bugün
- icardi190517
- ali erbaş13
- türkiye işçi partisi11
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu35
- çin halk cumhuriyeti8
- ellerim bos gonlum hos9
- arda güler13
- avrupanın yarrağı yemesi yakındır10
- karınıza range rover alır mısınız21
- anın görüntüsü15
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı18
- ruh okuzu9
- 31 mart 2024 cumhuriyet halk partisinin zaferi8
- sözlük kızlarının don renkleri14
- aynı dizileri tekrar tekrar izlemek8
- icardi1905 silik olsun kampanyası16
- karımın çok mutlu olacağı gerçeği14
- xdearm9
- balayını italyada yapmak isteyen nişanlı8
- boşuna yaşıyorum hissi16
- patiswiss23
- evlilik9
- kadınların boşanmış erkeğe bakışı9
- merfulu8
- sözlük kızlarının ayakkabıları18
- 23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı15
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi28
- ups boobss nerelerde ramazan da bitti8
- akrep burcu8
- siklememenin getirdiği huzur12
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler16
- türk kızlarının beğenmediği erkek tipi20
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi9
- futbolcu ismiyle nick almak11
- escort fiyatlarının güncellenmesi8
- eloande'ye koca buluyoruz kampanyası10
- evlenmezsek yaşlanınca ne yapacağız sorunsalı11
- her yaptığı yemeği paylaşan kızın amacı10
- murat kurum kurudu gitti8
- haçta iken sevgili ile sevişmek günah mıdır11
- yunanistan bizden çalsa rahatsız olmayacağınız şey11
- akp seçmeni16
- online olup entry girmeyen yazarlar9
- bebek kokusu10
- fenerbahçe'nin bu sene de şampiyon olamaması23
- susmayan durmayan israile gemi ticareti10
- bülent uygun15
- chp genel merkezi önündeki aşırı üks araçlar10
- çirkin erkeği yakışıklı gösterecek şeyler10
- belediyeler el değiştirince bütün foyalar döküldü23
Bekir Coşkun un 17 Mart 2007 tarihli yazısının adıdır. okunması şarttır.
--spoiler--
Urfa küncüsü...
BiZLER, o dar taş sokakta oynayan çocuklar, bir avuç küncü (susam) gibiydik.
Yazgının eli, bizi bir boz tarlaya savurdu.
Kimimiz yeşermeden yem olduk kuşlara.
Kimimiz çok şanssızdık, topraksız kayalıklara düştük, filizlenip kök salmadan yandık.
Kimimizi öldürdü güneşsizlik.
Kimimiz uzaklara sürüklendik yel aldı, daha geçen gün gazetede vardı:
"Alaska'da bir Urfalı... "
Kimimiz postallar altında ezilip hayallerimizden ve sevdalarımızdan çok çok erken ayrıldık.
Bizim kuşağımız da tıpkı öbür kuşaklar gibi, bir avuç küncüydü, bir boz tarlaya savrulduk.
*
Benim şansım vardı.
Bir yağmur tanesine denk geldim.
Gövdesiz, gölgesiz, cılız, sadece bir mevsimlik bir küncü otu gibi olsam da, Urfa küncüsüyüm ben.
O toprak, o hava, o tarla...
Ama en çok da şimdi dar taş sokaklarda oynayan o minik küncü taneleri benimdir.
Elbette yarım asır öncenin dahi Urfa'sını yerinde bulamadığımda... Bir büyük medeniyetin yerini ortaçağ görüntülerinin aldığını gördüğümde... Su geldikçe kültürün kuruduğunun, ışık geldikçe yaşamın karardığının farkına vardığımda...
Söylenirim, canım sıkılır.
Yobazlar kızsa da, kızmasa da...
*
Alınan Urfalılar benim geceleri başımı yastığıma koyduğumda, Sumeydanı'ndaki o dar taş sokakta, kızların tıkır tıkır takunya sesleri arasında, telden arabamı hálá sürdüğümü nereden bilecekler.
Kimi zaman yaklaşan bir çıngırak sesi gelir, tel arabamı kapıp kaçarım çöpçü katırının önünden.
Kimi zaman saklanırım, korktuğum Deli Emine'den.
Kimi zaman köşedeki fırıncının densiz çırağıyla kavga ederim, ben peltek, o şaşı.
Kimi zaman dondurmacının, kimi zaman pamuklu helva satıcısının sesini duyarım.
Kimi zaman bir de bakarım ki özlemişim taşını-toprağını, ıslanır gözüm.
Ne yapabilirim?
Ben Urfa küncüsüyüm.
--spoiler--
--spoiler--
Urfa küncüsü...
BiZLER, o dar taş sokakta oynayan çocuklar, bir avuç küncü (susam) gibiydik.
Yazgının eli, bizi bir boz tarlaya savurdu.
Kimimiz yeşermeden yem olduk kuşlara.
Kimimiz çok şanssızdık, topraksız kayalıklara düştük, filizlenip kök salmadan yandık.
Kimimizi öldürdü güneşsizlik.
Kimimiz uzaklara sürüklendik yel aldı, daha geçen gün gazetede vardı:
"Alaska'da bir Urfalı... "
Kimimiz postallar altında ezilip hayallerimizden ve sevdalarımızdan çok çok erken ayrıldık.
Bizim kuşağımız da tıpkı öbür kuşaklar gibi, bir avuç küncüydü, bir boz tarlaya savrulduk.
*
Benim şansım vardı.
Bir yağmur tanesine denk geldim.
Gövdesiz, gölgesiz, cılız, sadece bir mevsimlik bir küncü otu gibi olsam da, Urfa küncüsüyüm ben.
O toprak, o hava, o tarla...
Ama en çok da şimdi dar taş sokaklarda oynayan o minik küncü taneleri benimdir.
Elbette yarım asır öncenin dahi Urfa'sını yerinde bulamadığımda... Bir büyük medeniyetin yerini ortaçağ görüntülerinin aldığını gördüğümde... Su geldikçe kültürün kuruduğunun, ışık geldikçe yaşamın karardığının farkına vardığımda...
Söylenirim, canım sıkılır.
Yobazlar kızsa da, kızmasa da...
*
Alınan Urfalılar benim geceleri başımı yastığıma koyduğumda, Sumeydanı'ndaki o dar taş sokakta, kızların tıkır tıkır takunya sesleri arasında, telden arabamı hálá sürdüğümü nereden bilecekler.
Kimi zaman yaklaşan bir çıngırak sesi gelir, tel arabamı kapıp kaçarım çöpçü katırının önünden.
Kimi zaman saklanırım, korktuğum Deli Emine'den.
Kimi zaman köşedeki fırıncının densiz çırağıyla kavga ederim, ben peltek, o şaşı.
Kimi zaman dondurmacının, kimi zaman pamuklu helva satıcısının sesini duyarım.
Kimi zaman bir de bakarım ki özlemişim taşını-toprağını, ıslanır gözüm.
Ne yapabilirim?
Ben Urfa küncüsüyüm.
--spoiler--
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar