türk mitolojisinin hades’idir.

(bkz: kayra han)‘ın oğullarından bir tanesidir.

Altayların bir yaradılış efsanesine göre Erlik Han, dünyanın yaradılışında Tengri’ye karşı fenalık yapmış ve Tengri onu ceza olarak yeraltı âleminin efendisi yapmıştır. Erlik Han, yeraltı Âleminin en alt katında yeşil demirden bir sarayda, gümüşten bir tahtın üzerinde oturur. Orada kendine koyu kırmızı parlayan ve çok az ışık veren bir güneş yaratmıştır. Emirinde dokuz semerli boğası vardır.

Erlik Han lanetlenmiştir, Tanrı (Ülgen) ve yarattığı karada dokuz dallı çam ağacının dokuz dalından kendi halkını türetir. Erlik bu halk benim olsun der tanrıya.tanrı da ona git kendi halkını kendin bul deyip Erlik’i geri çevirir. Tanrının halkının bu ağacın yalnız doğuya bakan 5 dalından istifade etmelerine izin verilmiştir. Kalan dört dal yasaklamıştır. Erlik gidip bu halkı baştan çıkarır. Erkek Törüngey ve Eje ( Adem ile Havva)’ye bu dört dal aslında size yasaklı değil,, meyveleri de pek tatlı gidin yiyin diyip kandırır. Erlik, ağacı bekleyen yılan uyurken ağzına girerek açığa çıkar. eje ve törüngey’in ağzına sürer.

yine ataerkil bir şekilde Kayra han bu yüzden doğum ve adet sancısını kadına verir.

yılana da sen benim tutmadın, şeytan diye bilinesin herkes seni ezmeye öldürmeye çalışsın.
o da bizden..
Ağzı boş durmayan sürekli birşeyler tıkıştıran tengir budun beyefendinin diğer adı

Selam ve sigortalı işçileri ile.