bugün

doğrusunu isterseniz, esasında, zati.
bir kesmeşeker şarkısı

yaşamdan bahsettin
bölük pörçük anılardan
ucuz şarap içtiğimiz o güvenli kıyılardan
âşık olmak istiyordun yeni baştan
hava soğuk eller cepte
çok değil, üç beş sene evvel
anlamıştık bir kere
biz muhtacız ateşlere

zaten bunca yalan, bunca yaşam,bunca ölüm
arasında yabancı gibi aradım seni aramızda

ne kaderden vazgeçtim
ne de yaşamdan
kırık dökük sevişilen arzu dolu zamanlardan
erken kalkmak zorunda olduğumuz lodoslu sabahlardan
yalnızlığının evinde, ya da malum şehirde
kaç kadeh içmişiz kaybeden partisinde
günlerden hangisiydi
dostum bana geldi

zaten bunca yalan, bunca yaşam, bunca ölüm arasında
yabancı gibi aradım seni aramızda
nasıl kırık dökük,
yarım yamalak, eksik,
nasıl yamalı hayatlar
geçiyor gözlerimin önünden.

bir zanaat mutsuzluk sanki:
öğrenip bir önceki nesilden,
onyıllarca didiniyoruz
ve ku$kuya dü$sek de bazen.

sanıyoruz ki
böyledir, iyidir,
ne olacak ki ba$ka,
budur hayat zaten.

ya beceremiyoruz biz bu i$i,
ya da becerecek bir $ey yok zaten.

roni margulies..
kesmeşeker'in kum albümünde yer alan etkileyici bir parça. ayrıca parçanın içerisinde ne zaman gitti tren'in çok güzel bir versiyonuda gizlidir.
teselli etmek için kullanılan kelime.
güvenli bağlaç, güvenilir geçmiş.
kimi yörelerde zayten diye de söylenen kelimedir.
Mükemmel bir şarkıdır.
Sen gitmedin, ben bitmedim, ölmedi aşklar!
"zaten" diye başlayan her cümle neden bir üşengeçlik cümlesi tadındadır?