bugün

yeni bir ev temiz bir tuval gibidir.
üstüne istediğiniz resmi, istediğiniz boya ile çizebilirsiniz... eğer sadece siz ve sevdikleriniz içinse o ev,bu daha eğlenceli olucaktır tabi ki.
haftalarca gazete kagidi uzerinde yemek yemektir. mutfakta soyunulup, salonda dis fircalanir.

+anneee dis fircam nerdeee
-ayakkabilarinin yaninda
+hmm.
başka bir ülkeye göç etmek gibi birşey, herşeyi toplarsınız atılcakları kullanılmayanları ayırırsınız, sanki herşeyden arınmış gibi olursunuz, yeni tuttuğunuz evi bi güzel temizler eşyalarınızı tekrar ayıra ayıra yerleştirirsiniz, şöyle bi içiniz rahatlar...
sıkıntıdır. alıştığınız yerde lamba anahtarlarını bulamamaktır. prizlerin hep sizin istediğiniz yerden uzak olmasıdır. geceleri kalkıldığında tuvaletin yerine mutfağa girmektir. yani eski alışkanlıklardan kurtulup yeni alışkanlıklar edinene kadar sadece can sıkıntısıdır.
bulmaktan zor bir eylem değildir;ama gene de lanet bir iştir.
giderken herşeyi yanına aldın sanırsın ama anılar hep baki kalır. geçip giden bizmişiz, zaman değil..
1- koli bulmakla başlanır.
2- O koliler doldurularak aşama kaydedilir.
3- koliler yer değiştirir ve yeni eve yıkılır.
4- koliler tek tek boşaltılır.
5- boş kolileri çöpe atmakla son bulur.
böyle bir eziyet yok arkadaş. ilk etapta annemin eski evimizden kopamaması, hatıraları olduğunu söyleyerek ayrılmak istemediğini ama diğer yandan çok daha güzel bir ev satın alındığı için gitmeye can atması sizi ikilemde bırakır. annenin gereksiz tribidir bu. hadi bunu atlattık. temizlikçi bulup evi en ince ayrıntısına kadar toplarsın. taşınılan eve de temizlikçi götürürsün. onların yarım yamalak yaptığı temizliği anne görür ve sana fırça atar yine sen sıkıntıya girersin.

en önemli nokta şu "nakliyat firması". Tam 4 şirket gelip eve baktı ve bu ev çok büyük bizi aşar dediler. Şehirler arası 2 bin liraya ev taşırken millet benim evimi 2km öteye taşımak için 1500 lira para istedi orospu çocukları mecburen verdim. Bakalım hele bugün işin son günü.. Dün eşyaların yarısını taşıdılar. Dün gece ilk defa yeni taşındığımız evde uyudum. Biraz garip geldi ama alışabilirim sanırım.
iğrenç bir koşturmaca ve hiç bitmeyecek işlerin yaptıkça daha da arttığının göstergesi olan durum olup "bir daha taşınırsam zksinler lan beni" der insan. 4. gün olmuş hala yeni eve şöyle tam yerleşemedim bumudur lan yaşanası dünya.
yalnız ya da her şey dahil bir hayat arkadaşıyla enfes bir şey olmalı. zevkine göre döşenmiş sade yeni bir ev ve içinde huzur.
"iki göç, (taşınmak) bir yangına bedeldir."
Türkçe deyim.
zulüm gibi bir şey.
taşı taşı bitmiyor eşyalar.
hele de bu yaz günlerinde taşınanlar ölüm gibi.
bir ay önce taşındık terden su gibi olmuştum.
zordur. tahmin edilmeyen ve hesaba katılmayan bir çok masraf çıkar. evin bazı özellikleri zamanla fark edilir, sevilir ya da sevilmez. tecrübeyle sabittir.
pinpirikli anne ve ablalara sahipseniz aylar alan bir koşuşturmayla başlar bu taşınma mevzusu. babanız olaylardan uzak durmaya çalışır ve bir bakarsınız her şey sizin üstünüze yıkılmıştır. aylar süren ev arayışı müthiş bir yorgunluğa dönüşür, nihayetinde ev bulunur. banka, tapu, elektrik, su dairesi derken, zaman sizi içine almıştır, nasıl geçtiğini anlamadığınız bir döneme girersiniz. eksikler, eksikliklerle dolup taşan beyniniz bunlar haricinde hiçbir şey düşünemez hale gelir.

bir de eski evinizden ayrılma faslı vardır ki, tek kelimeyle koyar. sabah uyanırsınız, son kez bakarsınız yaşanmışlıklarla dolu her köşesine. nice geceler sabahladığınız küçücük balkonuna çıkar, körüklersiniz o tattaki son sigaranızı. sonra sokağı, odaları, odanızı beyninizde o haliyle fotoğraflar ve size ait olanları alıp yeni yuvanıza doğru yola çıkarsınız. yeni evinizdeki ilk geceniz, ailenizle birlikte geçirdiğiniz uykusuz bir sabah ile sonlanır. diğer geceler gittikçe daha da kolaylaşır. ama yine de, yerleri ezberlenmemiş prizler, evin içindeki yön karmaşası bir hafta önceki hayatınızı özletir.
gerçekten yorar.
Yorgunluğu, 'neyi nereye koyacağım' ve 'neyi nerden alacağım, getireceğim' dertlerinin yanında evi 'evim' denilecek duruma ve hisse getirmek için bir süre boyunca kedilerin sağa sola sürtünüp koku ve alan belirtmeleri gibi insanın da kendisine ait eşyalarla * o alanı tekrar yaratmasını gerektirir. Balkona çiçek koymak, sevilen kilimi geçiş yollarından birine koymak, ufak tefek biblo gibi nesneleri yerleştirmek, taşınılan evdeki tablo, poster gibi nesneleri sevilen bir odaya yerleştirmek gibi.
Tabii bunların hepsinin öncesinde toparlanma ve paketleme, nakliyat, tamirat ve temizlik kısımları var ki aralarından en zoru genelde toparlanma ve paketleme. Nakliyat firmaları bile yapıyor olsa bir bardak, bir ayna ya da başka nesneler kırılıp bozulabiliyorlar. Gene de en rahat ve yeni eve maksimum enerji ayrılmasına sebep olacak seçenek bu.
yarın yapacağım şey.

mutluyum bi o kadar da endişeli korkulu .

hele ki bu cemaat eviyse .hoş pek taşınmak sayılmaz esir düşmek falan diyelim.
Bu gun yapacagim seydir. Kamyoncunun ogle saatlerinde gelecem diyip te az once aksam saat yedi sekiz civarinda gelicem demesi ve evde bilgisayar haricinde butun kolilerin paketlenmis olmasiyla insani sinirlendiren bir olaydir...
Güzel olandır. Tüm iyi kötü anılarınızı , sevmediğiniz komşularınızı geride bırakarak yeni bir hayata başlamaktır.
arkadaş ortamından ayrılmak yeni ortama girmek yada girememektir.
Offff çok iştir. En az 2000 tldir. Eskisinden daha kötü bi duş ama daha geniş bir odadır.
değişiklik güzeldir. evin düzenin tasarlamak, eşyaları itinayla yerleştirmek, tatlı bir yorgunluk verir insana.
Çok eziyetli iş.

Bütün eşyaları taşımak, birsürü masraf, birsürü zorluk, birsürü eşyanın kaybolması veya kırılması.
şu aralar yapacağım eylem. arkadaş yap yap bitmeyen iş aq. bu kadar eşyayı ne ara aldım ben ! ev koliden geçilmez oldu.
Dünya kadar iş ve temizlik sizi bekliyor demektir.