bugün

evet efendim...

bugün öğle sularında yaşadığım ve insanlığımdan utandığım ilginç olay. acaba dedim kendime? acaba bu kızın annesi babası yok muydu? yaşı kemale ermiş elbette. fakat hiçbir müslüman bu kızı nasıl uyarmaz diye düşündüm.

hülasa, sözlükteki dindar kesimle yapacağımız gizli görüşmeye gidiyordum. vapur ile karşıya geçecektim. kadıköy iskelesine geldiğimde bir ak partili arkadaşımın da orada beklediğini gördüm. selamlaştık ve sohbet derken, vapur yanaştı. kardeş sana simit alayım mı? martılara atarız hem de dedim. koşarak simitçinin yanına gittim. simitçi kardeş, simidimizi kesip arasına peynir de koyarken, - abi ne kadar nuryüzlüsün, yanlış anlama da bunu neye borçlusun dedi. ibadet güzel kardeşim, şu an çok acil bir memleket meselesi konuşacağız, döndüğümde sana uğrayıp anlatırım dedim.

vapura binip üst kata çıktık. güneş yüzümüze vurdukça, denizin parıltıları bizimle buluşuyordu sanki. diğer arkadaşlarla buluşmaya gidiyorduk. simitlerimizi yerken beltur'dan çay söyledik. çaylarımızı da içince canımız sıkılmıştı. hadi kardeşim taş kağıt makas oynayalım dedim. oynarken, bir anda karşımda oturan kız gözüme ilişti. sarı saçlı, pembe rujlu, mini etekli bir kızdı. kızın gözlerine doğru baktım, acaba nereye bakıyor bu şekilde, hem de gözlerini dikmiş diye. karşısında kuran okuyan, gayet üsturuplu bir biçimde oturmuş ve çayını içen genç vardı. kız, genci gözleriyle soyuyordu adeta. arkadaşımı dürterek, -baksana güzel kardeşim, hiçbir ahlaki öğe yok bu vapurda. inan yüzmeyi bilsem atlar beşiktaş'a öyle geçerim dedim. tabi ki mübalağa idi bu konuşmam. bu arada ben kağıt yapmıştım o kaya. elimle onun elini sararken gözlerine bakarak tebessüm ettim. gözleriyle karşılık verdi o da. sonra karşıdaki kıza bakmaya devam ettik. kız laik olabilirdi belki de.

kız parmağını ağzına götürüyor, kulağındaki mp3 ten çıkan ses gayet net şekilde duyuluyordu. galiba kız seni yerler yerler adlı sözlere sahip bir şarkıydı. önemli değildi benim için zaten, dinlemedim pek.
kız zannedersem gencin kuran okumasından rahatsız olmuş, türlü türlü kevaşelik yaparak ahlaklı gencin aklını başından almaya çalışıyordu. genç ise hiç oralı olmuyordu. kız sonunda memelerini dekoltesinden çıkartarak göstermeye başladı. genç hala bakmıyordu. kız -şşt, şştt diyerek gel gel işareti yaptı. genc gene oralı olmadı, siklemedi açıkçası.

sonrasında yerimden doğruldum ve kızın yanına gittim. -kız kevaşe, sen hiç utanmıyor musun? orospuluk yapma bak, yoksa seni denize atarız dedim.
kız bir anda bağırmaya başladı. -kimse beni denizeee atımaaaz dımam mı? bu ülke özgür, demokratiiik dımam mı yane? herkes herşeyi yapabilir, hıhı evet yapabilir diye bağırdı. aman allahım bu ne cırtlak bir sesti. evladım olsa üç gün katıksız bırakabilirdim. arkadaşım -kanka biraz sakin ol, boşver şu kevaşeyi, hem baksana ne olduğu belli dedi. hayır ulan diyerek arkadaşımı ittim. ona da sonradan üzüldüm açıkçası. onunda kalbini kırdım orada, hiç haketmiyordu hem de. neyse kız bu şekilde bağırmaya başlayınca herkes toplandı. üstüme yürüyerek dövmeye geldiler. bazı kemalist teyzeler ise izmirin dağlarında çiçekler açar diye şarkı söylüyor ve el çırparak tempo tutuyorlardı. bazıları ise çay kaşıkları fırlatıyordu. arkadaşımla hemen kaçtık, zaten vapur durmuş şansımıza.
genç ise peşimizden gelerek, -abi allah bin kere razı olsun sizden. sizin şanınıza da bu yakışırdı. beni kötülükten alıkoydunuz. beni ahlaki deformasyona uğramaktan kurtardınız. neden dindarların üstüne bu kadar baskı yapılıyor? neden dinimizi yaşamamızı istemiyorlar?

biz mevlana, biz osmanlı çocuğuyuz dedi. kuran okuyan genci de yanımıza alarak, artık hiçbir önemi olmayan gizli toplantımızı düzenledik.
içine şeytan girmiştir.
etrafındaki herhangi bir kız olabilir, hatta erkek bile olabilir.
(bkz: kulak memesi)*
(bkz: ciddiyse çok komik şakaysa hiç komik değil)
(bkz: vapura bindiğimde memesini sıvazlıyordu)
namuslu kızmış vesselam... ya memelerini gösterseydi.
(bkz: Tez vurun kellesini)
burdan şu sonucu da çıkarabiliriz, demek ki vapurda kuran okuyan erkekler abaza kız?lara seksi geliyor.
(bkz: yanıyorsun fuat abi)
abaza türk erkeklerine yol gösteren kızdır.
Gayet iyi niyetimle başlığa bakıp tövbe tövbe deyip samimi bir yazı zannedip okumaya koyuldum. Birkaç satır okudum, yazının uzunluğundan dolayı entry sahibinin ismi görünmüyordu kim yazmış lan diye düşünürken aynı anda sayfayı aşağıya almaya koyuldum biryandan da beynimin tahmin yapan kısmı çalışmaya başladı ve aman allahım ne olur o olmasın dedim kendi kendime fakat evet yazıyı yazan oydu. Bende okumaktan vazgeçtim.
(bkz: okunmadan eksilenen entryler)
Ha tanımda gerekli: Ayıp eden kızdır.
(bkz: sus ve yalamaya devam et)
bu kızlar genelde; nur yüzlü, dindar(!),akpli ve temiz amcalar tarafından dikizlenir. bu laik* kızlar, herkesi baştan çıkarma niyetindedirler. kendilerini,*biz özgür bir ülkede yaşıyoruz, sözüyle korurlar. kınıyoruz hepsini.
muhtemelen cennet'e girmek için bilet almaya çalışıyordur.
(bkz: din istirmarcısı kız)
(bkz: vapura bindiğimde gulhüveallahuahad okuyordu)
(bkz: artık devamlı görüşüyoruz)
"askılı giyen kıza kezzap atan insancık" ile; "mini etek giyen her bayanı fahişe sanan yobaz" ile aynı psikolojik hastalığa sahip insandır.
allah o genci sınıyor işte. bakacak mı bakmayacak mı diye. zaten sınav değil mi bu hayat?
"çarpılacak" kızdır.
(bkz: vapur da başına güneş geçen yobazın rüyası)
sevap işleyen adamın dünyadaki ödülüdür. öte taraftakini düşünemiyorum
(bkz: feriştahın fentezileri)
bunu gören kuran okuyan genç, yarım saatte hatim indirip mitranın hazzına iliklerine kadar varmıştır. *
kuran okuyan gencin yanardağ gibi boşalmasıyla bitebilecek erotik hikayemsi başlangıcı.