bugün

ilk defa ona aşık oldum.
daha evvel hiç aşık olmadığım ve bugüne kadar "aşkım" olmadığı için gerçekleştiremediğim eylemdir.
3cden fatmanur'u seviyor diye aşkımı kalbime gömüp kızla aralarını yapmak. böyle de kalender bi çocukluk geçirmişim.*
5-6 yil boyunca her gun her gece aglamak.

isin komigi adimi bile bilmiyordur. ask budur, bundan sonra da olmadi zaten.
ona şirin görünmek için süt tozundan yapılmış sütü içtim amk. süt dağıtma görevlisiydi ilkokul 1. sınıftık.
ilk okuluz tabi. sınıfın en babacan cocuguna canta indirip -okulun ilk haftası- burnunu yarmıstım. tabi sonra sıktır ettim. bi daha olsa bi daha yaparım. cocuk gecen gün fenerbahcenın a milli takımına cıktı ya.
çocuk yaptık.
Yanındaki kıza çok şanslı olduğunu söyledim.
Ağladım.
daha evvel hiçbir kız için yapmadığınız şeyleri yapmanızdır açık ve net.
ilk defa onu dudağından öptüm ilk defa meme ve popo elledim sağolasın ilk aşkım.
Ekşi'den başlık arakladım.
Fedakarlık.
Evin arkasındaki parkta buluşmak nasıl bir fikir ya. Tabi anneme yakalanırım. iyi oldu bana.
Küçükken çok düşüncesizdim. Büyüdüm, hala düşüncesizim.
sene 1992, ilkokul. okulun daha ilk haftasi ve annemler evimize yakin özel okul olmadigi icin beni biraz uzaktaki bir okula göturmeye karar vermis. Okuldaki cocuklarin cogu cevre semtlerden bi tek ben uzaktan (cogu bu yuzden birbirini taniyor anaokulundan), haliyle annem alisayim diye okulun ilk gunleri benim yanimda kaldi. Ben ögretmen ve ögrencilere alismaya calisirken sinifin camindan disari baktigimda okulun bahcesinde annemi salincaklarda yalniz basina otururken görebiliyordum. saatlerce ben yalniz hissetmeyeyim diye kendi basina orda okul bahcesinde oturup beni bekledi. tenefus oldugunda kosa kosa annemin yanina gittim. okul bahcesinde bir suru farkli farkli salincak vardi, cocuklarin hepsi yavas yavas dolustu okul bahcesine. herkes bir salincaga biniyordu, bitane de halat uzerine gerilmis salincak gibi teleferik gibi bir alet vardi. bir kac basamak tirmaniyorsun, tepeden bu mini teleferige biniyorsun okul bahcesinin diger tarafina kadar kayiyorsun. annem ona binmem icin beni ikna etmeye calisti, korktum binmedim. Normal salincak yetiyordu bana. bir kac gun böyle gecti, ben sinif arkadaslarima alismaya basladim ve bir tane kiza da hafiften asik oldum. o gun yine tenefuse ciktik ve tum cocuklar salincaklara saldirdi, asik oldugum kiz haric. o teleferige benzeyen alete binmeye karar vermisti, ama korkuyordu diger cocuklari izliyordu cesaretini toplamaya calisirken. Bu kizi gören ben annemin yanina gidip "anne sen eve gidebilirsin istersen, ben arkadas buldum burda" dedikten sonra kosar adimlarla kizin yanina gittim ve ona eger korkuyorsa elimi tutabilecegini söyledim. Bana olur ama önce sen de bin ona sonra ben binerim dedi. Ben de hic korkmuyormuscasina bindim ve okulun diger ucuna kadar gittim o teleferik gibi duran garip salincagin uzerinde.

o garip salincak gibi teleferik gibi sey http://www.albastark.se/Nalle11/HugoLinbana.jpg
şey işte canım,
sabah sabah anlattırmayın bana mahrem şeylerü.
Gecenin ikisinde başka bir kızın ardından omuzumda ağlamasına izin verdim. (bkz: platonik aşk)
ağlamak ağlamak ağlamak.
hiçbir şey.
ona kalem hediye etmiştim. * )))

(bkz: çocukluk işte)
güzel bir küpe almıştım.
başından aşağı su dökmüştüm. çok kızdırmıştı beni zirâ.
lise dönemlerinde okulun hapishane güvenliği seviyesinde ki duvarlarını spiderman gibi aşıp, çıkışta önünü kesip kutularca hediyeyi sunmamdır. (bkz: sundukta hayrını göremedik)
dershaneye gidiyordum.
cumartesi sabahı uyku yerine onu görmek için giderdim.
bundan daha büyük fedakarlık mi var.
beybleyd izlemek. ilokuldaydık ve konuşacak bir şeyler çıkmalıydı.
hissiz bir camış olduğum için henüz söz konusu değil.