bugün
- arkadaşlar sizce bu gömlek nasıl17
- gideon reid morgan jj silik yesin kampanyası12
- samet akaydın20
- yalnızlığın anlaşıldığı anlar17
- stanley termos18
- hayat bombokken bir şey olup daha da bombok olması8
- ağzı burnu kırılmak istenen sözlük yazarları13
- true'nin gay olması21
- kadınlar tipe bakmaz24
- arkadaşlar sınava çalışıyorum birşey diyor musunuz18
- gideon reid morgan jj20
- köşeyi dönmek için yapılacaklar11
- manyak olmaya karar verdim15
- 22 haziran 2024 türkiye-portekiz maçı84
- sözlükte erkek sanılmak10
- 4 karısı 2 kız arkadaşı olan işsiz adam9
- kedimin boğazımı sıkması9
- ülkesi abd ce işgal edilsin isteyen mal cemaatçi9
- fener'in devletten yaklaşık 2 milyar tl istemesi11
- bir hatundan istemek9
- hangi sözlük yazarının tipini merak ediyorsunuz31
- milliyetçi olmamak19
- kızıl saç vs siyah saç13
- gece yazıp gündüz yazmayan erkek31
- tacikistan'da başörtü takılması tamamen yasaklandı29
- nervio'nun kartoncu çocuğun ellerini kıskanması9
- insan olmaya ceyrek kala15
- karton toplayan çocuğun elleri17
- kıymanın kilosunun 90 tl olması12
- israil lübnan savaşı13
- erkek dediğin efendi olmalı8
- anın görüntüsü13
- bir kadının bir erkeğe arkanda ben varım demesi12
- abdülkerim bardakçı15
- larisalisa20
- iran'ın pkk'ya eğitim verdiği iddiası8
- yazarların en büyük dilekleri14
- yaşamak için geçerli sebepler19
- gecenin şarkısı9
- ilim vs bilim9
- incil çok uzun'ya okurken sıkılıyorum12
- hacda aşırı sıcaktan 500 den fazla kişinin ölmesi12
- çıkma teklifi etmek22
- kürtlerin dünya lideri olduğu gerçeği17
- sözlük yazarları nasıl eğleniyor13
- nihavend longa9
- michy batshuayi9
- ona bilmediği bir vergi önerisi yap14
- en kaliteli türk kahvesi markaları9
- karşı cinste aranan özellikler14
Fenerbahce spor klübü'nün 24 ağustos 2011 çarşamba tarihli resmi sitesinde yayınlanan açıklamanın başlığıdır.
http://www.fenerbahce.org...detay.asp?ContentID=25606
--spoiler--
3 Temmuz sabahından bu yana futbolumuz son derece önemli bir süreçten geçmektedir. Kulübümüzün de aralarında yer aldığı birçok kulübün yönetici, idareci ve sporcuları sorgulanmakta ve ifadeleri alınmaktadır. Yürütülmekte olan şike ve teşvik primi soruşturmasında hukuk tarafında süreç ağır da olsa yürümektedir. Diğer tarafta ise konunun sportif boyutunu yürütmesi gereken Türkiye Futbol Federasyonu yer almaktadır.
Türkiye Futbol Federasyonu'nun alacağı kararlar ve yapacağı uygulamalar milyonlarca taraftarı ve milyar dolarlık bir sektörü ve Türk futbolunun uluslararası alanda marka değerini etkileyecektir.Sürecin başından bu yana pek çok belirsizlik ve saat başı yeni gelişmelerin yaşandığı bir ortamda söylem ve eylem olarak kamuoyuna çelişkili açıklamalar yapan ve katılımcı zihniyetten uzak kararlar alan yönetim anlayışı çerçevesinde bu noktaya gelinmiştir.
Yaptığı her açıklamada, bir önceki ile çelişen ve tutarlılık sergileyemeyen TFF yönetimi ülkemizi temsil etme noktasında da vahim hatalar yapmaktadır. Sürecin en başında TFF'nin alacağı kararı bekleyeceği ve saygı duyacağını belirten UEFA, bugün ülkemize bir müfettiş göndererek, savcı ile görüşerek, haksız ve hukuksuz taleplerde bulunma hakkını kendisinde görebilmektedir. Henüz daha iddianamesi dahi yazılmamış, TFF Etik Kurulu'nun 26 günlük inceleme sonucunda net kanaate ulaşamadığını belirttiği bir ortamda ülkemize gelen UEFA müfettişi TFF yetkilileri ve savcı ile bir saatlik görüşmesinin ardından şike olduğu kanaatine varmış ve takımımızın Şampiyonlar Ligi'ne katılmamasının daha uygun olacağı şeklinde görüş belirtmiştir.
Şu net olarak görülmelidir ki; UEFA, iddianamesi dahi yazılmamış bir dava ile ilgili sadece bir savcı ile görüşerek ve sadece basında yer alan haberlere bakarak karar verdiği bugüne dek görülmemiştir. Ne böyle bir hakkı ne de bu şekilde bir mevzuatı vardır. Ancak yasal olarak bu şekilde bir hakkı olmayan UEFA, TFF'ye bir mektup göndererek "kulüp kendisi çekilsin" şeklinde hukuksuz bir kararı dayatmaya çalışmaktadır. UEFA ve TFF de bilmektedir ki; Takımımızın Şampiyonlar Ligi'ne katılmasını engelleyecek net hiçbir karar bulunmamaktadır. Ancak UEFA, bu şekilde futbolumuzu mahkum etmeye çalışmaktadır. Burada yapılmak istenen Türk futbolunu katletmek ve Türk takımlarını Şampiyonlar Ligi'nden uzak tutmaktır. UEFA başka ülke federasyonlarına yapamadığını Türkiye'ye yapmaya tenezzül etmiş ve bunu yapmaya da muvaffak olmuştur.
Bu noktada, ülkesinin takımlarının arkasında durması ve hatta bu şekilde bir incelemeye dahi gerek bırakmaması gereken Türk futbolunu idare edenler, maalesef Kulübümüze bir yazı göndererek Şampiyonlar Ligi'ne katılıp katılmama konusunda kararımızı sorma yoluna gitmişlerdir. Bunun da ötesinde Federasyon Kulübümüzün Şampiyonlar Ligine katılmaması konusunda aldığı kararı kulübümüze kendini savunma hakkı bırakmayacak bir şekil ve tarihte açıklayarak resmen duyurmuştur.
Fenerbahçe Spor Kulübü, hem kendi haklarını hem de Türk futbolunun haklarını savunmak adına UEFA Şampiyonlar Ligi'ne katılmak durumundadır. Şampiyonlar liginde de Türkiye'de elde ettiği 18. şampiyonluğunda olduğu gibi yine terinin son damlasına kadar zafer için savaşmalıdır. Sırf Fenerbahçe düşmanlığı yapmak adına Türk futbolunu adeta delik deşik edenlerin futbolumuza ve kulüplerimize ceza vermek adına adeta fırsat kollayan kurumların önüne atmaya çalışanlar, tarih önünde bu yaptıklarının hesabını mutlaka vereceklerdir.
Futbolu gerçekten seven ve sağduyu sahibi her taraftarın takım ve renk gözetmeksizin ülke futbolumuzun bu şekilde daha fazla değer kaybetmesine izin vermemesini bekliyoruz.
Gün; yurtdışına çıkış yasağı varken kendi takımının maçına dahi gidemeyen başkanların, kendisini pür-i pak gösterme çabalarını izleme; kendilerinden istenen belgeleri dahi teslim edemeyen ancak her fırsatta yurtdışına jurnalcilik yapan kulüplerin, kafa karıştıran demeçlerini dinleme zamanı değil, başımızı ellerimizin arasına alıp Türk futbolunun geleceğini düşünme günüdür. Gün; hep birlikte Türk futbolunu daha iyi bir noktaya taşıma ve uluslararası alanda haklarımızı koruma adına, adımlar atmak günüdür.
Bu düşüncede olmayan ve günü kurtarmaya çalışanlar, yarın batacak futbol gemisinde ilk boğulanlardan olacaklarını unutmamalıdırlar.
Federasyonun son kararının ardından kulübümüz yarın yapılacak Spor Toto Süper Lig fikstür çekimine temsilci yollamayacaktır.
Fenerbahçe Spor Kulübü
--spoiler--
http://www.fenerbahce.org...detay.asp?ContentID=25606
--spoiler--
3 Temmuz sabahından bu yana futbolumuz son derece önemli bir süreçten geçmektedir. Kulübümüzün de aralarında yer aldığı birçok kulübün yönetici, idareci ve sporcuları sorgulanmakta ve ifadeleri alınmaktadır. Yürütülmekte olan şike ve teşvik primi soruşturmasında hukuk tarafında süreç ağır da olsa yürümektedir. Diğer tarafta ise konunun sportif boyutunu yürütmesi gereken Türkiye Futbol Federasyonu yer almaktadır.
Türkiye Futbol Federasyonu'nun alacağı kararlar ve yapacağı uygulamalar milyonlarca taraftarı ve milyar dolarlık bir sektörü ve Türk futbolunun uluslararası alanda marka değerini etkileyecektir.Sürecin başından bu yana pek çok belirsizlik ve saat başı yeni gelişmelerin yaşandığı bir ortamda söylem ve eylem olarak kamuoyuna çelişkili açıklamalar yapan ve katılımcı zihniyetten uzak kararlar alan yönetim anlayışı çerçevesinde bu noktaya gelinmiştir.
Yaptığı her açıklamada, bir önceki ile çelişen ve tutarlılık sergileyemeyen TFF yönetimi ülkemizi temsil etme noktasında da vahim hatalar yapmaktadır. Sürecin en başında TFF'nin alacağı kararı bekleyeceği ve saygı duyacağını belirten UEFA, bugün ülkemize bir müfettiş göndererek, savcı ile görüşerek, haksız ve hukuksuz taleplerde bulunma hakkını kendisinde görebilmektedir. Henüz daha iddianamesi dahi yazılmamış, TFF Etik Kurulu'nun 26 günlük inceleme sonucunda net kanaate ulaşamadığını belirttiği bir ortamda ülkemize gelen UEFA müfettişi TFF yetkilileri ve savcı ile bir saatlik görüşmesinin ardından şike olduğu kanaatine varmış ve takımımızın Şampiyonlar Ligi'ne katılmamasının daha uygun olacağı şeklinde görüş belirtmiştir.
Şu net olarak görülmelidir ki; UEFA, iddianamesi dahi yazılmamış bir dava ile ilgili sadece bir savcı ile görüşerek ve sadece basında yer alan haberlere bakarak karar verdiği bugüne dek görülmemiştir. Ne böyle bir hakkı ne de bu şekilde bir mevzuatı vardır. Ancak yasal olarak bu şekilde bir hakkı olmayan UEFA, TFF'ye bir mektup göndererek "kulüp kendisi çekilsin" şeklinde hukuksuz bir kararı dayatmaya çalışmaktadır. UEFA ve TFF de bilmektedir ki; Takımımızın Şampiyonlar Ligi'ne katılmasını engelleyecek net hiçbir karar bulunmamaktadır. Ancak UEFA, bu şekilde futbolumuzu mahkum etmeye çalışmaktadır. Burada yapılmak istenen Türk futbolunu katletmek ve Türk takımlarını Şampiyonlar Ligi'nden uzak tutmaktır. UEFA başka ülke federasyonlarına yapamadığını Türkiye'ye yapmaya tenezzül etmiş ve bunu yapmaya da muvaffak olmuştur.
Bu noktada, ülkesinin takımlarının arkasında durması ve hatta bu şekilde bir incelemeye dahi gerek bırakmaması gereken Türk futbolunu idare edenler, maalesef Kulübümüze bir yazı göndererek Şampiyonlar Ligi'ne katılıp katılmama konusunda kararımızı sorma yoluna gitmişlerdir. Bunun da ötesinde Federasyon Kulübümüzün Şampiyonlar Ligine katılmaması konusunda aldığı kararı kulübümüze kendini savunma hakkı bırakmayacak bir şekil ve tarihte açıklayarak resmen duyurmuştur.
Fenerbahçe Spor Kulübü, hem kendi haklarını hem de Türk futbolunun haklarını savunmak adına UEFA Şampiyonlar Ligi'ne katılmak durumundadır. Şampiyonlar liginde de Türkiye'de elde ettiği 18. şampiyonluğunda olduğu gibi yine terinin son damlasına kadar zafer için savaşmalıdır. Sırf Fenerbahçe düşmanlığı yapmak adına Türk futbolunu adeta delik deşik edenlerin futbolumuza ve kulüplerimize ceza vermek adına adeta fırsat kollayan kurumların önüne atmaya çalışanlar, tarih önünde bu yaptıklarının hesabını mutlaka vereceklerdir.
Futbolu gerçekten seven ve sağduyu sahibi her taraftarın takım ve renk gözetmeksizin ülke futbolumuzun bu şekilde daha fazla değer kaybetmesine izin vermemesini bekliyoruz.
Gün; yurtdışına çıkış yasağı varken kendi takımının maçına dahi gidemeyen başkanların, kendisini pür-i pak gösterme çabalarını izleme; kendilerinden istenen belgeleri dahi teslim edemeyen ancak her fırsatta yurtdışına jurnalcilik yapan kulüplerin, kafa karıştıran demeçlerini dinleme zamanı değil, başımızı ellerimizin arasına alıp Türk futbolunun geleceğini düşünme günüdür. Gün; hep birlikte Türk futbolunu daha iyi bir noktaya taşıma ve uluslararası alanda haklarımızı koruma adına, adımlar atmak günüdür.
Bu düşüncede olmayan ve günü kurtarmaya çalışanlar, yarın batacak futbol gemisinde ilk boğulanlardan olacaklarını unutmamalıdırlar.
Federasyonun son kararının ardından kulübümüz yarın yapılacak Spor Toto Süper Lig fikstür çekimine temsilci yollamayacaktır.
Fenerbahçe Spor Kulübü
--spoiler--