bugün

görsel
şu enel hak olayını anlayamadınız. bu insanlar şirk koşmuyor allah ı öyle çok seviyorlar ki varlıklarını yüce allah'ın yolunda yok ediyorlar.
Şirk değildir efenim fenafillah makamıdır o.her elini kolunu sallayan anlayamaz. (bkz: fenafillah)
hallac-ı mansur diye birini duymamış beyanıdır. Tasavvufta, rab öyle bir sevilir ki bir sen ve bir o kalır. Bunun bir üst kademesi ise kendinden de geçip sadece rabbin varlığını hissetmek yaşamaktır. Senin dilinden çıkan da ondandır masivadan gelen de.
Yanisi çok şeyapma sen kafayı yersin.
Vay anasını arkadaş !
Öğrenmişsiniz ya bu herifi "hak aşığı" diye
Sistem yutturmuş ya size bu zırvaları
Alenen Şirk koşmak bu değilse eğer Firavun'un ne suçu vardı ?
Ya da şeytan ?
Üstelik şeytan inkar da etmedi !
Allah akıl veriyor ama insanlar kullanmak istemiyor!
Islâmda fenafillah diye bir şey yok!
Uyanın !
Tarikatlar Hindistan menşeli Şirk kurumlarıdır !
geçen gece oturuyoz yunusla dedim hayırdır genç canın sıkkın. abi dedi şu allah varya kırıyorum ona kafayı dedi. dedim olum sakin ol. yok dedi abi dinlemem ben koşuyorum şirki falan. aha sıçtık bir bak göktaşları uzaylılar güneş 10 kat büyük falan neyse sonra bir uyandım öğlen 2 olmuş ya saat yine gün bitti.
mesnevideki eşşek sikmeli, ele vermeli hikayeleri de biz anlayamıyoruz!
Bunu yine yukarda zırvalayan müthiş müslüman ama Şirk taraftarı
Müthiş âlim ama kulaktan dolma
Bacak kadar çocuklar biliyor zaten
O eksiler götünüze girsin !
Siz eksilediniz diye yalanları ve şirki savunacak Değilim.
Her türlü sığırlığı yapıp 'Bunlar derin ilimler, nadan olan anlamaz' şeklinde zırvalayan tasavvuf dininin -ki islâm'dan ayrı müstakil bir dindir- pisliklerinden oluşur.

Allah'ın sözlerinin tam tersini söyle, ondan sonra da bunlar derin ilim herkes anlamaz de. Mal bunlar mal.
yunus emre denilen zat-ı muhterem taptuk emre hazretlerinin yanında 40 yıl ormandan odun toplayıpta hakk'ı arayandır ve bulandır.
genel olarak türkiye de ki kendini ehli sünnet diye tanıtanların erzurumlu ibrahim hakkı'nın marifetname adlı kitabı okumamaları beni bir hayli üzüyor doğrusu.
kitapta ibrahim hakkı abimiz sorunları çözüme kavuşturamayınca evrimin varlığını da kabul ediyor ancak bugün kü islam ekolleri bunu daha saçma bulup kabul etmiyorlar oysa ki atanız kabul etmişti.

ha bir de tasavvuf arkadaşın dediği gibi din değil sufi olma yoludur.
secde suresi 9. ayette ALlah'ın bizi yarattığını ve bize kendi ruhundan üflediğini okuruz, yani bizler de Allah'ın ruhundan gelen insanlarız. allah yarattığı varlıklara kendinden olan dokunuşları olmasaydı hayvanlarda merhamet duygusu, annelik duygusu, insanlarda sanat, fikir, estetik anlayışı da olmazdı. bu bakımdan değerlendirilmesi gereken beyiti, tutup kelime anlamları ile değerlendirmek veya yunus emre hakkında yeterli bilgi birikimi olmadan, gereken çalışmaları yapmadan atıp tutmak cehalettir.

zaten döneminde de yunus emre'yi bu şekilde itham edenler olmuştur. "gönül kıranın namazı kabul olmaz" anafikirli beyiti ile baya o zaman "sen kimsin ki, kimin namazı makbuldür karar veresin" demişlerdir.

ayrıca yunus emre bir dini lider değildir, halk edebiyatının bir unsurudur, sen ondan din değil, öğreneceksen edebiyat öğren. sana ne ne yaptığından.