.

Küçümsedim bazen.

Ama

Ama nereden bilebilirdim ki bu yolun bu kadar iğrenç olduğu, psikolojinin içine ettiğini, baskı oluşturduğunu. Nereden?

Öss ye hazırlanmaya başladım ve sustum!

Yorum yapmadım kimsenin puanı, bölümü hakkında.

Çünkü,

Çünkü korktum.

Artık öyle havadan atıp tutma zamanı geçmişti, işler ciddiye binmişti bi kere.

Aa hede hödö aslında iyi puan almış. Ben ne salakmışım ki o puanın kötü demişim zamanları geldi artık. Hatta geçiyor bile.

Başarılı olmak için illa tıp okumam gerekmiyor dedim ve teselli ettim kendimi. kandırdım belki de.

Mutlu olmak Boğaziçi mezunu olmak da değil benim için artık.

Diploma sadece bir şeydi. Hayatım olamazdı tabii ki de. O bir şey. Her şey değil!

En güzel yıllarımı öss ye vermemek için çok diredim ama olmadı. Seçim yapmak zorundaydım.

Öss ye çalışmak içi birçok nedenim olduğu gibi çalışmamak için de birçok bahanem vardı.

En büyüğü de sözlük!

Kafa izni aldım ama yine olmadı. Sözlükle harcadığım zamanı yarıya bile indiremedim.

artık son düzlük. son rütüşları yapmanın vakti geldi, geçmeden değerlendirmek lazım.

Mutlu bi yaşlı olabilmek için tekrar mutsuz bi genç olmayı seçiyorum ve sözlüğe veda ediyorum.

Hoşcakal sözlük. Tam 4 ay sonra 14 haziran'da kavuşmak dileğiyle.

n.ş.d. 14.02.09 kocaeli
son öss'dir.