bugün

Çalışkan öğrenciler nedeniyle çalışmayan öğrencilerin okurken zor durumda kaldığı zor bir sistem.
ticari bilimler fakültesinde uygulanmasının akla ve mantığa sığmadığı kul hakkının fast food şekilde yenme halidir. avrupa'nın ahlaksızlığıdır resmen.
aldıın notun ne boka yarayacagını anlamadıgın sistem.
bu sistemde 30 alanların transkriptine cc veya bb gelmesi olasıdır. çünkü çan eğrisi, sadece sınıf ortalamasına bakar.
en yakın arkadaşların bile birbirlerden ders notu gizledikleri not sistemidir.
düşene bir tekmede bizden sistemi.
ortalamayı bilmediğim için geçtim mi kaldım mı belli olmayan duruma sokmuştur beni.
biz 70le geçmeye çalışırken milleti 35le geçiren sistem.
herkesin birbirini rakip olarak gördüğü ve en yakın arkadaşından bile not saklamaya mecbur bıraktığı bir eğridir.
Üniversite hayatında, öğrencinin hayatını zehir eden sistemdir. Yaz tatili, dinlenmek nedir bilmeyen, gariban öğrenci alttan dersleri temizleyeceğim diye tırmalar. Prof. ya da diğer akademisyenler, bu not ortalamarıyla yaz okulu ve diğer bağlantılı gelirlerden parayı kırdığı bile söylenir. Bu sistem, biraz daha mantıklı ve insaflı biçimde değiştirilmelidir bence.
bugün hayallerimin ebesiniz ziken not hesaplama sistemidir. yani ne vardı çan yerine standart bir tarife uygulansaydı?

oysa ben okulda kalmak gibi über hayalleri olan vasatın üstünde bi hukuk fakültesi öğrencisiydim. işte ne olduysa 3. sınıfta adı lazım değil eşya diye bi dersten çanına kodumun okulunda cc almamla yıkıldı.

niye yıkıldı bilmiyorum yıkıldı işte. belki çoktan beridir bu vasatın üstünde not ortalaması ile boşuna kürek çekiyordum bu son darbe oldu ondan yıkıldı. ama yıkıldı.

hayat çok leş sözlük. umut etmek aslında önüne havuç tutulmuş eşşek gibi boşunaa yürümek demek. ya da siyah bi çocuğun bi gün gerçekten beyaz bir çocukla eşit olacağını hayal etmesi gibi uçuk aşık olduğun kızla birlikte olmayı düşünebilmek kadar platonik bi şey umut.

hani her şerde bi hayır vardı ulan? hani isteyince her şey oluyordu? olmuyor bence her istediğin olmuyor.
kapitalist not sistemi. öyle 35'le falan kimse geçmiyor sallamayın.

çalışkan agnosuna agno katarken az ders çalışan öğrenci hep kalmaya mahkum. hani üniversite ders ve ezber değil araştırma yeriydi? ne zaman adam gibi bir eğitim sistemimiz olacak?
bir nesil bunu gerçekten içeriğini bilmeden matematik konusu sanarak büyümüştür.
ytü'de hocanın insiyatifinde olan sistemdir. öyle 100'le 0 çana girmiyo hop toplayıp notları, öğrenci sayısına bölüyorlar diye bi dünya yok. istedikleri parametrelere göre yeniden hesaplayıp en çok öğrenci bırakacak şekilde düzenleyebiliyorlar. çanla yeni tanışanlar sevinmesin. nşa'da çanı 14 olan dersin geçme notunu dc'ye çekip, 88'e aa dediği ve en yüksek ortalamaya sahip öğrenci 74 aldığı için bu dönem hiç aa vermeyen hocam var. ba'yı da alan zat tek kişi.
eğer çan eğrisi sistemine tabi iseniz şu cümleyi her insan evladı kullanmıştır sınav sonrası.

''inşallah herkesin sınavı kötü geçmiştir''

şu zihniyete bak arkadaş. daha sonra hiç bir şey olmamış gibi laylaylom. kapitalist zihniyet emperyalist zihniyet nazi zihniyetidir bu.

sonuçlar açıklandığında arkadaşın adı eray olan kişiye sorulur. eray isimli insanlar genelde zeki oluyorlar da.

-eray kaç aldın?
-78 almışım.
-televizyonun karıncalaşsın eray. tuttuğun takım küme düşsün eray. ayağını yorganına göre uzatamayasın eray. allah belanı.... eray
bazen 40'la geçmenizi sağlar. kırk yılda bir işe yarıyor işte.
bir erkeğin doğumdan ölüme kadarki sex performansının eğrisidir.
ters çan ama.
72 ile cb geçmeme neden olmuştur.hiç işe yaradigini görmedim hele bir de yarisindan fazlasinin çaliskan olduğu bir sınıfta.
(bkz: nerem doğru ki)
uludağ psikolojide ortalaması 65in altına inmeyen eğridir. 86 olduğu dahi görülmüştür. isyan ettirir *
bazı hocaların kullanacağını söyleyip de geçme notunu 65 yapınca bir b.ka yaramayan sistem.
iki senedir bir bölümün öğrencileri hep kalır mı bu dersten yav?
Yamuk zenci pipisi gibidir.
kapitalist not sistemi.
o kadar da doğru bir sistem değildir.
doğru sistem olmasına doğru sistemdir de on beş altı puan getirenlerin ortalamaya katılamaması gibi bir saçmalık var. işte o zaman bu işin pek çan eğrisine benzer yanı kalmıyor.

hadi sınava girmeyenleri ortalamaya katmazsın bunu anlarım amma velakin okududuğun bölüm üniversitenin en ağır bölümüyse ve hele ki sınıfın yarısının not ortalaması on beş ve altında kalıyorsa sen bu sınıfın yarısını adam yerine koymamış oluyorsun güzel kardeşim. zaten sınıfın yüzde on on-on beş lik bir kısmının sosyal hayatı yoktur ve sınav dönemleri haricinde bile gece gündüz nefes almadan ders çalışmaktadırlar. ve işte bu üç beş adam sınıfın ortalamasını uçurur, geri kalan kısmın çoğunluğu da on beşin altında kaldığından dolayı işte bu bahsettiğim ders çalışmaktan kafayı uçurmuş beş on kişi senin geçme notunu belirlemiş olur.

genelde hocalar da daha çok öğrenciyi bağlayan konularla pek alakadar olmadıklarından sanırlar ki, zaten sınıfın yarısı kalıyor, yarısı geçiyor. o zaman ben de geçireyim bir güzel onlara diyerek, bizim yüksek lisans öğrencilerine sorup da onların bile yapamadığı soruları sınavda önümüze koyarlar.

bu bahsettiğim adaletsizliği esas alarak normal ortalaması 21 olan bir dersin çan eğrisi sistemi ortalamasına göre 42 çıkması bunun en güzel örneklerindendir. çan eğrisi sistemi bazı bölümlerde sanıldığı gibi yarısı kalır yarısı geçer değil, aksine alayı kalır sistemidir.